Ayla ASUTAY
Oluşturulma Tarihi: Kasım 02, 2006 00:00
Kilo almamızın ve bir türlü aldığımız kiloları veremememizin nedenleri arasında uyku, ilaçlar, evlenmek, hatta klima cihazlarının etkisi olduğunu biliyor musunuz? Seninle dergisi, kasım sayısında fazla kiloların nedenlerine dair yeni bulguları sayfalarına taşıdı.
Şimdiye kadar fazla kilolara dair yapılan hesaplar çok basitti: Çok fazla gıda tüketimi, az sayıda sportif aktivite ve sonuç; aşırı kilo! Ama nedendir bilinmez, bunu biliyor olmamız zayıflamamıza hiç mi hiç yaramadı. Yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkanlar ise şaşırtıcı: Bilim adamları yeni kilo aldırıcıları keşfettiler. İşte araştırmaların sonuçları ve dikkat etmeniz gerekenler...
UYKU YETERSİZLİĞİ: Yapılan araştırmalar 9 saatten az uyuyan okul çocuklarının, 10-12 saat ve üstünde uyuyan çocuklara göre kilo almaya meyilli olduklarını gösteriyor. Bilim adamları uyku eksikliğinde leptin hormonunun seviyesinin düştüğünü düşünüyor. Leptin hormonu kan dolaşımının hızlanmasını ve açlık hissinin giderilmesini sağlar. Eşit zamanlı olarak vücut daha çok açlık hormonu tüketmeye başlar; yani "leptin" iştahı açan hormonumuz.
GENETİK KALINTILAR: Uzmanlar, 30 ila 100 genin anne-babadan gelen ve aşırı kiloyla bağlantılı genler olduğunu düşünüyorlar. Ayrıca, iştah açan genlerin vücudu elma veya armut şekline getirdiğine dikkat çeken uzmanlar, aynı zamanda yağ-kan dolaşımının da genlere bağlı olduğunu vurguluyorlar. Miras olarak "yuvarlak" genler alanların yeme içmelerine daha çok dikkat etmesi gerekiyor.
KLİMA CİHAZLARI: Üşüdüğümüzde veya terlediğimizde vücudumuzun bu ısıyı dengelemesi gerekir. Bu da ek olarak enerji harcamamıza destek olur. Ama kendi yaşam koşullarımıza bakarsak, gerçekten de bütün gün ısısı yapay olarak ayarlanan ortamlarda oturuyoruz. Genellikle dışarıda hava nasıl olursa olsun, 26 derecede olmayı tercih ediyoruz. Ama maalesef bu derecede hiçbir şey yakmıyoruz. Bu nedenle, vücudunuza her zaman istediği rahatlığı hissettirmeyin.
İLAÇLAR: Uzmanlar bazı ilaçların kilo sorununa yol açtığını biliyor ve bu nedenle doktorların ilaç yazarken de hastalarının vücut dengesini bozmayacak ilaçlar yazmaları gerektiğini vurguluyorlar. Örneğin, antidepresanlar vücut ağırlığını 3 ila 4 kilo değiştirebiliyor. Ayrıca yüksek tansiyon ilaçları da iki kiloya kadar kilo alınmasına yol açabiliyor.
EVLİLİK: Uzmanlar evlilikten sonra eşlerin yeme alışkanlıklarının hiç farkında olunmadan birbirine benzediğine dikkat çekiyor. Üstelik, geç yemekler, hazır gıdalara yönelinmesi, davetlerin artması gibi sebepler, şişmanlığa ekstra davetiye çıkarıyor. Sonuç, kısa sürede alınan ve hiç istenmeyen kilolar! Peki, ne yapmalı? Ya bekar kalmak gerekir ya da evlilikten önce sahip olunan yeme alışkanlıklarına devam etmek!
SİGARANIN BIRAKILMASI:
Yapılan araştırmalar, sigara bırakmanın bilinenden çok daha fazla kilo alınmasına yol açtığını gösteriyor. Eskiden 2 ila 6 kilo alınabileceğini gösteren araştırmalar, artık sigarayı bırakmanın sonucunda 7-8 kiloya kadar alınabildiğini gözler önüne seriyor. Uzmanlar nikotinin iştahı kestiğini ve kan dolaşımını hızlandırdığını söylüyor. Tabii buna rağmen sigarayı bırakmak her açıdan daha avantajlı. Çünkü hiçbir şey sigara kadar sağlınıza zarar vermez.
YAŞ: Yapılan araştırmalar, 20 yaşından itibaren her yıl düzenli olarak 300 gram kilo alındığını gösteriyor. Uzmanlar, yaşlanmayla orantılı olarak kasların da azaldığını söylüyorlar. Ama kaslar vücut yapımız için çok önemlidir, çünkü bunlar tek başlarına bile
kalori harcamamıza yardımcı oluyorlar.
25-30 yaşları arasında kas azalmaya başlıyor, 40 yaşından sonra da bu kayıp giderek belirginleşiyor. Ayrıca menopoz dönemlerinde eksikliği hissedilen östrojen birkaç kilo daha alınmasına yol açıyor.
STRES: Aslında bütün gün ortalıkta koşturuluyorsa, o zaman mantık olarak kilo vermek gerekir diye düşünüyoruz. Ama maalesef dört yıl süren araştırmaların sonucunda bunun tam tersi olduğu ortaya çıktı: Özellikle kadınlar stresli dönemlerde daha fazla kilo almaya başlıyorlar ve kilo alma oranları stres faktörleri arttıkça doğru orantılı olarak artış gösteriyor.
Nedeni: Stres durumlarında kortizol hormonu salgılanıyor, bu da yağ hücrelerini tahrik ederek, giderek daha çok yağ depolanması ihtiyacını doğuruyor.
Neden kilolu insanların sayısı giderek artıyorUzmanlar, vücut ağırlığının artmasında özellikle toplumsal olguların ve sosyal yaşam tarzlarının da önem kazandığını vurguluyorlar.
*
Eşlerin seçimi: Birbirine benzeyen insanlar birbirini çeker, bunu biliyoruz. Aynı şey kilolu insanlar için de geçerlidir. Tabii aynı vücut yapılarına sahip olan eşlerin çocukları da çok zayıf olmaz.
*
Doğurganlık: Zayıf kadınların her zaman daha çok çocuk yaptığı gözlemlenmiş. Bu da aslında vücut yapısıyla orantılı. Ama kadınların özellikle hamilelikten sonra kilo aldıklarını söyleyemeyiz. Aslında zaten annelikten önce daha yapılı vücutları olan kadınlar, hamilelikten sonra daha çok kilo alırlar.
*
Geç hamile kalanlar: Yapılan araştırmalar, geç anne olan kadınların çocuklarının daha kilolu olduğunu gösteriyor. Bunun dışında, doğumda az kilolu doğan bebekler ileriki yaşlarında aşırı kilolu olma riski taşıyorlar.