Oluşturulma Tarihi: Nisan 13, 2008 00:00
Şair küçük İskender’in bir önceki kitabının adı Lucifer’in Bisikleti’ydi. Lucifer biliyorsunuz şeytanın cennet bahçelerinden kovulmadan önceki adıdır. Latincede ışık getiren anlamına da gelir ve kibrin sembolü olan iblistir.
Lucifer’in Bisikleti çıktığı ilk gün dağıtımcılardan gelen talepler ve kitabevlerinin istekleri karşılanmış, kitaplar gönderilmiş.
O ilk günün sonunda kaç tane kitap dağıtıldı diye rakamlar alt alta yazılıp toplanınca çıkan sayı kaçmış biliyor musunuz?
Sıkı durun!
666. Yani şeytanın sayısı.
İskender’in yeni kitabı Medusa’nın Makası’nda okudum. Kendisi yazmış. Yazının adı Kader Kurşunu.
"Lucifer’in Bisikleti’nin dağıtıma çıktığı gün, depodan çekilen, kitabevi sahiplerince istenen miktarın toplamı, 666 adet. Ne bir eksik, ne bir fazla. Rastlantılar, dinin merkezi boşaltım sistemini oluşturur. Ya da şeytanın canı sıkkın; oyun oynamak için bizi çağırıyor."
Gerçekten garip bir rastlantı ya da şeytanın işi.
Acaba bu bir şair imajinasyonu olabilir mi diye şüphe etmedim değil. Hemen Sel Yayıncılık’ı aradım. Gerçekten de küçük İskender’in yazdığı doğruymuş. Onlar da çok şaşırmışlar bu duruma.
Şeytan bu ne yapacağı belli olmaz. Aman dikkat İskender, gelme şeytanın oyununa.
Osmanlı pornoları yayınlanıyor
Sel Yayıncılık’ı bilgi doğrulatmak için aradığımda ilginç bir şey daha öğrendim yayınevinin sahibi İrfan Sancı’dan.
Ahmet Mithat Efendi’nin Felsefe-i Zenan kitabını hem Osmanlı Türkçesi’yle hem de günümüz Türkçesi’yle yayımlamışlar. Bu seriye devam edeceklermiş ama en dikkat çekici yanı, erotik ya da pornografik edebiyatımızın ilk eserleri kabul edilen Bir Zambağın Hikayesi ve Kaymak Tabağı’nı da aynı şekilde yayınlayacaklarmış.
Servet-i Fünun Edebiyatı’nın baş yapıtlarından, ilk psikolojik romanımızın müellifi Mehmet Rauf’un yazdığı bilinir bu iki romanı.
Ekşi Sözlük’te Rahim Tarım’ın hazırladığı Mehmet Rauf kitabından alınmış biyografi bölümünde bu durumdan söz ediliyor. Ben de oradan aldım, bakın nasıl tepki görmüş bu yazdığı kitaplar yüzünden: "Pençe (1909) adlı oyununda aile içi cinselliği anlattığı için tepki toplayan Mehmet Rauf daha sonra para kazanmak amacıyla yazdığı Bir Zambak’ın Hikayesi (1910) Türkçede pornografiye büyük bir katkıda bulunmuş ama bu nedenle edebiyat çevrelerinde esefle karşılanmış. Mehmet Rauf bu kitaptan dolayı askeri mahkemede yargılanmış ve altı ay hapse mahkum olmuş ve de Bahriye’deki işinden olmuş. Bu olaydan sonra bir daha da edebiyatta ciddiye alınmamış. Türkçe pornografinin doruk noktası sayılan Kaymak Tabağı’nı yazdığı söylense de daha sonra bu kitabı bir İranlı kitapçının yazdığı anlaşılmıştır."
Yayınevi de zaten Bir Zambağın Hikayesi’nin orijinal halini, yani Osmanlı Türkçesiyle yazılmış halini bulmuş ama Kaymak Tabağı’nınkini bulamamış. Sadece günümüz Türkçesiyle yazılmış hali varmış. O yüzden şimdi Kaymak Tabağı’nın orijinal halini arıyorlarmış. Sahaflara ve koleksiyonerlere duyurulur.
Ben de şimdiden merak ediyorum: Acaba kitaplar yayımlandıktan sonra ne kadar ilgi görecek?
Ladies & Gentlemen yoluna devam ediyormuş
Geçen hafta Ladies & Gentlemen Müzikal Topluluğu’nun para meselesi yüzünden dağılma noktasına geldiğini yazmıştım. Ama grup üyeleri yollarına devam ettiklerini, durumun gruptan ayrılanların çıkardığı bir dedikodudan ibaret olduğunu belirttiler. Konuyla ilgili açıklamaları şöyle: "Tüm üyelerin farklı meslekleri, geçim kaynakları mevcut olup grupla ilgili çalışmalarına da tüm enerji ve iyi niyetleriyle devam etmektedirler. Haldun Dormen’in genel sanat yönetmenliğini üstlendiği müzikal topluluğumuz yaklaşık 100 kişilik olup, provalarımız halen İTU Taşkışla’da devam etmektedir. Merkez ofisimiz, Beyoğlu Halep İşhanı’nda 2. kattadır. Mazikal şefimiz Çelik Kasapoğlu’nun para aldığı, konservatuvara ekibimizden öğrenci alımı yaptığı haberi doğru değildir. Ekibimizin maddi kazançları herkesin bilgisine açık bir şekilde şeffaf olarak fonumuzda değerlendirilmektedir."