Başarının resmini çizdiler

DIAGEO TÜRKİYE GENEL MÜDÜRÜ AYDIN SOYSAL VE SERRA YILMAZ

Bu yıl altıncı kez düzenlenecek yarışma için yalının üst katı sinema salonuna dönüştürülecek ve burada konuklara Başarıya Yürüyenler filmi izlettirilecek. Ardından Serra Yılmaz ve Johnnie Walker’ın bağlı bulunduğu Diageo firmasının Türkiye Genel Müdürü Aydın Soysal sahneye çıkıp sunumla tiyaro arası bir performansla başarının ne olduğunu sorgulayacaklar. Serra Yılmaz ve Aydın Soysal’la provalar sırasında bir araya geldik, bize başarının resmini çizmelerini istedik.

Öfkemi kontrol edebildiğim zaman kendimle gurur duyuyorum / SERRA YILMAZ

-Ben geçen yıl bu ödül töreninin konuğuydum, bu yıl sahnede olacağım. Sanıyorum düzen bozucu projelerde akla ilk gelenlerden biriyim. Bir performans sergileyeceğiz. Başarı kavramını sorgulayacağız. Evet, burada başarı belirli kriterlere göre ödüllendiriliyor ama başarı sadece bunlardan ibaret değil diyeceğiz. Nedir başarı? Benim mahallemde durakta çalışan taksi şoförü için başarı nedir ben bunu çok merak ediyorum. Benim yardımcım çok iyi sarma yapıyor ama onun için başarı nedir mesela... Hepimiz için farklıdır başarının tanımı. 
- Başarı kimine göre gelir getiren bir kariyer, kimine göre büyük bir ev, kimine göre lüks bir araba... Ralph Waldo Emerson’a göre başarı: “Sık sık gülmek ve çok sevmektir; akıllı insanların saygısını ve çocukların sevgisini kazanmaktır; dürüst eleştirmenlerin onayını almak; sahte dostların arkadan vurmalarına dayanmaktır; güzeli sevmektir; herkesteki en iyiyi bulmaktır; karşılık beklemeyi düşünmeden kendiliğinden vermektir; geride ister sağlıklı bir çocuk, ister kurtarılmış bir ruh, ister bir parça yeşil bahçe, ister iyileştirilen bir sosyal durum bırakarak dünyanın iyileşmesine katkıda bulunmaktır; gönlünce eğlenmek ve gülmek; kendinden geçerek şarkı söylemektir; tek bir kişi bile olsa, birinin sizin varlığınızdan ötürü daha rahat nefes aldığını bilmektir. İşte bu başarılı olmaktır.”
- Benim için işadamı olmak, şirketi büyütmek, kârlılaştırmak falan çok dehşetengiz şeyler. Çünkü ben hayata çok farklı bir yerden bakıyorum. Asla onları yapamam. Yapamadığım için de yapan insanlar bana her zaman daha başarılı görünüyor. Benim başarı tanımıma gelince: Kendimi çok başarılı hissettiğim anlar insanların beni başarılı kabul ettiği anlar değil. Benim için öfkemi kontrol edebilmektir başarı. Kimseyi rencide etmeden düşündüğümü söyleyebilmektir. Bunu yapmayı çok zor öğrendim hayatta. Öfkemi yönetebildiğim zaman gurur duydum kendimle. Nihayet bunu başardım dedim. Hakikaten bu bana çok büyük bir memnuniyet verdi.�

BAŞARIYA YÜRÜYENLER FİLMİ GÖSTERİLECEK

Ödül töreninde yayınlanacak filmin yönetmenliğini Levent Kazak yaptı. Film üç farklı başarı hikâyesi üzerine kurgulandı. Filmin yapımcısıysa Elif Dağdeviren. Filmde başarılarıyla yer alan isimler, Mehmet Sefa Öztürk, Bahar Korçan ve Rahman Altın oldu. Filmi bugünden itibaren www.basariyayuruyenler.com’da izleyebilirsiniz.�

YARIŞMANIN BİRİNCİSİ İSKOÇYA’YA GİDECEK

40 yaşın altındaki genel müdürlerin katıldığı Başarıya Yürüyenler yarışması, Keep Walking/Yürümeye Devam Et felsefesinden doğdu. Yarışmanın birincisi, üç günlük bir turla İskoçya’ya gitmeye hak kazanacak. Birinci, bu gezide viski üretimine tanık olacak.

