Güncelleme Tarihi:
1. Aktif olun
Babalar insiyatif almaya başlamazlarsa, hiçbir zaman çocuklarının hak ettikleri yetiştirme sorumluluklarını ele geçiremezler. Eşinizin ağlayan veya altını ıslatmış bebeğinizi kollarınızdan almasına izin vermek yerine, “Sanırım bu işin üstesinden gelebilirim” veya “Endişelenmene gerek yok. Birbirimize alışıyoruz işte” gibi gerçekten istekli olduğunuzu anlayabileceği sözler söyleyin. Ayrıca eşinizin yardımını istemekte de bir sakınca yoktur. Birbirinizden yararlanabileceğiniz farklı bakış açılarınız olabilir.
2. Daha fazla pratik yapın
Eşinizin bu kadar şeyi sihir yaparak öğrendiğini düşünmeyin. O da bebek yetiştirmeyle ilgili her şeyi, hayatta öğrendiği diğer şeyler gibi tekrar tekrar yaparak öğrendi. Çocuğunuza daha fazla vakit ayırarak siz de bu konuda tecrübeli hale gelebilirsiniz. Baba olmaya hazır değilseniz, yardım istemekten çekinmeyin. Çocuk yetiştirme konusunda babalara kurs veren programlara katılabilirsiniz. Bu kurslara çocuk doğduktan sonra katılma gibi bir zorunluluk yoktur.
3. Çocuklarınızla birlikteyken farklı şekilde gurur duyun
Erkekler ve kadınlar çocuklarından farklı etkilenirler. Erkekler fiziksel olarak etkilenirken, kadınlar duygusal ve sosyal anlamda stres yaşarlar. Kimsenin size, kadınların çocuklara yaklaşımının sizin çocuğunuza olan yaklaşımınızdan daha önemli olduğunu söylemesine izin vermeyin. Babaların çocuk yetiştirmedeki rolü, çocuklara korku ve heyecan gibi duygularını kontrol altında tutmayı öğrettiğinden çok önemlidir. Fiziksel olarak aktif olan babaların çocukları, diğer çocuklara göre daha başarılı ve popüler olurlar.
4. Çocuğunuza duygusal açıdan da destek olun
Baba- çocuk ilişkisinde fiziksel etkileşim önemli olduğu gibi, duygusal açıdan çocuğunuza destek olmanızda bir diğer önemli noktadır. Erkekler duygularını bastırmazlarsa, çocuklarıyla aralarında empati kurabilirler. Çocuklarının hislerini daha iyi anladıktan sonra onlara yardım etmek daha kolay olacaktır.
5. Eş olun, yardımcı değil
Geçmiş senelerdeki “yardımcı baba” kavramı ne kadar popüler olsa da, artık insanlar bu anlayışı kabul etmiyor. Erkekler, çocuklarının yetiştirilmesine dahil olmak istiyorlarsa, ev ve çocuğun sorumluluklarına tamamen paylaşımcı bir yaklaşım sergilemelidirler.
6. Hafta sonlarınız haricinde de çocuğunuza vakit ayırın
Daha etkin bir baba olmak için, çocuğunuzu etkileyen günlük kararların alınmasında da fikir belirtin. Her şeyi eşinize bırakmanız demek, çocuğunuzun hayatına anlam veren küçük ayrıntıları kaçırmak demektir. Çocuklarının günlük rutinlerinde bulunamayan babalar, hassas ve etkin bir baba olmanın koşulu olan nüansları hiçbir zaman öğrenemezler.
7. Eşinize saygı gösterin
Etkin bir baba olmak demek; eşinizin, ailenizin bir arada kalmasını sağlayan uğraşlarının farkına varmak ve sizin yetişemediğiniz durumlarda aldığı kararlara saygı duymaktır. Aile aktivitelerinizi planlayabileceğiniz bir sistem oluşturmaya çalışın. Çocuğunuzun bu plan dahilinde büyümesini sağlayın.
8. İletişim ihtiyaçlarının farkında olun
Eşiniz çocuk yetiştirme rolünü sizinle birlikte yapmakta isteksiz davranıyorsa, bunu kişisel almamaya çalışın. Ona bu işi gerçekten yapmak ve paylaşmak istediğinizi anlaması için biraz zaman verin.
9. Yasal haklarınızı öğrenin
Anayasa’da yapılan değişiklikler ve alınan yeni kararlar, babalara ev ve iş hayatlarını dengelemeleri için daha fazla hak tanıyor. Daha ilgili bir baba olduğunuzu kanıtlamak için bunu bir avantaj olarak kullanabilirsiniz.
10. Ayrılık veya boşanma durumunda çocuklarınızdan kopmayın
Boşanan erkeklerin yüzde 15’inden az bir kısmı, çocuklarının bakımına yardımcı oluyor. Babalarının ilgilenmediği çocukların çoğunun hayatı düş kırıklıkları ve çalkantılarla geçiyor. Boşandıktan sonra da aktif bir baba olmanın yolları mevcut. Bu konuda yapmanız gereken en önemli şey çocuğunuzla iletişimi kesmemek. Onu sıklıkla aramaya ve görüşmeye devam etmelisiniz. Çocuğunuzla geçirdiğiniz zamanları daha anlamlı kılmaya çalışmalısınız. Boşanma tartışmalarında çocuğunuzu piyon olarak kullanmaktan sakınmalısınız. Eşler, boşandıktan sonra da çocuklarının daha mutlu ve sağlıklı bir hayata sahip olmalarını sağlamak için yardımlaşmalı ve birbirlerine destek olmalıdırlar.