Avrupalı Chevrolet’in ilk SUV’u ekimde Türkiye’de
Güncelleme Tarihi:
Erkan ÇELEBİ
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 05, 2006 00:00
Koreli Daewoo’yu satın aldıktan sonra Chevrolet markasıyla Avrupa pazarına giren General Motors’un, Avrupa için geliştirdiği ilk SUV modeli olan Captiva, Ekim ayında Türkiye’de satışa sunulacak. İlk SUV olmasının yanı sıra Avrupa’da satılacak ilk dizel Chevrolet özelliğine de sahip Captiva’nın Türkiye’de 40-50 bin Euro arasında bir fiyatla satılması hedefleniyor.
Chevrolet’in yeni SUV aracı Captiva’yı denemek için Polonya ve Slovakya’yı birbirinden ayıran High Tatra Dağları’na giderken ön yargılı olmadığımı söylersem, yalan olur. Bu düşüncem, 14 kişilik jetimizin Poprad Havaalanı’na inmesiyle birlikte daha da güçlendi. Pasaportlarımızın fotokopi çekimlerine kadar uzayan, ince elenip, sık dokunan gümrük işlemlerini beklerken, gözümün önünde 1995 yılında Slovakya’yı ilk kez ziyaret eden Polonyalı Papa John Paul II belirdi. Aynı işlemleri, 10 dakika sonra, Polonya’ya girmek için bir kez daha yaşayacağımızı düşününce, bir anda yanımdakilere "Papa da acaba bu havalimanını kullanırken, aynı gümrük görevlilerine mi denk gelmişti?" diye sordum.
70 YIL SONRA AVRUPA’DA
İşlemlerin ardından, General Motors (GM) Türkiye Genel Müdürü Peter Fahrni, Ekim ayından itibaren Türkiye’de satışa sunulacak olan Chevrolet Captiva’yla ilgili kısa bir sunum yaptı. Söze, Captiva’nın bir yıldönümü modeli olduğunu söyleyerek başlayan Fahrni, "Captiva ile 70 yıllık hiç kesintisiz bir geleneği kutluyoruz. 70 yıl önce SUV otomobili ilk üreten Chevrolet, 1936 yılında Suburban Carryall ile station wagon’un geniş yer boşluğunu limuzin konforuyla birleştirdi. Captiva da, bugün Avrupa için geliştirilen ilk Chevrolet SUV olma özelliğini taşıyor. Ayrıca, common rail direkt püskürtme sistemli ve partikül filtreli ekonomik bir dizel motora sahip olan ilk Chevrolet kompakt SUV özelliğini de içeriyor" dedi.
Türkiye’de Kia Sorento ve Hyundai Santa Fe’yle aynı fiyat aralığında (40 bin ile 50 bin Euro) satışa sunulacak olan Captiva’nın koltuk sayısı, 7’ye kadar çıkıp, 1565 litre bagaj hacimli tek koltuklu bir SUV’a kolayca dönüşebiliyor. 2 litre dizelden 3.2 litrelik benzinli V6’ya kadar bir birinden farklı üç motor seçeneği bulunan Captiva’nın bu kısa lansmanından sonra sıra, dünyanın farklı bölgelerinden biri olan High Tatra Dağları’ndaki, ilk 105 kilometrelik deneme sürüşüne geldi. Böylece, Papa John Paul II’nin Slovakya ve Polonya’daki izini sürme maceramız başladı.
ÇAKILLI ÖZEL YOL
Büyük bölümü Ulusal Park sınırları içinde yer alan Tatra Dağları’nda gerçekleştirilen bu 105 kilometrelik sürüş deneyimi, orman içindeki asfalt kaplanmamış çakıl taşlı yollar sayesinde, 2 saat 15 dakikayı buluyor. Bu da, ana yollar dışında ulaşım sağlanmayan Ulusal Park alanında Chevrolet’in bizim "tam bir Captiva deneyimi yaşamamız" için özel yollar açtırmasından kaynaklanıyor. Tatra Dağları’ndaki bu ilk günkü deneme sürüşümüzün sonunda, Slovakya’dan Polonya’ya geçtik. Geceyi, dünyanın farklı ülkelerinden gelen diğer gazetecilerle birlikte Polonya’nın kayak merkezlerinden Zakopane’de geçirdik. Peynir ve Sky Jump pistleriyle ünlü Zakopane’deki akşam yemeğine, bu kez 4x4 yerine tek beygir gücündeki faytonlarla şehir turu atarak, gittik. Hediyelik eşya satıcılarından, chapellere kadar her yerde Papa John Paul II’nin etkisi hissediliyordu.
