Güncelleme Tarihi:
Başımız ağrıdığında tüm motivasyonumuz, verimimiz yok olup gider ve kendimizi bitkin, yorgun hissederiz.
Birçoğunuz başlıktaki sinüzite takıldınız biliyorum. Size sinüziti anlatacağım. Anlatmaya baş ağrısından başladım, çünkü halk arasında baş ağrısıyla sinüzit neredeyse eşanlamlı kelimeler olarak kullanılmaya başlandı.
Bu bir Kulak Burun Boğazcı olarak beni rahatsız ediyor. Çünkü, sinüzit sanıldığı gibi baş ağrısının en sık nedenlerinden biri değildir. Oysa başı ağrıyan 10 kişiye sorsanız, ya “sinüzitim azdı” ya da “migrenim tuttu” diye yanıt verirler.
Peki baş ağrısının en sık rastlanan nedeni, sinüzit değilse nedir?
GERİLİM TİPİ AĞRILAR
Baş ağrısına neden olan onlarca hastalıktan en sık görüleni gerilim tipi baş ağrısı denilen ağrılardır. Yani açıkçası yüzyılın hastalığı stresten kaynaklanan baş ağrıları...
Kimi zaman neden başınızın ağrıdığını bilirsiniz. Üzüntü yaratan somut bir neden vardır. Ancak çoğu zaman bir neden yok gibi gelir size. Başınızın çatlayacak gibi ağrıdığını hissettiğiniz zaman ağrının nedeni bilinçaltınızda sizi etkileyen sorunlarınızdır. Bu tip ağrılarda mekanizma ense ve omuz kaslarının gerilerek, yapıştıkları kafatasının arka bölümünde ağrı duyusuna yol açmalarıdır.
Ofiste çalışan, bütün gün bilgisayar başında ya da aynı pozisyonda oturarak iş yapan kişilerde de aynı mekanizmayla yine başın arka tarafında daha belirgin olan gerilim tipi baş ağrıları görülür.
Elbette ağrı kesiciler ve kas gevşetici ilaçlardan faydalanılabilir. Ancak diyelim ki ofistesiniz ve ağrı giderek daha rahatsız edici hale geldi. Bu durumda bazı öneriler işe yarayabilir:
Elbette baş ağrısının birçok nedeni vardır. Bu nedenler arasında beyin tümörleri, kanamalar, yüksek tansiyon gibi ciddi hastalıklar da bulunmaktadır.
HANGİ AĞRI TEHLİKELİ
Peki hangi baş ağrısı ciddi bir hastalığın belirtisidir? Elbette süregelen baş ağrınızın ya da aniden ortaya çıkmış bir rahatsızlığın doktor tarafından değerlendirildikten sonra tedavisi en uygun olan yöntem. Ancak genel hatlarıyla eğer bir baş ağrısı ani başlıyor ve hayatınızda yaşadığınız en şiddetli baş ağrısı olarak tanımlanıyorsa, giderek kötüye gidiyorsa, ağrı kesici ilaçlara yanıt vermiyorsa acil olarak bir doktora başvurmanızda yarar var. Sıklıkla karşılaşılan yüksek tansiyona bağlı baş ağrıları genellikle zonklayıcıdır ve tansiyon ölçülerek kolayca tanı konabilir.
VE SİNÜZİT...
Tüm bu baş ağrısı nedenlerini konuştuktan sonra sinüzitten bahsetmek istiyorum. Yazının başında da belirttiğim gibi sinüzit en sık baş ağrısı nedenlerinden biri değildir. Sonuna ‘it’ takısı alan diğer hastalıklar gibi sinüzit de iltihabi bir hastalığı tanımlar.
Burada enfeksiyon sinüs denilen yüzün kemikleri içindeki hava boşluklarındadır. Birçok kişi nezle olduğunda bu kadar bol burun akıntısının küçücük burundan nasıl geldiğini merak eder. Bu mucizenin sırrı sinüslerimizdir.
Sinüsler her nefes alışımızda dışarıdan gelen havanın ısıtılması, nemlendirilmesi, yabancı maddelerden arındırılması gibi işlevleri mükemmellikle yaparlar. Sıklıkla nezle ve gribal enfeksiyonlar sonrasında havalanmaları bozulduğu için mikropların bu boşluklarda üremesiyle hastalanır ve sinüzit denen hastalığa neden olurlar.
Sinüzit, sinüslerin havalanması tam olarak azalmadan ve burunda ciddi bir tıkanıklık olmadan şiddetli ağrıya neden olmaz. Ancak normalde hava ile dolu olan boşluklarda enfeksiyona ait bir sıvı bulunduğundan yüz bölgesinde bir dolgunluk hissi, burunda kötü koku gibi ek bulgular eşlik edebilir.
Sanıldığının aksine, akut sinüzit ilaç tedavisiyle iyileşebilen bir hastalıktır. Yani bir hastaya sinüzit tanısı konduğunda o kişi hayat boyu sinüzitim var dememeli ve tedavi sonrasında iyileştiğini doktoru tarafından teyid ettirmelidir.
Özellikle akut sinüzit terimini kullandım. Çünkü kronik dediğimiz, uzun süreli sinüzitlerde durum oldukça farklıdır. Burada tedaviye cerrahi prosedürler eklenebilir. Eskiden sinüzit ameliyatlarında yeniden hastalığın tekrarlama olasılığından bahsedilirdi. Ancak sinüzit tedavisinde endoskopik cerrahi yöntemlerinin rutin kullanımıyla bu tedaviler de kesin sonuca ulaşmakta ve hastalığın yeniden tekrarlama olasılığı son derece düşük oranlarda görülmektedir.
Sonuç olarak baş ağrısı birçok hastalığın ortak bulgusudur. Ancak en sık görülen gerilim tipi baş ağrılarının stres ve çalışma koşullarından kaynaklandığını düşünürsek, kişisel çabalarla bile sık karşılaşılan bu sorunu mümkün olduğunca azaltabiliriz. Migren ağrıları da baş ağrıları arasında önemli bir yer tutar ve bu tip ağrılarda sıklıkla yarım baş ağrısı, ailesel yatkınlık, ağrı öncesi haberci bulgular gibi ek bulgular vardır.
Bir başka önemli konu da başı ağrıyan kişilerin öncelikle hangi branş hekimine başvurmasıdır. Türkiye’de aile hekimliği gelişmediği için bir nöroloji uzmanına muayene olmak en uygun seçenek olacaktır. Elbette doktorunuz bir sinüzit bulgusu ile karşılaştığında sizi zaten ilgili branş hekimine yönlendirecektir.
Dr. Göksel, Kariyer Destek / Sorun Yanıtlayalım / Sağlık bölümünde sorularınızı yanıtlıyor.
Kadınların korkulu rüyası: Menepoz!
Baş ağrsı ve sinüzit
Ses kısıklığını önemseyin!
Her 10 kadından birinin kabusu: Meme kanseri!
Burundan estetik ameliyat olmadan önce...
Gürültü sağlığımızı tehdit ediyor
Horlama Seksi Öldürüyor
Çocuklarda Alerji ve Sinüzit
Lazer ile Gözlüğe Elveda!
Ciddi bir hastalık: Şişmanlık (Obezite)
Denge Bozukluğu: Baş Dönmesi (Vertigo)
Burun kanaması hayat kurtarıyor
Kulak kiri bir hastalık mı?