İlk kez müşterim, sevgilim oldu. Tek sorun Bayan C.'nin çok istekli olması. İlişkimiz onu Bayan K. ile sevişirken basınca bitti. Masaj nedir?- Hasta ya da yorgun bir organın rehabilitasyonu.Ne işe yarar?- Kan dolaşımını hızlandırır. Kasların gevşemesini, rahatlamasını sağlar.Masörlük kalıcı bir meslek midir?- Yeryüzünde insan olduğu müddetçe masaj olacak. Oldukça kalıcı yani! İnsan kaç yıl masörlük yapabilir?- Tekniği biliyorsanız, nefes ayarlamasını iyi yapabiliyorsanız, güçlüyseniz, kollarınız kuvvetliyse uzun süre...Üst üste 10 kişiye masaj yaptıktan sonra ‘‘Yoruldum. Keşke biri de şimdi bana masaj yapsa’’ diyor musunuz?- Yok, çünkü ben çok ağır bir sporun içinden geldim. Kas yapım kuvvetli. Göcek'te en yoğun çalıştığım dönemlerde, 12 kişiye yorulmadan masaj yapabiliyordum.Kimlere iyi masör denir?- Tıbbi bilgisi yeterli olanlara, kendine saygısı olanlara...Binlerce masaj yöntemi var. Bir masör bunların hepsini bilebilir mi?- Tabii ki hayır. Masajın temeli klasik masaj. Bunun dışında spor masajı, tıbbi masaj, bir de lokal masaj dediğimiz belli bölgeye yapılan masaj var. Bunları bilebilir.Masaj yaptıranlar teknik sonuçlarını sorar mı?- Sormalarına gerek yok, biliyorlar. Benim VIP müşterilerim var. Dünyayı gezen ve dünyanın her tarafında masaj yaptıran insanlar. Daha bir masörün dokunuşundan anlıyorlar, ne kadar bilgili, tecrübeli olduğunu. Zaten imtihandan geçiyorsunuz. Sınıfta kalırsanız
Koç Ailesi’ne de Simavi Ailesi’ne de masaj yapamazsınız.Belli bir periyodu var mıdır masajın? Haftada kaç kez yaptırmak iyidir?- Problemi olmayan birine dinlendirici masaj yapılacaksa en fazla haftada iki. Dolaşımı hızlandırdığı için çok da fazla yapılmaması gerekir. Genel masajın süresi 30-45 dakika. Lokal masaj 15-20, spor masajı ise 8-10 dakika. Tıbbi masaja gelince süresi yok. Hasta rahatlayana kadar.Kalça masajıyla dikleşir mi popo?- Yok, ancak şekillenebilir. Dikleştirme diye bir şey yok. En fazla şıkılaşır. Göğüsler de dikleşmez. Yalan bunlar. Kimler daha çok masaj yaptırıyor?- Son yıllarda kadınlar. Ama ben genellikle çiftlere gidiyorum.Kimlere masaj yapmak zor?- Gıdıklananlara, çabuk uyarılanlara, ses çıkaranlara, inleyenlere, titreyenlere, kasılanlara. Bunların hepsi oluyor. Daha önce masaj yaptırmamış olanlar tedirginlik hissediyor. Tabii tahrik olanlar da var. İşimiz insan vücutları. Ama masör müşterisinin tahrik olduğunu hemen fark eder. Kendini tutabilmeli.BAY X'İN İSİM BABASI SEVGİ GÖNÜLBütün bu yaşadıklarınızı neden yazmak istediniz?- Görüntü olarak iriyim ama duygusal biriyim. Şiir de, hikaye de yazıyorum... Belki masörlük yapanlar ya da yetişmekte olanlar, başlarına neler gelebileceğini bilsin diye... Belki de sadece canım istediği için.Kitapta isimleri baş harflerle geçiştirmenizin sebebi nedir?