Oluşturulma Tarihi: Ağustos 20, 2005 00:00
YAŞINA başına hürmeten karşılık vermediğimden midir nedir, hafta sekiz, gün dokuz, ‘Radikal’ gazetesinde kalem oynatan Hakkı Devrim ha bre bana sataşıp duruyor.Şimdi de, Kürt sorununa ilişkin olarak Başbakan’la temas kuran şahsiyetleri ‘intelligentsia mensubu’ diye tanımlamama ‘hariçten gazel okuma’ damgasını vurmuş. Fesüphanallah!* * *FESÜPHANALLAH, çünkü eğer Devrim alaturkadır diye gazeli sevmiyorsa o halde şunu bilsin ki, orada ifade ettiğim ‘intelligentsia’ kelimesi, en usta kompozitör tarafından bestelenmiş ve en erbab tenor tarafından icra edilmiş alafranga bir opera kadar doğrudur.Aynı bağlamda kullanılan ‘entelektüel’ sözcüğü sanki pek ‘dahili’ymiş (!) gibi, ‘intelligentsia’ sıfatının ‘yabancı kaynaklı’ olması da onu ‘harici’ kılmaz.Doğru, doğrudur!Hele hele, sonsuz çetrefillik ve elastikiyet arzettiği için şimdi aniden tartışma konusu olan ‘aydın’ kavramını kullanmamak için yukarıdaki ifadeye başvurmak, daha çok doğrudur.Ayriyeten, ‘Radikal’ kalemşörüne aşağıdaki nesnel gerçeği de hatırlatayım:Halep oradayda arşiv buradadır, bu satırların yazarı yeni tartışmanın daha ‘t’si bile telaffuz edilmezken, yıllardır ve yıllardır, konuyu işleyen pek çok makale yayınladı.‘İntelligentsia’ ifadesinin neden Türkiye için de geçerli olduğunu defalarca açıkladı. Ve nihayet şunu ekleyeyim, sözcük, kendi istihbarat servisleriyle ‘fikriyat sınıfı’nı karıştıran ‘Karanlıkçı Maocu’nun cahil cahil döktürdüğü gibi ‘entelijansiya’ diye yazılmaz Nasıl okunuyorsa kağıda da o imláyla geçer, çünkü Rusça kökenlidir.* * *RUSÇADIR ve Çarlık dönemindeki ‘öncü münevveran’ı tanımlamak için romancı Boborkin’in icat ettiği bu terim Puşkin diline 19. asrın ikinci yarısından itibaren girmiştir.Sonra da, sürgündeki muhalifler vasıtasıyla, özellikle Fransızca’da kullanılmıştır.Zamanı ise cuk oturmuştur, zira ruhbani Latincedeki ‘literati’den türev ‘entelektüel’ kelimesinin ilk kez Voltaire lisanına girmesi tam o sıralara, ünlü Dreyfus davasına uzanır.Aynı ‘entelektüel’ deyimi epey bir süre unutulup bilhassa 2. Savaş ertesi tekrar güncelleştiğinde de, artık Rusçadaki ‘intelligentsia’dan cidden ayrışmış sayılır.Diyelim ki, Fransızca kelime ‘seçkincileşmiş’; Bolşevik İhtiláli ise ‘intelligentsia’ tanımını çok geniş bir yazar, sanatçı, alim kesimini yayarak, Rusçada ‘sıradanlaşmıştır’.Ayriyeten, komünist jargon vasıtasıyla kendini uluslararası lugate de empoze etmiştir.Fakat hepsine değil!Ansiklopedici Hakkı Devrim’in bilmesi gerekir, Jakobenizme yabancı Anglo-Sakson kültür, gizliden gizliye kendine ‘yönlendirici misyon’ vehmeden ve son tahlilde de Fransız ve Rus devrimlerinin uzantısı olan her iki kelimeyi uzun müddet İngilizce sözcükle almamıştır.Biz ise sırf ‘entelektüel’i kah orijinaliyle, káh da ‘aydın’ tercümesiyle almışızdır.Pekii, ben neden bu ikisini de kullanmıyorum ve ‘intelligentsia mensubu’ diyorum?* * *ZİRA belirttim ki, öz lisanında dahi binbir tanım içeren ve ebleh iddiaların tam tersine, tek ortak özelliğin ‘kendisi için bilmek’ ihtirası olması kaydıyla, en totaliterleri dahil her türlü ideoloji insanlarını kapsayabilecek ‘entelektüel’ kelimesi gayet ‘seçkinci’dir.Bizdeki ‘aydın’ gibi ayağa düşmez. Yalap şalap mürekkep yalamışı tanımlamaz.Ama buna karşılık, zaten Osmanlı - Türk toplumuna benzer Rusya’nın ürettiği ve aynı Osmanlı ‘münevvran’ına yakın bir ‘intelligentsia’ Türkiye’ye biçilmiş kafta gibi oturur.O aidiyetten insanlara ‘intelligentia mensubu’ demek de, doğrunun doğrusudur!Tüh, yine ‘hariçten gazel’ okudum, bugün bu kadarlığı yeter.
button