Önemli olan arkanızda bıraktığınız izler / AYDIN SOYSAL

-Serra Yılmaz’la gerçekleştireceğimiz performansta başarı denen şeyin çok yükseklerde olmadığını vurgulayacağız. Evet, biz genel müdürleri ödüllendiriyoruz ama herkesin hayatı küçük ve güzel başarılarla dolu. Önemli olan bunun farkına varmak. Büyük başarılara koşarken yoldaki küçük başarıları es geçmemek şart. Bu yüzden benim için başarı, insanın çocuklarıyla her gün bir saat oyun oynayabilmesidir.  
- Genelde bu tarz ödül törenlerinde genel müdür çıkar marketing kokan konuşmalar yapar. Ben bunu hiç istemedim. Serra Yılmaz’la aynı sahneye çıkmak ve bir performans sergilemek benim için bir başarı. Onun bu projede bizimle olması için ortak bir dostumuza resmen yalvardım. Hayatımda yakalayacağım eşsiz anlardan biri. Gecede konuşmayı Ali Sabancı yapacak. Onun da zaten ne kadar nev-i şahsına münhasır ve klasiğin dışında konuştuğu malumunuz. Yine konukları çok güzel bir yerinden yakalayacağına eminim.  
- Performans sırasında da vurgulayacağımız önemli bir şey var. Bence başarı bir yürüyüş, uzun bir yolculuk. Ve esas önemli olan o yürüyüşte arkanızda bıraktığınız izlerdir. Kimisi büyük çukurlar açar, kimisinin izleri çabucak silinir, kimse görmez. Benim babam Artvin’de ilkokul dördüncü sınıfa giderken, 10 yaşındaşken okulu bırakıp çobanlık yapmak zorunda kalmış. Dört yıl sonra okula geri dönerek ilkokulu okumuş. Öğretmen olan ağabeyinin yardımlarıyla Samsun’da lise bitirmiş ve burs alarak üniversite için Fransa’ya gitmiş. Babam hayat yolunda açtığı izlerin her zaman farkındaydı. Eğer olmasaydı ben de belki bugün Artvin’in bir köyünde rençberlik yapıyordum. Bütün bunların farkında olmak çok önemli. Bence nereden gelip nereye gittiğimizin farkında olmalıyız. Ve Ahmet’in söylediğinin Mehmet’in söylediğinden farkları olsa bile birlikte yaşayabileceklerini unutmamalıyız.�

Bir başarı hikayesi

YILMAZ SINMAZ

Yılmaz bundan beş sene önce bizim ofisimize her akşam çöpleri atmak ve temizlemek için gelirdi. Gündüzleri 9-17 arası Toprakbank’ta güvenlik görevlisiydi. Ofisten girdiği an herkesin yüzü aydınlanırdı. Enerjisi ve tatlı dile günün yorgunluğunu üzerlerimizden alırdı. Sonra bizim çaycımız ayrıldı. Yılmaz’a, “Sen çay yapabilir misin” diye sorduk. “Yaparım” dedi. Ama ne çay! İçine portakal kabukları, karanfiller, Rize çayı, kamelya çayı karıştırıp harmanlıyordu. Sonra baktık bu çay işi Yılmaz’a az. Yılmaz’ı minibüslere bindirdik satış yapmaya başladı. Satışa başladı bir sene sonra zincir mağazalarda teşhir tanzim elemanı oldu. Sonra başka bir uluslararası şirkete gitti sonra bize tekrar geri geldi ama satış müdürü olarak. Şu anda piyasada tecrübeli satış şeflerinden biri.