- Olaylar bilinsin ama isimler değil. Ayıp olur.Neden kendinizi Bay X olarak isimlendirdiniz?- İlgi çekmek için. İnsanların okumasını istiyorum bu kitabı. Bir de işin doğrusu bu Sevgi Abla'nın (Gönül) fikriydi. Gerçek adınla seni kim ne yapsın, biraz gizemli ol demişti!Kasları oynatan anılarOnun varlığından haberdar olduğumda, henüz ortada yazılmış bir kitap-mitap yoktu. Bir adam var, iyi masajcı. Ben bu kadarını biliyorum. Bir de hakkında dolaşan efsaneleri. Farklı işler icra eden insanlar hep ilgimi çekmiştir, peşine düşüyorum. Ama konuşmak istemiyor. İlk reddedilişim değil! E n'apalım, hayatta herkesle röportaj yapabilirsin diye bir şey yok. Boynuna çökecek halim de. Aradan bir süre geçiyor. Bir telefon. ‘‘Ayşe Hanım. Ben Bay X. Bir kitap yazdım. Size hem kitabı vermek istiyorum hem de arzu ederseniz artık konuşabiliriz...’’Vayyy. Ve hay hay. Ama o kitaba bir göz atayım önce. Bir masajcıdan ne beklersin? Teknik masaj anlatmasını, anatomi bilgilerini döktürmesini. Hiç alakası yok! Bay X, bu meslekte bol miktarda anı biriktirmiş, esprili bir üslupla hem birtakım maceralarını hem de masaj üzerine bilgilerini aktarmış. Henüz yayınlanmayan kitaptan belli bölümler kullanmama izin verdi. Buyrun efendim...KAYBOL, KOCAM GELDİDaha bir yıl olmuş masörlük yapmaya başlayalı...‘Sizden bir ricam olacak’ dedi Bayan E.‘Buyrun’ dedim.‘Bundan sonraki masaj seanslarımıza evimde devam etsek?’ Hiç tereddüt etmeden cevap verdim: ’Memnuniyetle.’Günlerden pazar. Randevu saatine 10 dakika kala verilen adrese gidiyorum. Muhit Nişantaşı. Abdi İpekçi üzerinde şık bir apartman. Üçüncü kata çıkıyorum. Kapıyı Bayan E açıyor. Üzerinde bir bornoz. Saçları da, belli ki yeni yapılmış. Güzel ve zarif görünüyor. Eve girdiğimde nutkum tutuluyor. Ev değil saray yavrusu. Antika koltuklar, varaklı aynalar, kristal vazolar, gümüş eşyalar.‘Lütfen oturun.’‘Hazırsanız başlayabiliriz efendim.’Beni elimden tutuyor, masaj odasına götürüyor. Meğer evde öyle bir oda var. Her şey itinayla hazırlanmış. Ortada masaj masası duruyor, yanında da yağlar. Hiç zaman kaybetmeden bornozunu üzerinden çıkarıyor. İnanılır gibi değil ama karşımda çırılçıplak kalıyor. Nedense çok utanıyorum. Henüz bu meslekte yeniyim, o güne kadar da insanlar genellikle havlu ya da mayoyla karşıma çıkmış. Sanırım fark ediyor:‘Vay vay vay masörümüz utangaçmış! Hiç çıplak kadın görmedin mi kuşum?’Neyse ki, bu sahne uzun sürmüyor, masaj masasına uzanıyor. Hakikaten güzel bir vücudu var. Etkilenmemek için havluyla üzerini kapatmak için hamle yapacak oluyorum, beni azarlıyor:‘Havlu istemiyorum, masaja başlayabilirsin!’Başladım ama ellerim titriyor, heyecanımı yenmeye çalışıyorum. Her tarafımı ter basıyor. Bir de demesin mi göğüs masajı istiyorum? Desin. Ama ben Bayan E'nin göğüslerine bir türlü dokunamıyorum. Derken dediğini yapıyorum. Aman Allah'ım sanırım tahrik oluyor, vücudu titriyor. Al başına bela! Aniden dönüyor, belimden tutarak beni kendine çekmeye çalışıyor:‘Masörümüz gay mi yoksa?’