Beğenmedim, hem de hiç beğenmedim. Oturduk biz de aklımıza gelenleri alt alta yazıp kendi listemizi oluşturduk. Ha deyince müdürlüğün listesinden daha zengin, daha keyifli, daha yaşayan, her yaşa ve bütçeye uygun bir liste çıktı ortaya. İşte 50 maddeden oluşan ilk liste. Siz de önerilerinizi gönderin, keyif listemizi zenginleştirelim, İstanbul’un nasıl cıvıl cıvıl, renkli bir şehir olduğunu koyalım ortaya. Benim favorilerim 21, 22 ve 50. Sizinkiler hangisi?
1 Arkeoloji Müzesi’nin bahçesindeki kafede, yüz yıllık ağaçların gölgesinde zaman ve mekandan koparak soluklanmak.
2 Kadıköy’deki balona binip, Adalar, Boğaz ve Marmara’yı seyretmek.
3 Dolunay zamanı
Fenerbahçe Parkı’ndan, Pendik üstünden doğan, Ortaköy’den Beylerbeyi üstünden doğan aya; Üsküdar Çiçekli’den de kıpkızıl gün batımına bakmak.
4 Emirgan korusunda nisan ikinci haftası sakura ağaçlarının güzelliği karşısında kendinden geçmek.
5 Yazın yüzmeli bir Boğaz turuna katılıp pedallı kayık kiralayarak koylarda dolaşmak.
6 Formula-1 zamanı Tuzla’daki köftecilerde köfte yiyip, yarışları izlemek.
7 Horhor ve Çukurcuma’da antikacılardan hediyelik almak, Tahtakale’yi gezip, üstüne Eminönü Hamdi’de kebap yemek.
8 Belgrad ormanında orienteering (yön bulma) oyununa katılıp, piknik yapmak.
9 Avrasya maratonunda koşamasanız bile köprüyü yürüyerek geçmek.
10 İstanbul Film Festivali zamanı açılışa erken gidip, Emek Sineması’nın yanındaki Küçük Beyoğlu’nda bira-dedikodu yapmak.
11 Unkapanı’ndaki seyyar nohut-pilavcıda kuyruğa girmek, kaldırımda plastik çatal tabakla nohut-pilav yemek.
12 Sonbaharda mantar zamanı Ağva’da yabani mantar közlemek, derede sandal sefası yapmak.
13 İlk yaz zamanı Balat’taki Çıfıt çarşısında küçük çay ocaklarından çay içmek, 150 yıllık Şekerci Mustafa’dan akide yemek.
14 Erik ağaçları çiçek açtığında Hasköy Sadrazam Mahmut’ta uykuluk, Kumkapı Kör Agop’ta Ermeni mezeleri yemek.
15 Çengelköy Hasfırın’dan simit alıp Çınaraltı’nda çay içmek, Emirgan Mehtap’ta ya da Rumelihisarı Kale’de kahvaltı etmek.
16 Kışın kestane kebap, yazın süt ya da közlenmiş mısır alıp, parmaklarınız yana yana sokakta yemek.
17 Turistik yerlerde gezerken sizi turist sanan esnafı ya Türkçe bozmak ya da İngilizce cevap verip kandırmak.
18 25 Nisan Anzak Günü’nde Türkiye’ye gelen Yeni Zelandalı ve Avusturalyalılarla Sultanahmet Akbıyık’ta eğlenmek.
19 Nevizade’de yan masadaki turiste muhabbet koyup, Al Jamal’de göbek atmaya götürmek.
20 Conrad’da Clinton’un da kaldığı kral odasında Boğaz’a nazır jakuzide keyif yapmak (paranız varsa!).
21 Gece İstanbul’a inerken uçağın o küçücük penceresinden kentin güzelliğini seyretmek, gözleri dolmak.
22 Aşiyan, Moda, Dolmabahçe, Tarabya’da arabayı sahile çekip içinde flört etmek.
23 At Meydanı’nda Sultanahmet Camii ile Adliye yakınındaki küçük Firuzağa Camii arasında durup, sırayla okunan ezanı dinlemek.
24 Ortodoks patrikhanesinin kilisesi Aya Yorgi’de bir Noel ayini izlemek.
25 Bir ramazan akşamı Eyüpsultan’a gitmek veya Beyazıt Çorlulu Ali Paşa medresesinde fasıl dinlemek veya Galata Mevlevihanesi’nde sema ayini izlemek.
26 Burgaz Kalpazankaya’da, günbatımında leziz mezeler eşliğinde Sait Faik’in ruhuna kadeh kaldırmak.
27 Polonezköy’de piknik yapıp, üstüne evlerde yapılan nefis Polonya tatlılardan vicdan azabı çekmeden yemek
28 Kırlangıç fırtınası zamanı Kilyos’ta Ukrayna’dan yorgun argın göç eden kırlangıçları seyretmek.
29 Mısır Çarşısı’nı gezmek, üst katındaki Pandeli’de kağıtta pastırma yemek.
30 Nisanda Büyükada’daki Aya Yorgi yokuşuna tırmanıp dilek tutmak.
31 Cağaloğlu, Çemberlitaş veya
Galatasaray hamamında köpüklü Türk masajı yaptırmak.
32 Bir amacı olmadan, sırf gezmek için Üsküdar-
Beşiktaş arası çalışan tenezüllere binmek.
