Başkanın eşi aldatırsa

Güncelleme Tarihi:

Başkanın eşi aldatırsa
Oluşturulma Tarihi: Eylül 04, 2006 09:54

Bir Amerikan başkanının oval ofisteki kaçamağından sonra aldatma sırası, film icabıda olsa, başkanın eşinde. Fedai’de, Amerikan başkanının eşini, yakın korumasıyla aşk yaşarken görüyoruz. Buna ek olarak bir de başkana suikast teması işlenmiş filmde. Bir suikast hazırlığını anlatan hikayeden yola çıkarak gizli servis ajanlarının dünyasını anlatan Fedai, aksiyon ve gerilim seven izleyicilere hitap ediyor. Başrollerde Michael Douglas, Kim Basinger ve 24 dizisindeki benzer rolüyle bu hafta içinde Emmy ödülü alan Kiefer Sutherland var.

Haberin Devamı

FEDAİ

Başkanın eşi aldatırsa

Yön: Clark Johnson
Oyn: Michael Douglas, Kiefer Sutherland, Eva Longoria
Tür: Macera-Dram
Süre: 108 dk.

Hatırlarsınız, Bill Clinton’ın oval ofisteki aşk ve seks macerası, hem Amerika hem de dünyanın gündemine bomba gibi düşmüştü.

Monica skandalıyla yatıp kalktığımız günlerden yıllar sonra şimdi de intikam sırası başkanın eşinde.

Başkanın stajyer kız aşkına, ya da isterseniz kaçamağına diyelim, eşi, yakın korumasıyla cevap veriyor.

Söz konusu başkan Bill Clinton, olay da gerçek değil, her şey film icabı tabii, ama yine de insan bu filmi izlerken şöyle bir adalet yerini buldu rahatlaması yaşıyor derinlerde bir yerde. En azından biz kadınlar tarafında durum böyle.

Haberin Devamı

Başkanın güzel, alımlı ve hanımefendi eşi rolünde Kim Basinger’ı izliyoruz. Düz taranmış, uçları içe kıvrık saç şekliyle fazla klasik duran bir Kim Basinger bu. Başkanın bu kırılgan ve nazik eşinin yakın koruma Pete Garrison (Michael Douglas) ile yasak ilişkisi olacağına kimse ihtimal vermiyor tabii.

 ATEŞLE BARUT YANYANA DURUR MU?

 Pete her sabah 04.00’te uyanıp, büyük bir disiplin içinde sporunu yapan, gran tuvalet işinin başına koşan biri.

Geçmişte kendini başkanın önüne atıp, hedef olmuşluğu bile var.

Başkana ihanet edecek son kişi gibi görünüyor.

Ama gönül ferman dinlemez, ifadesi burada doğruluğunu kanıtlıyor işte.

Her yerde yan yana olan bu ikili, işinden başını kaşıyamayan başkanın ilgisizliğinin her dakika izleyiciye hissettirildiği bir ortamda aralarındaki çekime karşı koyamamışlar belli ki. Ateşle barut yanyana durmazın tipik örneğini oluşturuyorlar.

Diğer yanda sinsice ilerleyen bir suikast hazırlığı sözkonusu. Amerikan başkanını her ihtimale karşı her gittiği yerde iyice koruyan gizli servis, tehditlerin ciddileşmesi ve içlerinden birinin şüpheli bir cinayete kurban gitmesi nedeniyle araştırmalarını derinleştiriyor.

İçeriden bir köstebek olduğu yönündeki şüpheler artınca başkanın yakın korumaları dahil herkes yalan makinesine sokuluyor.

Haberin Devamı

Başkana sadakatinden, özel yaşamına kadar farklı sorulara maruz kaldığı yalan testini geçemeyen Pete çareyi kaçmakta buluyor. Peşine düşen ekibin başında ise ona karşı hiç de iyi hisler beslemeyen David (Kiefer Sutherland) var.

24’LE KIYASLAMAYIN

Başkanın eşi aldatırsa

Michael Douglas, sabahın köründe kalkıp spor yapan, fit koruma rolüne, 61 yaşına rağmen çok yakışmış. O da belli ki babası Kirk Douglas gibi geç yaşlanacak, yaşını göstermeyecek biri. Gen haritası konusunda şanslı.

Fedai’nin, ünlü 24 dizisindeki Jack Bauer rolüyle televizyon dünyasının en ünlü ve en pahalı aktörlerinden biri haline gelen Kiefer Sutherland'den yeterince yararlandığı söylenemez. Bu kadar fanatiği olan ve bu tür bir roldeki başarısı kanıtlanmış (televizyon Oscar'ları olarak anılan Emmy ödülleri drama dalında en iyi dizi ödülünü Fox’un ülkemizde de gösterilen ‘24’ adlı dizisinin, drama dalında en iyi erkek oyuncu ödülünü ise Kiefer Sutherland’in kazandığını hatırlatalım bu arada) olan bir aktörün ismini başrol olarak yazıp, etinden sütünden yararlanmamak yapımcıların hatası gibi görünüyor ilk bakışta.