‘Değilim efendim.’‘Öyleyse sorun ne? Beni beğenmedin mi?’‘İlk defa böyle bir durumla karşı karşıya kalıyorum, o kadar heyacanlıyım ki’ diyorum ve ekliyorum ‘Çok güzelsiniz ama ben jigolo değilim!’Ellerimi avuçlarının arasına alıyor:‘Yavrucuğum’ diyor. ‘Gençsin, işini de iyi yapıyorsun. Ama masörlük senin karnını doyurmuz. Dünyanın her tarafında masörler ek iş yapıyor. Kaldı ki, seni nikahıma alacak değilim...’O sırada kapının zili çalıyor. Bayan E, telaşlı bir şekilde yerinden fırlıyor, kapıya koşuyor, dönüşü de gidişi gibi hızlı oluyor:‘Kocam geldi, hemen ortalıktan kaybol!’İyi de nereye gideyim! Gözüm, odanın köşesindeki balkon-terasa takılıyor. Kapıyı açıyorum, aşağıya bakıyorum. İnşaat işçileri ellerinde kürekler harç karıştırıyorlar. Ben de bir binanın üçüncü katındayım! Balkonun yanından aşağıya uzanan su borularını görüyorum. Başka çarem mi var? Onlara sarılarak aşağıya inmeye çalışacağım. Bu esnada Bayan E, beni şaşkın gözlerle izliyor. Sonra fark ediyorum ki, arkamdan balkon kapısını kapatıyor. Bu işin dönüşü yok! Postu deldirmeyeceğim ya, bacaklarımın kırılmasını göze alıyorum. Binanın ikinci katına geldiğimde o sarıldığım borular, binanın beton kısmından ayrılıyor. Daha ne olduğunu anlamadan, kendimi beton karıştıran işçilerin arasında, harcın içinde buluyorum. Şanslıyım ki yumuşak iniş! Kurtulmasına kurtuluyorum ama sol ayağımın bilek kısmında şiddetli bir ağrı hissediyorum. Doğru Şişli Etfal'de çalışan bir doktor arkadaşımın yanına. Başıma gelenleri duyunca gülme krizi geçiriyor, sonra da ekliyor:‘Tandonların kopmuş!’BAY O, BENİ KADIN KIYAFETİYLE KARŞILADI‘I would like to have a massage’ diyor Bay O. Masaj istediğini anlayacak kadar İngilizcem var! Çalıştığım sağlık kulübüne çiftler geliyor. Önce Bay O'yu sonra da eşi Bayan K'yi masaja alacağım. İngiliz bir karı koca. Bay O, güleryüzlü bir adam. Masaj boyunca bol bol konuşuyor. Rahatlaması için konuşmaması gerekir. Ama onun tercihi, bana laf söylemek düşmez. Masaj bitiyor. O çıkıyor, eşi giriyor. Kas yapısı mükemmel, incecik, sülün gibi bir kadın Bayan K. Her masöre nasip olmaz böyle güzel bir kadına masaj yapmak. Çıkarken bana:‘Thank you very much. See you soon’ diyor. Bir daha görüşecek miyiz ki? Hálá rüyada gibiyim. Meğer, masajdan çok memnun kalmışlar, patronuma evlerine masaja gitmem için ricada bulunmuşlar. Böyle kibar bir çifti, demek istiyorum ki böyle güzel bir kadını kim reddedebilir? Bay O ve Bayan K'nin evi Baltalimanı’nda. Bir yalıda ikamet ediyorlar. Ev, İngiliz tarzı döşenmiş. Bir hafta sonra klasik müzik