Babalar Günü’nü kutlamayacağız

RÜZGAR BEBEK BÜYÜDÜ (FOTO-GALERİ)

Rüzgar yaklaşık 2,5 yaşında. Çok düzgün konuşuyor. Birden mi konuşmaya başladı? �
 �
- Sema şimşek: Evet, birden... Gerçi 1-1,5 yaşlarında tek tük kelimeleri söylüyordu ama erken konuştu. Erkek çocukları kızlara göre daha geç konuşur derler, bizimki maşallah bıdır bıdır başladı konuşmaya...

- Burak Hakkı: Biz sürekli onunla konuşuyor, sohbet ediyoruz. O da bayılıyor buna. şimdi bir de tam soru sorma dönemi. “Neden”ler, “ne”ler başladı.

İkinci çocuğu düşünmeye başladınız mı? �

- Sema şimşek: şimdilik düşünmüyoruz. Çocuk mesuliyeti gerçekten ağırr. Tam olarak ona yetebilmek gerek...

İkinizin de iş saatleri düzenli değil. Peki Rüzgar ile evde nasıl vakit geçirebiliyorsunuz?  �

- Burak Hakkı: Ben bu ara çok vakit geçirebiliyorum, ama gündemde yeni projeler var. Onlar olunca tabii bu kadar çok birlikte olamayacağız. Bu durumda önemli olan birlikte olduğunuz süreyi iyi değerlendirmeniz.

- Sema şimşek: Çok doğru. Ben, başladığından beri “Kurtlar Vadisi Pusu” dizisindeyim. Emzirirken Rüzgar da sete geliyordu benimle, hiç de zorluk çekmedim. Orası işim gibi değil, aile gibiyiz çünkü. şimdilerde o kadar sık sete götürmüyorum, yine içim rahat, çünkü babasıyla... Bakıcımız da çok iyi.

Burak Bey sizin ikinci Babalar Günü’nüz. Plan yaptınız mı?

- Burak Hakkı: Yok, biz bu tür özel günleri pek kutlamıyoruz. Babalar Günü’nde özel bir şey yapmayı düşünmüyorum. Oğlum beni bir kere öpsün yeter.

Rüzgar kime daha düşkün?

- Sema şimşek: İkimize de düşkün. Oyun oynarken “babacı”, uykusu geldiğinde de “anneci”...

Uslu bir çocuk ama...

- Sema şimşek: Evet. Çok hareketli ama şımarık değil. Bu aralar tabii en çok soruları gündemde... Her şeyi soruyor.

- Burak Hakkı: Sorularını mümkün olduğu kadar geçiştirmemeye çalışıyoruz. Mutlaka yanıtlıyoruz, bu da biraz sabır istiyor. Tekrar tekrar sorduğu sorulara sabırla cevap vermek, kendine güveninin gelişmesi açısından önemli. Geçen gün bir arkadaşım anlattı, çocuğu “Baba ben kimim?” diye sormuş! ışin felsefesi bu kadar derin aslında. Soruları geçiştirmemek gerek.