Dizele Chevrolet’den LPG formülü geliyor
Ertesi günkü deneme sürüşüne bu kez, GM Türkiye Genel Müdürü Fahrni ile Dış İlişkiler Müdürü Sinan Ulusoy da katıldı. Bir yandan Tatra Dağları’na tırmanırken diğer yandan da ekonomide yaşanan dalgalanmanın otomotiv sektörüne etkilerini konuştuk. Pazar daralsa da GM’nin aldığı payı koruyacağını söyleyen Fahrni, dizele kayan Türk pazarıyla ilgili planlarını da dile getirdi. Dizel versiyonu bulunmayan Chevrolet’in bu açığı ilk etapta, Chevrolet Aveo Sedan’ın LPG’li modeliyle kapatacağını söyleyen Fahrni, 2007’den itibaren de yeni dizel modellerinin Türkiye pazarına gireceğine dikkat çekti. Sohbetimiz, Slovakya’da göl kıyısında verilen kahve molasına kadar sürdü. Ardından, 2004 fırtınasıyla yok olan çam ormanlarının ürkütücü manzarası eşliğinde Black Stork Golf Kulübü’nde, öğle yemeği yedik. Bu yemeğin üstüne de ön yargılarımızdan sıyrılmış olarak, geri dönüş için Poprad Havaalanı’nın yolunu tuttuk.
Üst donanım seviyesiyle satılacak
Chevrolet Captiva, Türkiye’ye 2.0 litre hacmindeki dizel motor ile gelecek. Bu motor 150 beygir güç ve 320 Nm tork üretiyor. 0’dan 100 km/s hıza 12.2 saniyede ulaşan aracın maksimum hızı ise saatte 180 kilometre. Dizel motorlu Captiva’nin ortalama yakıt tüketimi ise 100 kilometrede 8.7 litre. Gücünü 5 ileri otomatik şanzımanla ön tekerleklere aktaran araç, çekiş düştüğü taktirde ürettiği gücü arka tekerleklere de gönderiyor. Bu sayede Captiva hafif arazi şartlarında ilerleyebiliyor. Otomatik vites ve en üst donanım seviyesi ile birlikte Türkiye’de satılacak olan Captiva’da Elektronik Stabilite Programı (ESP) ve İniş Kontrol Sistemi (DCS) standart olarak sunulacak. Ayrıca ABS, 6 hava yastığı, elektrikli camlar, MP3/CD çalar, yükseklik ayarlı deri direksiyon simidi, 17 inç alüminyum jantlar ve sis farları standart olarak sunulacak.
70 YIL SONRA AVRUPA’DA
İşlemlerin ardından, General Motors (GM) Türkiye Genel Müdürü Peter Fahrni, Ekim ayından itibaren Türkiye’de satışa sunulacak olan Chevrolet Captiva’yla ilgili kısa bir sunum yaptı. Söze, Captiva’nın bir yıldönümü modeli olduğunu söyleyerek başlayan Fahrni, "Captiva ile 70 yıllık hiç kesintisiz bir geleneği kutluyoruz. 70 yıl önce SUV otomobili ilk üreten Chevrolet, 1936 yılında Suburban Carryall ile station wagon’un geniş yer boşluğunu limuzin konforuyla birleştirdi. Captiva da, bugün Avrupa için geliştirilen ilk Chevrolet SUV olma özelliğini taşıyor. Ayrıca, common rail direkt püskürtme sistemli ve partikül filtreli ekonomik bir dizel motora sahip olan ilk Chevrolet kompakt SUV özelliğini de içeriyor" dedi.
