Güncelleme Tarihi:
Ateş nedir?
Vücut ısısı, normal seviyenin üzerine çıktığında ateş olarak adlandırılıyor. İnsanlar için ortalama normal vücut ısısı 37°C olarak kabul ediliyor. İnsanlar iç vücut ısılarını çok iyi kontrol ediyor. Beyindeki hipotalamus, termostat gibi görev yaparakvücut ısısını dengeliyor. Hipotalamus, vücut ısısını yüksek dereceye ayarladığında ateş oluşuyor. Dr. Kandemir bunun nedenini şöyle anlatıyor: “ Yüksek dereceye ayarlanmaya, kanda bulunan pirojen ismi verilen küçük moleküller sebep olur. Pirojenler, bakteri, virüs veya toksinler gibi dış kaynaklardan gelebilir. Bazı durumlarda, vücut ısısının artmış olması enfeksiyon ile savaşmada yardımcı olurken, bu her zaman geçerli değildir.”
Anne ve babalar ateş konusunda çok endişeli davranıyorlar. Dr. Kandemir “eğer çocuğunuzun vücut ısısı; makattan 38° C üzerinde, kulaktan 37.8° C, koltukaltından 37.2° C üzerinde ise,ateşli kabul edilebilir. “ diyerek aileleri uyarıyor.
Ateşli çocuğun tedavisi
Tedavi konusunda aileler tarafında çok fazla doğru bilinen yanlış uygulama yapılıyor. Dr. Kandemir anne ve babaların dikkat etmesi gereken noktaları şöyle sıralıyor:
· 3 ay ve altındaki tüm bebeklerin mutlaka tıbbi değerlendirilmesi gereklidir.
· Susuzluğu engellemek için, vücut sıvısını eksik bırakmamak gerekir. Yüksek ateş, özellikle küçük çocuklarda hızlı su kaybına sebep olarak dehidratasyon yaratabilir. Su, çorba, meyve suları verilebilecek iyi seçeneklerdir. Kafein içeren kola ve çay gibi içecekler,idrar söktürücü etkisinden dolayı su kaybına sebep olacağından, içirilmesi engellenmelidir.
· Yemek istemeyen çocuklar beslenmek için zorlanmamalıdır. Çocuğunuz ne yemek istiyorsa kabul edilebilir miktarlarda izin verilmelidir.
· Okula giden çocuklar ateş 24 saat yükselmeyinceye dek evde istirahat etmelidir.
· Alın, şakaklar, koltukaltı, kasıklar ve bacak arkalarına ıslak ve ılık kompres uygulanması, ateşi düşürmede oldukça etkili bir yöntemdir. Soğuk su ve alkol, ateşte daha fazla yükselmeye sebep olabilecek titreme yaratacağından, kullanılmamalıdır. Uygulanan kompresler sık sık değiştirilmelidir.
· Aşırı kıyafet giydirme, ateşin daha fazla yükselmesine neden olabileceğinden, çocukları çok az giydirmeli, uyuturken giysiler daha da azaltılmalıdır. Terletme yöntemi ile ateş düşürülemeyeceği gibi, daha fazla zarar verebileceği unutulmamalıdır.
· 38,9° C den daha düşük vücut ısısına sahip ateşli çocukların çoğunda; eğer çocuğun genel durumu iyi ise, ilaç ihtiyacı olmayabilir. 38,9° C üzerinde ateşli ise, asetaminofen veya ibuprofen içeren ateş düşürücüler, çocuğunuzun yaşı ve kilosuna göre verilebilir. Çocuğunuzun yaş ve kilosuna göre önerilen dozu bilmiyor iseniz, doktorunuza danışmalısınız.
· Reye sendromu olarak bilinen ani karaciğer ve beyin hasarı ile seyreden hastalığa neden olduğu için, 12 yaş ve altındaki çocuklarda aspirin, ateş düşürücü olarak önerilmemektedir.
Ne zaman doktoru aramalı?
Doktorunuzu aramak için sizi harekete geçirecek ateş; çocuğunuzun yaşına, mevcut olan hastalığına ve ateşle beraber eşlik eden diğer bulguların varlığına göre değişiklik gösteriyor. Bu açıdan çocuğunuzun durumu hakkında yorum yapmakta zorluk çektiğinizde en iyi yöntemin, doktorunuza danışmak olduğunu unutmayın.Ancak bazı durumlarda hiç vakit kaybetmeden doktoru aramak gerekiyor. Dr. Kandemir acil durumları şöyle belirtiyor:
· 3 ay veya daha küçük bebeğinizin ateşi makattan 38° C ve üzerinde ise;
· 3-6 aylık bebekte 38,3° C ve üzeri olan ateşte,
· 6 aydan büyük bebekte 40° C ateş ölçülüyorsa
· Ateşle beraber çocuğunuzdasusturulamayan sürekli ağlama, ateş düşmesine rağmen huzursuzluğun devam etmesi, sürekli uyuklama hali, bilinç bulanıklığı ve sayıklama, ateşle beraber vücutta kızarıklık bulguları varsa,
· Bebekte susuzluk bulguları (ağlarken gözyaşı olmaması, bıngıldakta çöküklük, dudak ve ağız içi kuruluğu, idrar miktarında azalma gibi) mevcutsa
· Daha öncesinde veya ateşli iken havale geçirmiş ise,
· 72 saatten daha uzun süre ateşi devam ediyor ise,
· Ateşle beraber öksürük, kulak ağrısı, boğaz ağrısı, ense sertliği, sık idrara çıkma, idrar renginde değişiklik, karın ağrısı, kusma, ishal, eklemlerde kızarıklık, eklem hareketlerinde kısıtlılık ve şişme mevcut ise, doktorunuzu mutlaka aramalısınız.