“Aziz Abi burada yatıyor” diyemediler

Güncelleme Tarihi:

“Aziz Abi burada yatıyor” diyemediler
Oluşturulma Tarihi: Aralık 15, 2013 00:00

Müjdat Gezen anılarını, siyasi fikirlerini Emrah Akkurt’a anlattı ve ‘Neden Dersen’ raflardaki yerini aldı. Müjdat Gezen’in Aziz Nesin’in mezarını bilen 7 kişiden biri olduğunu biliyor muydunuz?

Haberin Devamı

Çocuktum. Onu ilk Artiz Mektebi’nde izlemiştim. Şan Tiyatrosu’nda, yıl 1987’ydi. 1982 yılında birlikte ‘Güldürü Üretim Merkezi’ni kurduğu yol arkadaşı Kandemir Konduk’un sahneye koyduğu bir oyundu. ‘Hamlet Efendi’den ‘Hababam Sınıfı’na, ‘Yedi Kocalı Hürmüz’den ‘Mustafam Kemalim’e birçok oyun, birçok sinema filmiyle hep hayatımızda oldu Müjdat Gezen. Tiyatroya ‘hoca’ olarak da çok emek verdi. Müjdat Gezen Sanat Merkezi’ni kurduğunda sene 1991’di. Onlarca kitap yazdı, Hürriyet gazetesi başta olmak üzere pek çok gazetede mizah sayfaları hazırladı.

Şimdi siyasi görüşlerini, anılarını Emrah Akkurt’a anlattığı bir nehir söyleşi kitabıyla kendisini daha yakından gösteriyor bize Müjdat Gezen. Atatürk sevgisini anlatıyor kitapta “Bu kadar sevilmeye layık bir adam dünya yüzünde yok ki benim için” sözleriyle… ‘Ne mutlu Türküm diyene’ sözü üzerinden yürüyen tartışmalara da değiniyor: “Milliyetçi gözlükle bakmam olaylara. Burada gayri tabii bir şey olduğu görünüyor sadece. Efendim ‘Ne mutlu Türküm diyene’ ne demekmiş. Faşist bir cümleymiş. Yahu Alman milli marşı ‘Deutchland Deutchland über alles’ diyor. ‘Her şeyin üzerinde Almanya’ diyor. Farkında değil yaptıklarının söylediklerinin.”
Kitabın yarısı bugünün siyasetine ilişkin. Ama bir diğer yarısı daha var ki, o bize Müjdat Gezen’in geçmişi üzerinden ‘Aziz Nesin’i, ‘Münir Özkul’u, ‘Savaş Dinçel’i anlatıyor. Türk tiyatrosunun kıymetine, eski dostlukların muhteşemliğine vurgu yapıyor.

Haberin Devamı

“Aziz Abi burada yatıyor” diyemediler

SÖYLE YAZMASIN! BU ADAM BENİM BABAM

Müjdat Gezen ve Aziz Nesin 70’li yılların başında tanışıyorlar. Müjdat Gezen, Türkiye Yazarlar Sendikası’nın Yönetim Kurulu’na seçiliyor. Aziz Nesin de başkan, Gezen sekreterliğini yapıyor sendikanın. Müjdat Gezen’in sahneden iyi para kazandığı dönemler… Yabancı yazarlar geliyor. Ama sendikanın onları ağırlayacak parası yok. Misafirleri lokantaya, gazinoya götürme işi Müjdat Gezen’e ait. Kitaplarının gelirini de Aziz Nesin Vakfı’na veriyor. 80’li yıllarda birlikte Aydınlar Dilekçesi’ne imza atıyorlar ve yine birlikte yargılanıyorlar elbet.

Haberin Devamı

Bu arada Müjdat Gezen, Güneş gazetesinde mizah sayfasını yapıyor Kandemir Konduk ile birlikte. Gezen, ortağına, “Aziz abiyi alalım, yazı dizisi yaptıralım” diyor. Bir süre sonra Hürriyet’e geçiyorlar.

