Aynı şeyi benden önceki sevgilisine de yapmış

Güncelleme Tarihi:

Aynı şeyi benden önceki sevgilisine de yapmış
Oluşturulma Tarihi: Kasım 06, 2000 00:00

Haberin Devamı

Ayrıldığı sevgilisinin internet yoluyla aldığı intikam karşısında, Çiğdem'in hukuken eli kolu bağlı Yeditepe Üniversitesi'nde okutmanlık yaparken Önder'le tanışan ve kısa süreli bir ilişki yaşayan Çiğdem'in başına gelenler dünkü Hürriyet'te haber olarak yayınlandı. Çiğdem'in iki ay sonra ilişkiyi bitirmesi üzerine, Önder intikam almak için

inanılmaz bir yola başvurarak, www.geocities/playgirlcigdem adlı bir site açmıştı.

‘‘Çiğdem nasıl orgazm olur?’’ başlığı altında pek çok mahrem şeyi Çiğdem'e atfederek anlattığı bu sitede, bir de Çiğdem'in fotoğraflarını, kim olduğu bilinmeyen kadınların pornografik fotoğraflarıyla yanyana yayınlamıştı. Haberi ilk olarak nakhita adlı kadın sitesi duyurdu. Çiğdem şimdi hukuki yollara başvurmak istiyor ama bir sonuç almaları da zor. Çünkü İnternet suçlarına ilişkin bir İnternet hukuku tam anlamıyla oluşmuş değil.

Bir süre sonra çeşitli acayipliklerini fark ettim. Her şey, bıçakla bizim eve gelmesiyle başladı...

www.geocities/playgircigdem sitesindeki Çiğdem siz misiniz?

- Tabii ki benim! Boy boy fotoğraflarım var, daha ne olsun? İntikam amacıyla kişiliğim hedef alınarak yapılan bir iğrençlik. Ayrıldığım erkek arkadaşımın marifeti. Ne diyeyim? Oturmuş, hakkımda yalan yanlış pronografik bir site oluşturmuş.

Bu siteden nasıl haberiniz oldu?

- Kendisi söyledi, adı Önder, ‘‘Böyle bir site yaptım. Bak bakalım hoşuna gidecek mi canım!’’ dedi. Sitenin ilk halinde çeşitli kadınların pornografik fotoğrafları vardı. Dergilerden oradan buradan toplamış, araya benim fotoğraflarımı da yerleştirmiş. Geocities'e haber verdim, site kaldırıldı. Ama Önder hızını alamadı, ‘‘Çiğdem nasıl orgazm olur?’’ başlığıyla üniversitede çekilmiş fotoğraflarımla tekrar bir site hazırladı. Kendisiyle tanımladığı türden bir ilişkim yoktu, ağza alınmayacak şeyler yazmış.

Fotoğraflarınızı siz herkese verir misiniz?

- Hayır, tabii ki herkese vermem.

İKİ AY SÜRDÜ

Peki sizin fotoğraflarınız Önder Bey'in eline nasıl geçti?

- Benim birçok arkadaşımda fotoğrafım var, sizin yok mu? Adam eski erkek arkadaşım. Üniversiteye fotoğraf makinası getirip fotoğraflarımı çekerdi. İnsan aklına getirebilir mi günlük hayatta çekilen fotoğrafların hangi amaçla nerede nasıl kullanılacağını?

Nasıl başladı ilişkiniz? Nasıl tanıştınız?

- İkimiz de Yeditepe Üniversite'sinde okutmandık. İngilizce öğretmenliği yapıyorduk. Kasım'da başladı ilişkimiz. İki ay filan sürdü.

BIÇAKLA EVE GELDİ

Nasıl bir adamdır?

- 64 doğumlu. Bursalı. Kuleli mezunu. Çok yalnız. Bütün zamanını İnternet başında geçiriyor. Ben artık bir ruh hastası olduğuna iyice kanaat getirmiş durumdayım. Ama çok normal görünüyor. Yani insan böyle bir manyaklık yapabileceğine ilk anda aklına getiremiyor! İki kere evlenmiş, ilk eşinden bir çocuğu var.

Ve bu adam size inanılmaz derecede aşık oldu...

- Evet. Tuhaf bir acıma hissettim başta. Aramızda bir yakınlaşma oldu. Çok fazla vakit geçirmeye başladık, sabahları geliyor beni alıyor, üniversiteye gidiyoruz. Fakat bir süre sonra çeşitli acayipliklerini farkettim. Her şey, bıçakla bizim eve gelmesiyle başladı...

O ne demek?

- Yemeğe çıkmıştık, eski erkek arkadaşım aradı. İnsanın eski sevgilisiyle kanlı bıçaklı mı olması gerekir? Ben öyle değilim. Moda'da olduğumu söyleyince, ‘‘Bir uğrayıp seni göreyim'' dedi. Yemek bitince Önder'den ayrıldım, eve geldik, evde de kız kardeşim var. Biraz sonra telefon çaldı, ‘‘O adama söyle hiçbir yere ayrılmasın. Oraya geliyorum. Bıçakla!’’ dedi. Gerçekten de geldi, gözü dönmüş bir şekilde, Allah'tan eski sevgilim gitmişti, içeriye daldı, bütün odaları taradı. Ortada hiçbir şey yokken böyle bir olay yaşayınca, ilişkiyi bitirme kararı aldım. Adam normal değil! Olayı anneme, babama anlattım. Kalktılar geldiler. Fakat peşimi bırakmadı. İş çıkışıma geliyor, beni rezalet çıkarmakla tehdit ediyor. Sonunda işten de ayrıldım. Sokağın başına arabasını park ediyor, gitmiyor. Polisi aradım. Ama polisi gördüğü anda yok oluyor. Savcılığa dilekçe verdim. Ama açık adresini bilmiyordum, sadece cep telefonunu biliyordum, dediler ki, isim ve cep telefonu yetmez, biz bu adama ulaşamayız. Ama yaptıklarının arasında en iğrenci o siteydi!