Haberin Devamı

Ama filmin yapımcısının Michaal Douglas olduğunu unutmamak lazım. Asıl başrol kendisinde, ve filmin zararına da olsa onu Kiefer Sutherland’le paylaşmaya hiç niyeti olmadığı açıkça ortada.

Sinemadaki çıkışını Samuel L. Jackson- ve Colin Farrell’ın rol aldığı ‘S.W.A.T.’ filmiyle yapan Clark Johnson, ‘The Wire’, ‘NYPD Blue’, ‘Homicide: Life on the Streets’ ve ‘Law and Order: Special Victims Unit’ gibi polisiye dizilerinin yönetmenliğini yaparak edindiği tecrübeyi Fedai’ye de yansıtmış.

Filmin diyalog ve aksiyon dengesi iyi ayarlanmış.

Tempo bir an olsun düşmüyor.

Yalnız, eski bir gizli servis elemanının kaleminden çıkan romandan uyarlanmış olan Fedai’nin gizli servisin aleyhine çalışır gibi bir hali var.

Haberin Devamı

Başkan bu servise emanetse ve gizli servis istihbaratı böyle işliyorsa vay hallerine dedirtiyor.

Bizde neredeyse normal vatandaşın telefonu dinlenirken, başkanın karısının ve en yakınındaki insanın telefon görüşmelerindeki ipuçlarının gözden kaçıyor olması gibi hataları gözardı ederseniz, sizi heyecanlı ve tempolu bir seyir bekliyor denebilir.

HAFTANIN DİĞER FİLMLERİ

 

UÇUŞ 93

Başkanın eşi aldatırsa

UNITED 93
Yön: Paul Greengrass
Oyn: Opal Alladin, Erich Redman, Ben Sliney
Tür: Dram-Gerilim
Süre: 91 dk.

İlk 11 Eylül filmi

Paul Greengrass’ın yönetmenliğini üstlendiği Uçuş 93, United Airlines havacılık şirketinin 93 sefer sayılı uçağında yolcuların, mürettebatın ve uçuş kontrolörlerinin yaşadığı korku ve dehşet ortamının öyküsünü anlatıyor. Gerçek zamanda çekilen ve hostes ve hava kontrolerleri dahil pek çok rolü gerçek meslek sahiplerinin canlandırdığı film titiz bir araştırma sonucu elde edilen verilere dayanıyor. Kadroda bilinen oyuncuların olmaması ve Paul Greengrass’in tarafsız anlatımı filme belgesel havası vermiş.

Haberin Devamı

Sezonun 11 Eylül ile ilgili ilk filmi olan Uçuş 93 kesinlikle haftanın en ilgi çekici ve en iyi filmi.

 THEM
ONLAR
Yön: David Moreau-Xavier Palud
Oyn: Michael Cohen, Olivia Bonamy
Tür: Korku-Gerilim
Süre: 77 dk.

 Onlar içeride

Onlar da gerçek bir hikayeye dayandığı iddia edilen gerilimler arasında.

Lucas ile Clementine, bir süredir Bükreş’te yaşayan Fransız bir çift. Yeni alışmaya başladıkları bu yabancı şehirde, gerilim filmleri için uygun zemini hazırlayan bahçe içindeki iki katlı bir evde oturuyorlar. Bir gece yarısı telefon çalıyor. Karşılarındaki, anlaşılmaz bir ses. Evin içinden de sesler geliyor. Onlar, içerideler.

Halka, Blair Cadısı ve Karanlık Sular’dan beslenen filmin yönetmenleri Pan Kardeşler’in The Eye adlı filmini yeniden çevirmeye hazırlanan David Moreau ve Xavier Palud.

Panzehire doğru

Başrolünde The Transporter’dan hatırlayacağınız Jason Statham’ın olduğu Tetikçi, bir hayatta kalma mücadelesi anlatıyor.

Kiralık katillik hayatına son verme kararı alan Chev sabah uyandığında kız arkadaşıyla birlikte zehirlenmiş olduğunu anlıyor. Kalp atışları durmadan bir an önce panzehiri bulması gerek.

Tetikçi, sinemada aksiyon ve heyecandan hoşlananlar için.

THE BIG WHITE

Başkanın eşi aldatırsa

ARAPSAÇI
Yön: Mark Mylod
Oyn: Robin Williams, Holly Hunter, Woody Harrelson
Tür: Romantik / Gerilim
Süre: 110 dk.

 Her şey para için

 Arapsaçı olarak Türkçeleştirilmesini hiç de şık bulmadığımız The Big White, karlarla kaplı bir coğrafyada geçen bir cinayet, para ve sevgi öyküsü.

Paul Barnell, küfürbaz ve akli dengesi gidip gelen karısı Margaret ile Alaska’da yaşamakta. Boğazına kadar borca batan Paul, sigorta şirketine çöpte karşısına çıkan cesedin kardeşine ait olduğunu yutturabilirse yüklü bir para alabileceğini düşünüyor. Karşısında ise kurnaz bir sigorta eksperi var. The Big White, güzelliği küçük ayrıntılarında ve satır aralarında gizli bir film. Holy Hunter’ın küfürbaz ve geveze Margaret tiplemesi de ayrıca görmeye değer.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!