eşliğinde, önce Bay O'ya sonra Bay K'ya masaj yapıyorum. Ücretim zarf içinde takdim ediliyor. Ve haftada iki gün o eve gelmem söyleniyor. Ben düzenli olarak onlara masaja gidiyorum. Yine bir gün Bay O arıyor, akşamüstü 6.30'da evde olmamı istiyor. Zili çaldığımda kapıyı bana yabancı biri açıyor. Tuhaf giyimli, uzun saçlı, iri bir kadın. Yarı çıplak bir kadın. Bacaklarında jartiyer ve üzerinde sutyen olan bir yaratık. Yüzüne dikkatlice bakınca, Bay O olduğunu fark ediyorum. Kadın kıyafetleri giymiş! Arkama bile bakmadan kaçıyorum...MÜŞTERİMDİ SEVGİLİM OLDU LEZBİYEN ÇIKTIAcemi bir masör değildim artık. Evden eve dolaşıyorum ama eskisi kadar heyecanlanmıyorum. Yine de, tavsiye üzerine arayan yeni bir müşteriyle tanışacağım için biraz tedirginlik duyuyorum. Kim bu Tarabya'da yaşayan Bayan C. Nasıl biri? Birden bir ses duyuyorum:‘Kızım sen gidebilirsin, yarın erken gel.’Evdeki yardımcısını yollayan bu kadını görmek için arkamı dönüyorum. Uzun boylu, sarı saçlı, oldukça yapılı bir kadın Bayan C. Yüz hatları fevkalade güzel. Uzun yıllar Amerika'da yaşamış. Annesi Türk, babası Amerikalıymış. ‘Hazırsanız başlayabiliriz masaja’ diyorum. Birlikte masaj için hazırlanan odaya gidiyoruz. Yani Bayan C'nin yatak odasına! Eve yeni taşındığını söylüyor, masaj masası almaya vakti olmamış, özür diliyor: ‘Bugünlük bu şekilde idare edebilir miyiz?’Yatak üzerinde masaj yapmak zordur. Yatağın yüksekliği, masaj masasına oranla alçaktır. Kamburlaşırsınız. Daha fazla efor sarf etmek zorunda kalırsınız, çabuk yorulursunuz, beliniz ağrır falan filan.Ama ne diyeceğim Bayan C'ye?‘Tabii efendim.’Bayan C, üzerindeki bornozu çıkarıyor, slibiyle yatağın üzerine yatıyor. Bir kadın için kaslı bir vücudu var ama görüntüsü çok hoş. Hayatımın en zor masajlarından birini yapıyorum. İki büklüm olarak. Masaj bitiyor, ellerimi yıkayıp Bayan C'nin yanına geliyorum. Uyuyor. Sessiz bir şekilde salonu gidip ceketimi alıyorum ve kapıyı çekiyorum. Ertesi gün beni arayıp ücretimi veremediği için özür diliyor. Tekrar ona gelmemi istiyor. Masajı yine yatak odasında yapacağım. O bornoz yine çıkıyor, bu sefer Bayan C çırılçıplak kalıyor, slip filan da yok! Sert masaj istediğini söylüyor. Talimatlarına uyuyorum. Her halinden zevk aldığı belli. Kim almaz ki? Para var, geçim derdi yok, lüks bir yaşam, hoş müzik, güzel kokular ve masaj... Birden müzik sesi kesiliyor, ben pehlivanlar gibi dizlerimin üzerinde yatağın tepesindeyim, kalkıyor müziği yeniden başlatıyor. Bana dönerek şöyle diyor:‘Göğüs masajı istiyorum.’Niye hep bunu isterler? Ben burada kendime hakim olmaya çalışıyorum! Ecel terleri döküyorum. Bana göğüs masajı diyor. Tamam masörüm ama aynı zamanda erkeğim. Sonunda göğüs masajı da bitiyor.
