Başkasının rujunu rimelini kullanmayın tester’lara dikkat edin

Güncelleme Tarihi:

Başkasının rujunu rimelini kullanmayın tester’lara dikkat edin
Oluşturulma Tarihi: Aralık 16, 2006 00:00

Kozmetik stantlarında onlarca kadının denediği rujlar, rimeller ve başka kozmetikler, arkadaşlardan bir kez sürmek için dahi ödünç alınan malzemeler çeşitli sorunlara yol açabilecek mikroorganizmaların bulaşmasına yol açabiliyor. Dermatoloji uzmanı Dr. Ayfer Bankaoğlu, başkalarının makyaj malzemelerinden kaçınılmasını öneriyor.

MAKYAJDAN ÖNCE EL YIKAYIN

Parmakla sürülen makyaj malzemelerinde bakterilerin birikmesi riski daha yüksek. Bu nedenle makyaja başlamadan ellerinizi sabunla iyice yıkayın. Bu, ellerdeki kir ve bakterilerin malzemelere bulaşmasını ve ciltte çoğalmasını engeller. Malzemeleri parmakla sürmek yerine fırça, sünger gibi yardımcı uygulayıcıları kullanın. Özellikle likit makyaj malzemelerinin daha kolay bakteri ürettiğini göz ardı etmeyin. Aksi halde fondöteninizin mikrop yuvası haline dönmesi işten bile değil.

RUJ, UÇUK BULAŞTIRABİLİR

Çok yakın bir arkadaşınız dahi olsa başkasının rujunu kesinlikle kullanmayın. Rujunu kullandığınız kişinin uçuk gibi bir enfeksiyonu varsa, rujla birlikte onu da alabilirsiniz. Bir başkasının da rujunuzu kullanmasına izin vermeyin. Oldu da arkadaşınızı kıramadınız ve rujunuzu vermek zorunda kaldınız... Bütün ruju çöpe atmanıza gerek yok. Rujun ucuna biraz kolonya damlatın ve sonra kağıt mendille silin. Parfümerilerde tester olarak kullanılan rujları denemeyi aklınıza bile getirmeyin. Denemek zorunda kalırsanız, satış uzmanından rujun üst kısmını sıyırmasını isteyin

MASKARALAR GÖRMENİZİ BOZMASIN

Likit maskaralarda aplikatör tüpün içinde tutulduğu için maskaraya bakteri bulaşması çok kolay. Bu bakteriler
/images/100/0x0/55ea31c8f018fbb8f870adc2
arasında en korkulanı, kornea enfeksiyonuna sebep olması ve görmeyi kalıcı olarak etkilemesi. Rimellerde her ne kadar koruyucular bulunsa bile tüplerini ilk kullanımdan üç ay sonra atmak ve başka kişilerin kullanımına izin vermemek gerekiyor. Tekrarlayan bakteri enfeksiyonları varsa solvent bazlı maskaraları tercih edin.

FIRÇALARINIZI TEMİZLEYİN

Fırçalar da zamanla bakteri ve mikrop yuvasına dönüşebilir. Makyaj malzemeleri arasında hijyenine dikkat edilmesi gereken en önemli yardımcılardan biri fırça. Kaliteli bir fırça yıllarca dayanabilir. Ancak haftada bir kez sıcağa yakın ılık su ve sabunla yıkayın. Kesinlikle deterjanlı ürünlerle yıkamayın. Açıkta ve havlu üzerinde kurutun. Yine başkalarının fırçası cildinizde bakteri ve mikrop oluşmasına neden olabilir.

Bunları unutmayın

Kozmetik ürünlerin bulunduğu şişe, kutu v.b. kapaklarını sıkıca kapatın.

Güneş, kozmetiklerin içindeki koruyucuların bozulmasına sebep olur. Kozmetiklerinizi güneşte ve sıcak ortamlarda bırakmayın.

Ürüne asla su eklemeyin. Su, bakterilerin üremesine sebep olur.

Kokusu ya da rengi değişen ürünü atın.

Ambalajı zarar görmüş ürünü satın almayın.

Ürünün etiketini, içindekiler bölümünü ve kullanma talimatlarını mutlaka okuyun.

CFC içeren spreyleri kesinlikle kullanmayın. Ozon tabakasına zarar vermeyen ürünleri tercih edin.

Temizliğinden emin olmadığınız parfümerilerdeki deneme ürünlerini kullanmayın.