33 Sıcak bir yaz günü Ayvansaray’daki Anemas Zindanları’nın serinliğine sığınıp, eski binyılların hayalini kurmak.
34 Gün doğarken Süleymaniye Camii’nde olmak, Süleymaniye’nin ara sokaklarındaki eski İstanbul evleri arasında kaybolmak.
35 Yunus zamanı (Mart-Mayıs, Eylül-Ekim) yunusların Boğaz’dan geçişlerini izlemek, vapurdan martılara simit atmak.
36 5 Mayıs’ta Ahırkapı’daki Hıdrellez Şenlikleri’ne katılmak, içinizdeki çingene ruhu özgür bırakmak.
37 Galata Köprüsü’nde yürümek, oltayla istavrit tutmak
38 Nişantaşı’nda apartmanların ikinci ve üçüncü katlarında bulunan butik tasarımcı atölyelerini keşfetmek.
39 Trend Şov zamanı Galata’da ünlü tasarımcıların sokak partilerine katılmak.
40 Beyoğlu Emek sinemasında film, Kadıköy Süreyya’da opera izlemek.
41 Rumeli Hisarı, Kuruçeşme Arena ve Açıkhava sahnesinde sevdiğiniz sanatçının konserine gitmek
42 Baharda beş rakısı için işten erken kaçıp Nevizade’ye gitmek, yeşil erikle rakı sefası yapmak.
43 Nupera’nın terasında mojito içip Haliç’e karşı gurubu izlemek.
44 Reina, Anjelik, Sortie, Sapphire gibi popüler bir Boğaz mekanında felekten bir gece çalmak.
45 360, Litera, Leb’i Derya gibi bir çatı restoranından küvette oyuncak yüzdürür gibi vapurları seyretmek.
46 1001 Direk Sarnıcı’nda partiye katılıp, Digweed, Sasha, Deep dish gibi dünyaca ünlü bir DJ dinlemek.
47 İndigo, Groovie gibi in bir gece kulübünde hayatında belki bir daha hiç görmeyeceğin biriyle flört etmek.
48 Lacivert, Suada ya da Körfez Restoran’ın teknesine binip, rakı sefasına erkenden başlamak.
49 İçkili gecenin sonunda sabaha karşı Pangaltı Apik’te damar tuzlama ve gül kokoreç yemek.
50 Gece yakamoz zamanı Kireçburnu’ndan Boğaz’a işemek. Kuşaktan kuşağa geçen bir adet olarak bunu oğluna da öğretmek.
Nevruz mönüsünü 6 ünlü gurme test ettiRitz Carlton Otel bahar bayramı için özel bir mönü oluşturdu. Sultan-ı Nevruz mönüsü Kırgızistan’a kadar bütün Türk coğrafyasından seçilen yemeklerden oluşuyor. Bu mönüyü tatmak için otele Türkiye’nin en ünlü 6 gurmesi davet edildi ve yorumları istendi.
Emel Erden, Ali Asad Göksel, Artun Ünsal, Andrew Finkel, Vedat Milor ve Teoman Hünal... Yemekteyiz programına katıldığınızı ve şansınıza karşınıza böyle bir ekibin çıktığını düşünün!
İşte Türkiye’nin bu 6 ünlü gurmesi Sultan-i Nevruz zirvesinde biraraya geldi. Mönüyü hazırlayan genç şef Ali Ronay böyle bir altıpatların karşısına geçti geçen hafta. Yer Süzer Plaza’daki Ritz Carlton otelinin mutfağı. 29 Mart’a kadar otelde tadılabilecek bu Nevruz mönüsünde bereketi simgeleyen yedi tahıllı çorba, yiyene yıl boyu esenlik getireceğine inanılan Nevruziye macunu, Osmanlı’da doğumdan ölüme, düğünlerden mevlitlere kadar her özel günde ikram edilen, 600 yıllık geçmişiyle demirhindi şerbeti gibi çok özel lezzetler var. Kişibaşı 80-90 lira. (212) 334 41 88.
İŞTE ZOR JÜRİNİN DEĞERLENDİRMELERİEMEL ERDEN Mönü köklerini Anadolu ve Asya’dan alıyordu. Düğün çorbası ve ağır ateşte pişirilmiş dana dilli dusbara mantısı tam bir kutlama yemeği tadındaydı. Yemeğin üzerine servis edilen ince belli bardakta kekikli siyah çay da çok güzeldi.
ARTUN ÜNSAL Enginar güzeldi, zaten ben enginara hiç dayanamam. Yemeği mutfakta aşçıyla birlikte yemek bir ayrıcalık tabii. Ambiyans çok güzel oluyor. Ama benden puan istemeyin, hayatımda vermedim.
ALİ ESAD GÖKSEL Benim en çok etkilendiğim Urla’dan getirilen enginarlarla yapılan yemekti. Hakitaten çok hafif, ilkbaharın nimetlerini müjdeleyen bir yemekti.
ANDREW FİNKEL Türk çorbalarında baharat veya çeşnilerle arttırılan lezzetten ziyade, ürünün kendi özsuyunun kattığı lezzet daha makbul. Çorbanın içindeki mantı ona eşlik etmek yerine kontrast yaratsa, daha kuvvetli bir lezzet olabilirdi.