BeÅŸiktaÅŸ'ta oturuyorsun deÄŸil mi ben seni bırakırım diyor. Yolda giderken de haftada iki gün kendisine masaja gelmemi söylüyor.Ä°lerleyen günlerde Bayan C'nin evinde Amerikalı arkadaşı Bayan K'yla tanışıyorum. Ona da masaj yapıyorum. Türkiye'ye gelince Bayan C'de kalırmış. Bir gün yine masaj yaparken Bayan C:‘Söyleyeceklerimden dolayı beni bağışla’ diyor. ‘Benim evime gelmeye baÅŸladığın andan itibaren senden çok hoÅŸlandım. Biliyorum yaşça senden büyüğüm ama umrumda deÄŸil...’Valla nasıl oldu bilmiyorum ama ben hayatımda ilk defa bir müşterimle öpüşmeye baÅŸlıyorum. Sadece öpüşmekle de kalmıyoruz! Kendime geldiÄŸimde artık ona masörü olarak hizmet veremeyeceÄŸimi söylüyorum.‘NiyeymiÅŸ o?’ diyor. ‘Sen artık masörüm deÄŸil sevgilimsin. Sevgililer birbirine masaj yapmaz mı?’İliÅŸkimiz aylarca sürüyor. Tek sorun, Bayan C'nin seks açısından çok istekli olması. Asla yorulmuyor. Ben periÅŸan oluyorum. Kısa sürede kilo veriyorum. Ä°ÅŸimi bırakmamı söylüyor, tabii ki kabul etmiyorum. Bir süre sonra onun evine taşınıyorum. Eve gelen kız arkadaÅŸlarından bile kıskanıyor. Beni o kadar çok seviyor! Bana akÅŸamları inanılmaz sofralar hazırlıyor. Kendime ben bu sevgiyi hak edecek ne yapmış olabilirim diyorum. Acayip mutluyuz. Bir gün arkadaşı Bayan K'nın onda kalmaya geleceÄŸini söylüyor. Benim için mahsuru yok. Üçümüz birlikte barlara gidiyoruz, eÄŸleniyoruz. Bir sabah iÅŸe gitmek üzere evden çıkıyorum ama cüzdanımı evde unuttuÄŸumu fark ediyorum. Kimseyi rahatsız etmek istemediÄŸimden zili çalmak yerine kapıyı anahtarla açıyorum. O da ne! Yatak odasından garip sesler geliyor. Bir de ne göreyim! Beraber olduÄŸum kadın, Amerikalı arkadaşı Bayan K'yla ateÅŸli bir biçimde seviÅŸiyor. Çırılçıplak ve sarmaÅŸ dolaÅŸlar. Gözlerime inanamıyorum. Hani beni delicesine seviyordu, kıskanıyordu? Basbayağı aldatıyor beni. Ha bir erkekle ha bir kadınla. Başıma aÄŸrılar giriyor, kendimi aptal gibi hissediyorum. 6 ayımı beni gerçekten sevdiÄŸine inandığım bir lezbiyen kadına harcamışım! ‘‘Ne olur beni bırakma’’ diyor. ‘‘Dayanamam.’’ ‘‘Ben bu kadar rezilliÄŸe dayandıysam, siz de dayanırsınız hanımefendi’’ diyorum. Bir daha da onu görmüyorum...MASAJ DEDİĞİN ÅžEY ANINDA SEKSE DÖNÜŞEBÄ°LÄ°R AMA DÖNÜŞMEMELÄ°Masajla seks arasındaki iliÅŸki ne kadar ince?- Çok ince. Çıplak bedenlerle çalışıyorsunuz. Masaj dediÄŸin ÅŸey, bir anda sekse dönüşebilir. Ama dönüşmemeli.Ä°stemediÄŸiniz halde dönüştüğü oldu mu?- Hatasız kul olmaz. Oldu tabii. Ama tahrik eden, sekse yönelik masaj yapmam ben. Yapmışsam da, karşımdakinin zorlamasıyla olmuÅŸtur. Zaten siz bakışlarından ve hareketlerinden anlıyorsunuz. Tedbirinizi almaya çalışıyorsunuz. Ama bazen elinizde olmuyor.Masaj yaptıran insanların bazıları seks ÅŸartlanmasına takılıyor mu?