YAPTIRIMI YOK

Neden bu düşmanlığı yapar bir insan?

- Ben nereden bileyim! Herkes herkesi terkediyor. Yani normal insan yapmaz böyle bir şeyi. Üstelik ilk defa yapmıyor, ayrıldığı sevgilisi için de bir site hazırlamış! Kız başı bağlı bir kızmış, kendisinde olan bikinili fotoğraflarını basmış.

Çok mu iyi anlıyor teknolojiden?

- Bir site hazırlamak çok da zor değil ki. Söylediğine göre eski kız arkadaşı için hazırladığı sitenin adresini kızın çalıştığı okulun duvarına yazmış, herkes görsün ve siteye girsin diye! Benimkini de Yeditepe'ye yazacakmış. Millete de gidip anlatmış zaten, ‘‘Sitenin adresi bu. Çiğdem'e çok güzel bir süpriz hazırladım. Siz de girin bakın!’’ Ulaşamadıklarına da cep telefonuyla mesaj geçiyor.

İlk duyduğunuzda ne hissettiniz?

- Üzüldüm tabii. Ne yapabileceğimi düşünmeye başladım. Fark ettim ki, yapabilecek bir şey yok! Hepimiz, birilerini karalayan, yerin dibine batıran bir site hazırlayabiliriz. İnternet hukuku henüz oluşmadığı için ne yazık ki bir yaptırımı yok!

Aile ne diyor?

NİŞANLISI K. (Mühendis)

İnternet'te bir site mi hazırladınız, yalan yanlış bir çok şey mi yazdınız, iğrenç fotoğraflar mı bastınız, kimin yaptığını bulmak zor. Ne yazık ki böyle bir özgürlüğünüz var! Allahtan ‘‘Ben yaptım’’ diye anlatmış ortalığa, yani tanıklar var.

ABLASI Z. (Siyasal Bilgiler mezunu)

Patronunuza mı sinirlendiniz, üniversitedeki profesörünüzden gıcık mı aldınız, yapın bir site rezil edin! Bence bunun bir şekilde engellenmesi gerekiyor.

KIZKARDEŞİ M. (Fen Lisesi mezunu)

Hiç tanımadığınız bir insana bile yapabilirsiniz bunu. İki tane fotoğrafını koy, abuk sabuk şeyler yaz. Senin yaratıcılığına kalmış! Akıl almayacak bir şey.

BABASI M. (İş adamı)

Savcılık müdahale etmeli. Ya da karakol etmeli. Ama bu sapığa kimse müdahale etmiyor! Gidiyor bir de İnternet'te site hazırlıyor. Bu nasıl bir şeydir? Ben siteyi görmedim, Allah'tan görmedim. Ben bazı konularda tutucu bir adamım. Bunun bir denetiminin olması gerekmiyor mu?

ANNESİ N. (Ev kadını)

Bir gün yine bu aşağıya gelmişti, gittim yanına, ‘‘Oğlum, senden 14 yaş küçük bu kız, seni de istemiyor, vazgeç artık’’ dedim. ‘‘Teyzeceğim çok seviyorum’’ dedi. ‘‘Kötü biri değilim’’ dedi. Sonra da gitti o siteyi hazırladı. Ne diyeyim kızım?

Sizin de başınıza gelebilirdi

Sevgiliniz sizden ayrılabilir, mahremiyetinizdeki fotoğrafları küt diye herkesin gözü önüne dayayabilir; sevişmelerinize dair en müstehcen detaylardan pekçok insanın haberi olabilirdi. Tabii mide gerekiyor bunun için. Ama yapabilirdi. Nasıl mı?

Cevabı 8 harf: İNTERNET.

Tanımadıklarınız, tanımayı bile reddedecekleriniz nasıl mı sizin en kuytularınıza girecek? Sadece tıklayarak! İntikam almak isteyen bir eski sevgilinin hakkınızda oluşturduğu siteye girerek, bakarak, okuyarak.

İnternet bütün nimetlerinin yanı sıra, modern bir intikam aracı haline dönüşüyor ve bu yeni teknolojinin sundukları başka bir şeye benzemiyor. Çünkü yaratıcısı, daha doğrusu ‘‘intikamcısı’’ belli değil.

Hadi bakalım deneyin, kime anlatacaksınız derdinizi...

İntikam için bir kitap yazmak çooooook masum kalıyor. Bir kitap kaç satıyor? Diyelim 3 bin, on baskı yaptı, etti 30 bin. Ama İnternet öyle mi? Düşünün, günde kaç bin kişi ziyaret ediyor. Kötülüğü bir çırpıda, bir tıkta, dünyaya yaymak mümkün oluyor. Üstelik bedava. Yani İnternet, chat vasıtasıyla sadece yeni tanışmalara, yeni aşklara, yeni hayatlara yol açmıyor. Biten ilişkilere, ayrılan yaşamlara da bir intikam aracı olarak kullanılıyor. Banu Alkan'ın İstanbul'da site yapacak arsası yoktu ama herkes İnternet'te intikam inşaatları yapabiliyor!

Allah hepimizi İnternet manyaklarından korusun.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!