Türkiye’de Kia Sorento ve Hyundai Santa Fe’yle aynı fiyat aralığında (40 bin ile 50 bin Euro) satışa sunulacak olan Captiva’nın koltuk sayısı, 7’ye kadar çıkıp, 1565 litre bagaj hacimli tek koltuklu bir SUV’a kolayca dönüşebiliyor. 2 litre dizelden 3.2 litrelik benzinli V6’ya kadar bir birinden farklı üç motor seçeneği bulunan Captiva’nın bu kısa lansmanından sonra sıra, dünyanın farklı bölgelerinden biri olan High Tatra Dağları’ndaki, ilk 105 kilometrelik deneme sürüşüne geldi. Böylece, Papa John Paul II’nin Slovakya ve Polonya’daki izini sürme maceramız başladı.
ÇAKILLI ÖZEL YOL
Büyük bölümü Ulusal Park sınırları içinde yer alan Tatra Dağları’nda gerçekleştirilen bu 105 kilometrelik sürüş deneyimi, orman içindeki asfalt kaplanmamış çakıl taşlı yollar sayesinde, 2 saat 15 dakikayı buluyor. Bu da, ana yollar dışında ulaşım sağlanmayan Ulusal Park alanında Chevrolet’in bizim "tam bir Captiva deneyimi yaşamamız" için özel yollar açtırmasından kaynaklanıyor. Tatra Dağları’ndaki bu ilk günkü deneme sürüşümüzün sonunda, Slovakya’dan Polonya’ya geçtik. Geceyi, dünyanın farklı ülkelerinden gelen diğer gazetecilerle birlikte Polonya’nın kayak merkezlerinden Zakopane’de geçirdik. Peynir ve Sky Jump pistleriyle ünlü Zakopane’deki akşam yemeğine, bu kez 4x4 yerine tek beygir gücündeki faytonlarla şehir turu atarak, gittik. Hediyelik eşya satıcılarından, chapellere kadar her yerde Papa John Paul II’nin etkisi hissediliyordu.
Dizele Chevrolet’den LPG formülü geliyor
Ertesi günkü deneme sürüşüne bu kez, GM Türkiye Genel Müdürü Fahrni ile Dış İlişkiler Müdürü Sinan Ulusoy da katıldı. Bir yandan Tatra Dağları’na tırmanırken diğer yandan da ekonomide yaşanan dalgalanmanın otomotiv sektörüne etkilerini konuştuk. Pazar daralsa da GM’nin aldığı payı koruyacağını söyleyen Fahrni, dizele kayan Türk pazarıyla ilgili planlarını da dile getirdi. Dizel versiyonu bulunmayan Chevrolet’in bu açığı ilk etapta, Chevrolet Aveo Sedan’ın LPG’li modeliyle kapatacağını söyleyen Fahrni, 2007’den itibaren de yeni dizel modellerinin Türkiye pazarına gireceğine dikkat çekti. Sohbetimiz, Slovakya’da göl kıyısında verilen kahve molasına kadar sürdü. Ardından, 2004 fırtınasıyla yok olan çam ormanlarının ürkütücü manzarası eşliğinde Black Stork Golf Kulübü’nde, öğle yemeği yedik. Bu yemeğin üstüne de ön yargılarımızdan sıyrılmış olarak, geri dönüş için Poprad Havaalanı’nın yolunu tuttuk.
Üst donanım seviyesiyle satılacak
Chevrolet Captiva, Türkiye’ye 2.0 litre hacmindeki dizel motor ile gelecek. Bu motor 150 beygir güç ve 320 Nm tork üretiyor. 0’dan 100 km/s hıza 12.2 saniyede ulaşan aracın maksimum hızı ise saatte 180 kilometre. Dizel motorlu Captiva’nin ortalama yakıt tüketimi ise 100 kilometrede 8.7 litre. Gücünü 5 ileri otomatik şanzımanla ön tekerleklere aktaran araç, çekiş düştüğü taktirde ürettiği gücü arka tekerleklere de gönderiyor. Bu sayede Captiva hafif arazi şartlarında ilerleyebiliyor. Otomatik vites ve en üst donanım seviyesi ile birlikte Türkiye’de satılacak olan Captiva’da Elektronik Stabilite Programı (ESP) ve İniş Kontrol Sistemi (DCS) standart olarak sunulacak. Ayrıca ABS, 6 hava yastığı, elektrikli camlar, MP3/CD çalar, yükseklik ayarlı deri direksiyon simidi, 17 inç alüminyum jantlar ve sis farları standart olarak sunulacak.