- Genelde ailelerle çalışıyorum. Onlarla tabii ki böyle ÅŸeyler olmadı. Ama numaramı oradan buradan bulan, beni masaj için deÄŸil de kendi seksüel ihtiyaçları için çağıranlar da oldu.Kendinizi hiç bir seks oyuncağı gibi hissettiniz mi?- Masaj adı altında kadınlarla seks yapmadım, para da almadım, sorduÄŸunuz buysa. Ama seksi satın almaya çalışan pek çok zengin ve yalnız kadın var. Bu meslekte en sinir olduÄŸunuz ÅŸey?- Masörlük yaptığım öğrenilince jigolo olduÄŸumdan şüphelenilmesi...Masaj yaparken siz haz alıyor musunuz peki?- Almıyorum desem yalan. Birçok erkeÄŸin dokunmayı bile hayal edemeyeceÄŸi kadar güzel kadınlara masaj yapıyorum. Ama haz duygumu bastırmam gerekiyor. Çünkü bu iÅŸten ekmek yiyorum. BindiÄŸim dalı kesecek kadar salak deÄŸilim.YaÅŸlı bir adama masaj yapmakla ÅŸahane vücutlu genç bir kadına masaj yapmak arasında fark var mı?- Olmaz mı? Zamanın nasıl geçtiÄŸini bile fark etmiyorsunuz. Kendinizi kontrol edemediÄŸiniz durumlar...- Tedbirimi alıyorum...Hindistan’daki tren kazalarını düşünerek ya da koyun sayarak mı!- Önümde yatan kadını bir kas yığını olarak görmeye çalışıyorum. EÄŸer bedenimin istem dışı birtakım reaksiyonlar vereceÄŸini düşünüyorsam, gitmeden kız arkadaşımla seviÅŸiyorum. Ama öyle kadınlar var ki, diyorsunuz ki, ‘‘Hanımefendi, o havlunun orada durması gerekiyor.’’ ‘‘İstemiyorum’’ diyor. O zaman çok zor durumda kalıyorum. ÇİĞDEM SÄ°MAVÄ°'NÄ°N ÇEKİÇiÄŸdem Simavi'nin çok yoÄŸun bir günüydü. KÃœSAV'ın iÅŸleriyle uÄŸraşıyor. Ben de Göcek'ten gelmiÅŸim. 15 günlük bir turdaki hizmetimin karşılığını alacağım. Nakit para taşımadığı için bir çek yazdı. Dalgınlığına geldi. 900 bin liralık çeki, 900 milyon olarak yazdı. Ki o zaman inanılmaz büyük bir para. Ben de bakmadım çeke, bankaya gittim. Veznedara çeki uzattıktan hemen sonra, banka kilitlendi. Güvenlik görevlisi beni tutukladı. Sorguya çekildim: Bu çek sahte mi deÄŸil mi? Bir saat ecel terleri döktüm. Sonunda ÇiÄŸdem Simavi'ye ulaÅŸtık ve anlaşıldı ki, hata benim deÄŸil. Sonra çok güldük ÇiÄŸdem Abla'yla bu mesele üzerine. Hatta Haldun Bey de der ki: ‘‘OÄŸlum az kalsın seni zengin ediyorduk!’’ Çeki de hatıra olarak aldım. Zaten ben her ÅŸeyi saklayan bir adamım...BÄ°R HATAM OLSA 15 YIL DEĞİL 15 SANÄ°YE KALAMAZDIM YANLARINDAKendi kiÅŸiliÄŸinizle yaptığınız meslek arasında nasıl bir baÄŸlantı kuruyorsunuz? Çaresizlikten mi girdiniz bu iÅŸe?- Ne alakası var. Spor yaptığım dönemde çok sakatlık geçirdim. Omzum çıktı, belim sakatlandı, ayak kaslarımda yırtılmalar oldu. Bu iÅŸe kendimi tedavi edeyim diye baÅŸladım. Baktım ki, yatkınım. Bir de seviyorum masaj yapmayı. Yapı itibarıyla komik bir insanım. Taklitler yapıyorum. Åžakalar yapıyorum. Sadece fizyolojik olarak deÄŸil, psikolojik olarak da insanları rahatlatmaya çalışıyorum.GÜÇ GEREKTÄ°REN YORUCU BÄ°R Ä°ÅžKadınlara dokunularak yapılan böyle bir meslek, baÅŸka erkeklerin kıskanmasını gerektiren bir iÅŸ mi?