Bach İstanbul’da

Güncelleme Tarihi:

Bach İstanbul’da
Oluşturulma Tarihi: Eylül 17, 2004 00:00

BACH GÜNLERİ’nin beşincisi 18 Eylül akşamı saat 20.30’da Jacques Loussier Trio’nun (Play Bach) Arkeoloji Müzesi’nde vereceği konserle başlıyor.Johann Sebastian Bach’ı (1685-1750) ve cazı sevenler hiç kuşkusuz Jacques Loussier Trio’yu mutlaka dinlemişlerdir.Benim için, klasik müzikle cazın özgün bir tınıda birleşmesi ayrı bir kulak lezzetidir. Loussier’nin piyanosunda bu doruğa çıkıyor.Ünlü caz piyanistinin Satie, Vivaldi, Ravel, Debussy, Haendel doğaçlamalarını yaptığı CD’lerini dinleyenlerin, onları Bach kadar başarılı bulup bulmadıklarını hep merak etmişimdir.Konserden sonra eve dönenler, bir anı olarak Modern Jazz Quartet’in Blues on Bach’ını bir kez daha CD çalarlarına koyacaklar mıdır?Eleştirmenler, Loussier’nin yaptığı Beethoven’ın 7. Senfoni’sini beğeniyorlar. CD’nin adı; Beethoven -Allegretto from Symphony No:7.Güher - Süher Pekinel kardeşlerle Jacques Loussier’nin birlikte yaptıkları Take Bach’ı da müziksever okurlarımın mutlaka dinlemelerini salık vereceğim.Dinleyicilerin yine ‘Günler’e katılacak olan iki Bach uzmanını ihmal etmeyeceklerinden kuşkum yok, Gustav Leonhardt ve Bob Van Asperen’i.Bu yılın ilgi çeken olaylarından biri de, elli kişiyle sınırlı bir ev konseri verilmesi, böylece daha samimi ve yakın bir ortamda müzik dinlenilecek.Her zaman yakındığımız bir durum:Buraya gelen sanatçıların CD’lerinin satılması, hatta konser mekánlarının kapısında, holünde bu CD’lerin sergilenmesini öneriyorum.Gerçek ise başka türlü, müzik mağazası sahibi bir dostumla konuştum, Gustav Leonhardt’ın CD’leri şu anda bulunmuyormuş.* * *BACH GÜNLERİ’nin yapılmasından mutluluk duyuyorum. Çünkü artık daha önce de yazdığım gibi, İstanbul’da yazlık konser mekánları, klasik müzik dışındaki türler tarafından işgal edildi.Açıkhava Tiyatrosu, Rumelihisarı.Belediyenin buralarda klasik müzik konserleri düzenlemesinin de görevi olduğunu iddia ediyorum.Yedikule Zindanları da artık o tür müziğin yeri olmuş.Oysa orada çok iyi bir İdil Biret resitali dinlemiştim. Çaykovski’nin ünlü 1812 Uvertürü icrasında gerçek top kullanılmıştı.O konserlerin de çok ilgi çektiğini görenlerdenim.İKSV’nin (İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı) müzik festivalinden sonra, İstanbul bu müzik türü açısından çöle dönüyor.Ne yazık ki sponsorlar, başka tür müzikleri desteklemekte, beslemekte ısrarlı.* * *BEN klasik müzik Anadolu’ya yayılsın diyordum. Aspendos’ta, Bodrum’da, Gümüşlük’te, Side’de festivaller yapılıyor.Bu kez İstanbul için çağrıda bulunacağım.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!