Bakanlıktan KKKA tedavisine izin

Güncelleme Tarihi:

Bakanlıktan KKKA tedavisine izin
Oluşturulma Tarihi: Eylül 06, 2010 14:10

Kene ısırması sonucu KKKA hastalığına yakalanan bir grup hastaya, yeni tedavi yönteminin uygulanmasına karar verildi.

Haberin Devamı

KENE KABUSUNA SON VEREN TEDAVİ

Sağlık Bakanlığı Bilim Komisyonu, Türkiye'de ilk kez bir Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastasında uygulanıp başarı elde edilen, çift filtrasyon yöntemiyle hastalığa yol açan zararlı maddelerin kandan temizlenmesi işleminin, seçilen belirli bir hasta grubunda uygulanmasına karar verdi. Sonuç başarılı olursa yöntem tedavi şemasına girecek.

Komisyon, bugün yaptığı toplantıda, Türkiye'de ilk kez Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi yoğun bakım servisinde tedavi gören bir KKKA hastasında uygulanan, çift filtrasyon yöntemini değerlendirdi. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Terapötik Aferez Merkezi sorumlusu Prof. Dr. Osman İlhan, “kandan ayırma işlemi” olarak tanımlanan aferezle her türlü hücre ve maddenin kandan ayrılabildiğini ve bunun hastaya hiçbir zarar vermediğini bildirdi.

Haberin Devamı

Çift filtrasyon işleminin nörolojik rahatsızlıklar, romatizmal hastalıklar, cilt ve böbrek hastalıklarında, kolesterol yüksekliğinde uygulanabildiğini ifade eden İlhan, bununla ilgili cihaz ve ekipmanın ülkedeki aferez merkezlerinde mevcut olduğunu kaydetti.

Çift filtrasyon yönteminin uygulandığı KKKA hastasının, geç dönemde hastaneye başvurduğunu ve 16 gün boyunca yoğun bakımda tedavi görmesine rağmen durumunda bir iyileşme olmadığını anlatan İlhan, “Hastaya bu süre içinde bol miktarda kan, trombosit ve plazma verilmesine ve antiviral tedavisine rağmen olumlu bir gelişme sağlanamadı. Bunun üzerine enfeksiyon hastalıkları, yoğun bakım ve hemaferez ünitesi uzmanları tarafından çift filtrasyon yöntemi uygulanmasına karar verildi” diye konuştu.

Hastanın kanı 8 kez filtreden geçirildi

Hastanın kanının 8 kez filtreden geçirildiğini kaydeden İlhan, bu sırada antiviral tedavisi de süren hastanın belirli bir süre sonra sağlığına kavuşarak taburcu edildiğini söyledi. İlhan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Çift filtrasyon yöntemi bir ana tedavi değil, destek tedavisidir. Doğrudan virüse karşı bir tedavi söz konusu değildir. Buradaki uygulama, kandaki virüsün alınması veya azaltılması, ayrıca hastayı komaya sokan organ yetmezliği ve iç kanamaya yol açan maddelerin kandan uzaklaştırılması prensibidir. Yapılan işlem, KKKA hastalığının doğrudan tedavisi değil, virüsün sebep olduğu ve ölüme yol açan etkenin kaldırılmasıdır.”

Bugün Sağlık Bakanlığı Aferez Fotoferez Komisyonu ile KKKA hastaları ile ilgili bilimsel komisyonun yaptığı ortak toplantı sonunda, bu işlemin ilgili komisyonun seçeceği hasta grubunda, düzenlenecek araştırma protokolü ile uygulanmasına karar verildiğini bildiren İlhan, “KKKA komisyonu hastalığın tedavisine yönelik uzun yıllardır çalışma yürütüyor ve çok başarılı sonuçlar aldılar. Belki filtrasyona antiserum tedavisi de eklenecek. Artan virüsü eleyerek, azaltarak ilacın veya antiserumun etkinliğini artırabilir miyiz üzerinde duruluyor. İşlem bu çalışmalarla tedavi şemasına eklenecek” dedi.

Hepatit C'li hasta da tedavi edilebiliyor

Çift filtrasyon yöntemiyle Japonya'da bir Hepatit C'li hastanın tedavi edilebildiğini kaydeden İlhan, yöntemin, belirli bir çapa sahip zararlı maddelerin, daha küçük çaptaki filtreden geçirilerek elimine edilmesine dayandığını anlattı.
Bunun bir ekip çalışması olduğunu yineleyen İlhan, Türkiye'de 40 civarında terapötik aferez merkezi bulunduğunu, yöntemin bu merkezlerde uygulanabileceğini söyledi.

Hastalığın her hastada farklı seyrettiğini ifade eden İlhan, bunun kenenin tutunduğu yer, virüs miktarı ve bağışıklık sistemine göre değiştiğini belirtti. Hastadaki virüs miktarının 24 saat içinde belirlenebildiğini kaydeden İlhan, işlemin uygulanması gereken hastaların belirlenmesinde bir gecikmenin söz konusu olmayacağını bildirdi.

"Bakanlık olarak destekliyoruz"

Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Zoonotik Hastalıklar Daire Başkanı uzman Dr. Tamer Sami Pelitli de, çift filtrasyon yönteminin umut verici bir işlem olarak görüldüğünü belirterek, “Bu bir destek tedavisidir. Şu ana kadar bir vakada denendiği için kesin etkinliğinin ne kadar olduğunu bilemiyoruz. Umarız faydalı olur. Sağlık Bakanlığı olarak bunu destekliyoruz” dedi.

Pelitli, bir soru üzerine, söz konusu yöntemin ağır seyreden ve kriterleri belirlenen belirli bir hasta grubunda uygulanabileceğini belirtti. Bu kriterler belirlendikten sonra ilgili merkezlere bildirileceğini ifade eden Pelitli, “Bunlar zaten Sağlık Bakanlığına bağlı merkezler. Vaka yönetim algoritması onlara bildirildiğinde hangi hastalara uygulanabileceğini bilecekler, özel bir başvuruya gerek kalmayacak” dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!