- Belki de. Ama göründüğü kadar kolay deÄŸil. Herkes çalıştığınız insanların önemine, kadınların güzelliÄŸine filan bakıyor. Ama güç gerektiren, yorucu bir iÅŸ. Sadece rahatlatıcı masaj yapmıyorsunuz. AÄŸrısı sızısı olan, acı çeken var. Bir de iÅŸini sürekli iyi yapacaksın. Yapmazsan bugün varsın, yarın yok!Meslekte kazandığınız el ve parmak kullanma hünerleriniz özel hayatınızda iÅŸinize yarıyor mu?- Anatomiyi iyi bildiÄŸim için... Özellikle belli noktaları... Masör olmayan bir erkeÄŸe göre daha avantajlıyım.Masaj yaptığınız insanlarla yaÅŸadığınız mesleki iliÅŸkinin özel iliÅŸkiye dönüşme oranı yüzde kaç?- VIP olarak nitelendirdiÄŸim müşterilerim benim ablam, annem, kardeÅŸimdir. Onların çoluklarına çocuklarına da masaj yaptım ben. Asla bir hatam olmadı. Zaten olsa 15 yıl deÄŸil, 15 saniye bile beni yanlarında tutmazlardı. Kitabımda anektodları olanlar, bir yerlerden telefonumu bulan ve beni evlerine çağıran kadınlar. Gerçek müşterilerim onlar deÄŸil...SÄ°MAVÄ°LER SAYESÄ°NDE Ä°NGÄ°LTERE KRALİÇESİ’NÄ°N KARDEŞİ PRENSES MARGARET'A BÄ°LE MASAJ YAPTIMYeniköy'de sahilde muhteÅŸem bir yalı. Kapıyı çalıyorum: ‘‘Hanımefendi sizi bekliyor.’’ Evden içeri adım attığım anda nefesim kesiliyor. Bu nasıl bir yer! Bu ne ihtiÅŸam! Bu ne zevk! O kadar kocaman ki, yürü yürü bitmiyor. Duvarlarda antika tablolar, kristal avizeler, antika halılar, koltuklar...‘‘Ayakta kalmayın, oturun lütfen’’ diye bir ses duyuyorum.Sesin sahibi ÇiÄŸdem Simavi. ‘‘Beni emretmiÅŸsiniz’’ diyebiliyorum ancak.‘‘Evet. Yıllardır masaj olurum. Kocam da sever masajı. Memnun kalırsak sizinle devamlı çalışmak istiyoruz. Buyrun yukarı çıkalım.’’Masaj masası hazırlanmış, her ÅŸey mükemmel. Ben etrafı kontrol ederken ÇiÄŸdem Simavi nazik bir ÅŸekilde: ‘‘Ben bir duÅŸ alıp geliyorum. Sizi fazla bekletmeyeceÄŸim’’ diyor. BulunduÄŸum oda harika. Çok güzel dekore edilmiÅŸ. Ä°nanılmaz bir deniz manzarası da cabası. Ve odanın köşesinde büyük ekran televizyon var. Patroniçem olmasını umut ettiÄŸim hanımefendi inanılmaz zevkli.‘‘Masajda bu yağı kullanmanızı istiyorum’’ diyor. Ev güzel, manzara süper, yaÄŸ özel! Daha ne olsun? Masaja baÅŸlıyorum. Güzel ve bakımlı bir bedeni var. Düzenli spor yaptığı belli. Masaj konusunda oldukça bilgili. Dünyanın birçok ülkesini gezmiÅŸ ve hemen her yerde masaj yaptırmış. SorduÄŸu sorularla anatomi bilgimi ölçüyor. Bu ilk seans ve benim için sınav niteliÄŸi taşıyor. Sonuna doÄŸru, ‘‘Güzel. Tarzınız etkileyici. Beni rahatlattınız. Sizinle çalışabiliriz’’ diyor. ‘‘Müsaitseniz eÅŸime de masaj yapmanızı istiyorum.’’ Demek sınav henüz bitmemiÅŸ, Haldun Simavi var sırada. 10 dakika geçmiyor kapıda görünüyor.‘Hazır mısınız?’