İşte buradan sonrası da geçmiş zamanda basının halini ve alınacak dersleri işaret ediyor. Gezen ilk kez kitapta anlatıyor:
“Bir süre sonra Aziz abinin tefrikası başladı. Gel gelelim Demokrat Parti’nin İçişleri Bakanı Namık Gedik aleyhine yapı çiziyor Aziz Abi. Oğlu Arda Gedik de Hürriyet’in başında. Arda Bey bir gün bana dedi ki, “Müjdatçım, yazdıkları hazmedilir gibi değil. Bu adam benim babam.’ ‘Ne yapayım’ dedim, ‘Söyle yazmasın’ dedi. ‘Arda Bey, böyle bir şeye ihtimal verebiliyor musun? Ben Aziz Nesin’e aman sakın öyle yazma diyebilir miyim? Sen söyle bence’ dedim. ‘Ben söyleyemem’ dedi. Öyle böyle derken, Arda Gedik bir süre sonra gazeteden ayrılmak zorunda kaldı. Aziz abi devam etti yazılarına. Aziz Nesin ilkeleri olan bir adamdı.”

Haberin Devamı

BU ÇUKURA GÖMÜN!

Aziz Nesin’in mezarının yerini sadece yedi kişi biliyor. Bunlardan biri Müjdat Gezen:
“Ölmeden evvel, ‘ya ben kabirdi, mezardı pek haz etmem öyle şeylerden, beni gömdüğünüz yerde üstümde çocuklar oynasın’ demişti. Sonra vefat etti. Vakfın bahçesine gömülme kararı alındı. Oğlu Ali de gelmişti Amerika’dan. Ali ile telefonda konuştuk. ‘Ali acaba ayrı ayrı mezarlar hazırlasak da…’ dememe kalmadı, Ali ‘Ben onu düşündüm Müjdat abi’ dedi. Grayder getirtmiş oraya. Altı veya yedi çukur açtı makineler. Yukarıda da helikopter dolaşıyor basından. Aziz Abi’nin naaşı da ambulansta bekliyor. Ali ile Ahmet ön kapıya çıktılar. Gazeteci ordusu… Ben cenazeyi indiren çocuklara tembih ettim. ‘Bu çukura gömün’ dedim. Grayder çukuru kapatırken helikopter geldi. Graydere işaret ettim, hemen diğer çukurları kapattırdım. Helikopter nerede olduğunu keşfedemeden, hemen bütün çukurlara birden toprak atmaya başladı. Nerede olduğu bilinmesin istiyordu kendisi. Helikopter havadan resim çekip tespit etmeye çalıştı ama başardıklarını zannetmiyorum. Aziz Nesin burada yatıyor diyemediler.”
Günlerden bir gün Adalet Ağaoğlu Müjdat Gezen’e, “Ölmeden ben de görmek istiyorum yerini” diyor. Sanatçı, Ağaoğlu’nu götürüp, mezarın yerini gösteriyor. Sonra Aziz Nesin’in kızı “Kardeşlerim biliyor, ben bilmiyorum yerini” diyor, ona da gösteriyor. Nihayetinde Müjdat Gezen, eşi, Aziz Nesin’in üç çocuğu ve Adalet Ağaoğlu’ndan başka kimse bilmiyor mezarın yerini… Tabii o naaşı gömen iki çocuğu da unutmamak gerek.
Kitapta Turgut Özakman’dan, Hababam Sınıfı’nın yaratıcısı Rıfat Ilgaz’a, Altan Erbulak’a… Türk tiyatrosunun bugününden devlet sanatçılığı unvanına pek çok şey bulacaksınız. Aslında geçmişi bakarak bugünü okuyacaksınız.
Ka Kitap etiketiyle raflara çıkan Emrah Akkurt’un Müjdat Gezen söyleşisi ‘Neden Dersen’de Münir Özkul’un sahneye cep kanyağıyla çıktığı ve Savaş Dinçel ile kendisini sahnedeyken nasıl işten kovduğunu gülümseyerek karşılayacaksınız.


.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!