Göz makyajı ürünlerinizi 3-4 ayda bir değiştirin.

Enfeksiyona yol açtığını fark ettiğiniz ürünü kullanmayı bırakın.

Ürünü kullanmayı bıraktıktan sonra, ciltte oluşan sorunlar devam ederse, bir cilt doktoruna gidin.

"Dermatolojik olarak test edilmiştir", hipoalerjenik", "doğal ürünler içerir" gibi yazılara dikkat edin ve bu tür ürünleri almaya çalışın.

Alfa hidroksil asit (AHA) içerikli kremleri almadan önce cildinizin küçük bir bölümünde deneyin.

AHA içerikli ürünler güneşin etkisini artırır. AHA içerikli bir ürün kullanıyorsanız, güneşe mümkün olduğu kadar az çıkın. Mutlaka yüksek koruma faktörlü güneş kremi kullanın.

Şık ama yükü büyük!

Topuklu ayakkabıların şıklığı tartışılmaz. Ancak gün boyun giyilen topuklu ayakkabılar sadece ayakların değil, vücudun da biyomekaniğini bozar. Bacak ve omurgada aşınma ve şekil bozukluklarına yol açar. Uzmanlar iki buçuk santimetreyi aşmayacak topuk yüksekliğini sağlık açısından ideal kabul ediyor. Beş santimetreyi geçen topuklar normal yürüyüşü bozuyor. Yedi buçuk santimetreyi geçen topuk yüksekliği ise ayağın yük ve basıncını yedi kat artırıyor. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Rıza Nejat, topuktan taviz vermeyenlere aşağıdaki önerilerde bulunuyor:

Mümkün olduğunca az giymeye çalışın.

Yanınıza topuksuz ve rahat yedek ayakkabı alın.

İş yerine gidiş-gelişlerde topuksuz ayakkabı kullanmaya çalışın.

Her fırsatta bacak kaslarına esneme egzersizleri yapın

Akşamları ayaklarınızı ılık suda 5-10 dakika dinlendirin. Masaj yapın.

Yine iş dönüşü ayak, bacak, uyluk ve bel kaslarını gerin ve esnetin.

25 YAŞINDAN İTİBAREN KIRIŞIKLIKLARIN ÖNÜNÜ KESİN

İfade kırışıklıklarına zamanında müdahale edilmezse derin kırışıklığa dönüşmesi kolaylaşır. Türkiye Kozmetik Araştırmacılar Derneği Başkanı Dermatolog Dr. Erçin Özüntürk, ifade kırışıklıklarının cildin altında bulunan yüz kaslarının kasılmasıyla geliştiğini ve bunların yaşlanmanın ön belirtisi olduğunu söylüyor. Her gülüş, kaşların çatılması, gözlerin kısılması önce mikro kırışıklıklara ardından derinleşen izlere dönüşüyor.

Mimik kırışıklıklar çeşitli yöntemlerle tedavi edilebiliyor. Son zamanlarda en yaygını botoks. Ancak enjeksiyondan hoşlanmayanlar çok sayıda seçeneği bulunan krem, solüsyon veya serumdan yardım alabilirler. Uzmanlar, "25 yaşından itibaren mikro kırışıklıklara el koyun ve kremlerle derinleşmesinin önüne geçmeye çalışın" diyor.

KISA KISA

SELÜLİTE KARŞI BİR SİLAH DAHA:

Selülitle mücadele ve vücut şekillendirme yöntemlerine bir yenisi daha eklendi. Yöntem lazer ışınının yağ hücresini doğrudan hedeflemesine dayanıyor. Zarları lazerle parçalanan yağ hücreleriyle baş etmek kolaylaşıyor. Parçalanan yağ ya düşük bir basınçla emiliyor ya da vücudun yok etmesi bekleniyor. İşlem yapılan bölge daha az travmaya uğruyor.

SERBEST RADİKALLERİ ÖLÇMEK KOLAYLAŞTI:

Parmak ucundan alınan kan örneğiyle vücuttaki serbest radikallerin düzeyini ve bunlara karşı direnci ölçmek mümkün. Yurtdışından ithal edilen Callegari From Plus, vücudun yıpranma düzeyini ve doğal savunma mekanizmasının durumunu belirliyor. Ve bu yıpranma nedeniyle maruz kalınan risklere önceden müdahale edilmesine olanak sağlıyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!