‘Hazırım efendim.’BaÅŸlıyoruz. Her hareketimi dikkatlice karşıdaki aynadan izliyor, zaman zaman beni yönlendiriyor. Vaziyeti kavrıyorum: Haldun Simavi bu iÅŸi çok iyi biliyor. Kendimi o kadar yaptığım masaja veriyorum ki, uykuya daldığını fark edemiyorum. Masajın sonuna geliyorum o hálá uyuyor, sessizce üzerini örtüyorum, kapıyı çekiyorum ve koridorda ÇiÄŸdem Simavi ile karşılaşıyorum.‘Nasıl? BeÄŸendi mi Haldun Bey?’‘Bilmiyorum efendim. Uyuya kaldı.’‘BeÄŸenmiÅŸ demek ki! Evladım sana bir teklifim olacak’ diyor. ‘Bizim seçkin bir müşteri çevremiz var. Bunların çoÄŸu her yaz Halas yatını kiralıyorlar. Göcek'teki koyları gezerek tatillerini deÄŸerlendiriyorlar. 15 günlük tatil turları düzenliyoruz. Bu turlara, Ä°ngiltere Kraliçesi’nin kardeÅŸi Prenses Margaret da katılıyor. Dünya jet sosyetisinden daha birçok kiÅŸi. Senin için uygunsa, masör olarak ekibimize katılmanı istiyorum. Ãœcretin ödenecektir. Güzel bir ortamda çalışmış olursun, hem de bedava tatil yaparsın...’Böyle bir teklifi reddetmek enayilik olur. Yeniköy'deki yalıdan aÄŸzım kulaklarımda ayrılıyorum. Dünya jet-set'inin tatil yaptığı Göcek'e gideceÄŸim, prenslere prenseslere masaj yapacağım. Ãœstelik Halas gibi bir yatta, hem çalışıp hem de tatil yapacağım. Gel de uçma abi! Nerede benim kanatlarım?BULGAR GÖÇMENÄ° ESKÄ° GÃœREŞÇİNerede doÄŸdunuz?- Bulgaristan'ın küçük bir kasabasında: Eski Cuma.Bulgar Türkü olmak nasıl bir ÅŸey?- Ä°yi bir ÅŸey. Ailen oraya gönderilmiÅŸ, sen de Bulgarca, Rusça filan öğreniyorsun. Ama basbayağı Türküm ben. Bulgaristan'da kaldığınız dönemlerde farklı muamelelere maruz kaldığınız oldu mu?- Maalesef oldu. Ben küçükken BulgarlaÅŸtırma politikası baÅŸlamıştı. Türk azınlığına karşı baskılar artmıştı. Türkçe eÄŸitim veren okullar kapatıldı, Türkçe yasaklandı. Amcam gibi bazı Türklere ÅŸiddet uygulandı. Ben de o yüzden Bulgarlara karşı kin duydum. Bu ileride spor hayatıma da yansıdı.Nasıl yani?- Güreşçiydim. Bulgar rakiplerimle güreÅŸmek için mindere çıktığımda gözümün önüne amcam gelirdi, karşımdakine ÅŸans tanımazdım. Pek çok Bulgar güreşçiyi sakatladım. Güya centilmenlik çerçevesinde!Kaç yaşında Türkiye'ye geldiniz?- 19.EÄŸitiminiz?- Spor Enstitüsü mezunuyum: Razgrad Han Asparuh. Ortaokul dönemlerinde ÅŸampiyonluklarım baÅŸladı. Ä°yi bir güreşçi olduÄŸum için antrenörlerim dünya ve olimpiyat ÅŸampiyonlarının yetiÅŸtirildiÄŸi bu okula aldılar. Türkiye'de, lise üstü bu tür okullar olmadığı için, bitirme imtihanlarımı Ege Ãœniversitesi'nde tamamladım. Spor hekimliÄŸi, ilkyardım ve masörlük eÄŸitimlerine devam ettim. Sertifikamı aldım, sonra da masörlük yapmaya baÅŸladım.Kaç yıldır Ä°stanbul'dasınız?- 23.Nasıl yaşıyorsunuz?- Ä°yi. Zengin deÄŸil ama öyle aman aman fakir de deÄŸil. Masörlük sayesinde kendime adam gibi bir çevre yaptım. Mutluyum. Ben bu ÅŸehre áşığım...Â
button