Aslanlar gibiyim sesim erkek

Güncelleme Tarihi:

Aslanlar gibiyim sesim erkek
Oluşturulma Tarihi: Ocak 12, 2002 01:42

Ne varsa eskilerde var diyenler eski defterleri karıştırıp duruyor. Teoman, Ajda Pekkan, Özdemir Erdoğan ve Barış Manço'nun şarkılarını yorumlarken, Kıraç yeni albümü Zaman'da İskender Doğan'ın ‘‘Kan ve Gül’’üyle şeytanın bacağını kırdı. Albümdeki şarkıların geri kalanı da sesi de kendisi kadar iddialı olan Kıraç'a ait.

Maraş'ta öğretmen bir babanın çocuğu olarak doğan 28 yaşındaki Kıraç bağlama çalıp türkü söyleyerek büyümüş. Türkülere bu kadar düşkün oluşunu böyle açıklıyor. ‘‘Ben Haliç çocuğuyum. Sütlüce'de doğalgazı falan olmayan bir sokakta oturuyorum. 12 yıl Marmara Üniversitesi Müzik Öğretmenliği bölümünde okudum. İki dersten atıldım. Okuldaki eğitim sisteminden nefret ettim, ağzımda hep pislik varmış gibi bir hisle okudum orada’’ diyor. Hocaları sesini tenor olarak tanımlamışlar ama ona bile inanmıyor, ‘‘Benim sesim tiz bariton.’’

Allahtan iyi şarkı söylemek için eğitim gerektiğine inanmıyor Kıraç, diplomayı rüyasında görürdü herhalde. Ona göre şarkı söylemenin en iyi yolu yaşayarak söylemek, şarkı söylemenin güzel sesle gırtlak numaralarıyla filan alakası yok. İçten olmaya çalışırken ağdalı ağdalı şarkı söylemeyi marifet sananlara ve ne söylediği anlaşılmayanlara sinir olduğunu açık açık söylüyor: ‘‘Mesela Sezen Aksu bazen söylediği şarkıya değer vermiyor, ne söylediğini hiç anlamıyorum. Sen kraliçesin yaa, seni zaten kimse yok edemez ki. Bülent Ersoy'un gırtlak nağmeleri ne kadar kötü. Bence dünyanın en güzel, en doğru şarkı söyleyen insanı Zeki Müren'dir. Ama 1980'den önce kravatla şarkı söylediği zamanlar.’’

ZEKİ MÜREN’E HAYRAN

Kıraç başkaları hakkında verip veriştirirken, röportaja birlikte geldiği menajeri huzursuzca kıpırdanıyor. Muzır bir çocuk gibi ‘‘Ben kötü bir şey söylemiyorum ki, doğruları söylüyorum. Hem belki bunlara yazının girişinde ya da başlığında kullanmak için malzeme lazımdır’’ diyor. Şarkı söylerken de konuşurken de her telden çalan Kıraç'ı yakında Türk Sanat Müziği söylerken görürseniz, böyle bir projesi de var, bilin ki Zeki Müren hayranlığındandır.

Kıraç sülalesinin ilk sanatçısı olan Kıraç'ın gerçek adı Tufan ama o soyadını daha karizmatik buluyor. İlk kez ortaya çıktığında insanların kulağına Anadolu Rock esintileri üfleyen Kıraç, gitar çalmaya on beş yaşında başlamış. Yaptığı ilk bestenin adı da ‘‘Ah Bir Gitarım Olsaydı’’. Bestelerini şimdi de gitarla yapıyor.

Bir ara Elvis Presley gibi giyinip şarkı söyleyen Kıraç dünyanın androjen bir çağa girmesine çok üzülüyor. ‘‘Türkiye'de erkek sesiyle söyleyen kadın, kadın sesiyle söyleyen erkek şarkıcılar makbul. Halbuki ben çıkıp aslanlar gibi dimdik bir erkek sesiyle şarkı söylüyorum. Benim idollerim Tanju Okan, Cem Karaca, Alpay ve tabii ki Elvis Presley.’’ Kıraç kendi kuşağının şarkıcılarından bir tek Haluk Levent'i beğeniyor ama yine de ‘‘Ben hepsinden iyi şarkı söylüyorum çünkü en çok ben şarkı söyledim’’. Bu sebebten Kadıköy ve Beyoğlu'nun canlı müzik çalan mekanlarının müdavimleri Kıraç'ı yıllardır çok iyi tanıyor.

SENFONİK ROCK YAPACAK

Özgün bir tarzın iyi bir kolaj çalışmasıyla ortaya çıkacağını düşünen Kıraç her çiçekten bal alıyor ama gönlünde yatan aslan epeyce iddialı: senfonik rock. Gerçek bir sanatçının memleket meseleleriyle ilgilenmesi ve protest bir tarzı olması gerektiğinde çok ısrarlı. Bu konudaki favorisi de Zülfü Livaneli. Kendisine gelince, dünyada en olumlu en iyiye doğru gidişin yetmişli yıllarda olduğuna inanıyor. Bu saadet döneminin Türkiye'de ve dünyada olup biten her şeyde parmağı alan ‘‘Derin Amerika’’ tarafından özellikle kesintiye uğratıldığına da emin.

Pek kitap okumuyor, okudukları da daha çok ‘‘Derin Amerika’’ ve komplo teorileriyle ilgili. Birisi onun yerine kitaplar okuyup özetlerini çıkarsa çok mutlu olacak, daha çok gazete okuyor. Bir numaralı köşe yazarıysa Can Dündar. Kafasını son zamanlarda taktığı bir başka konu da tasavvuf, kendini dindar biri olarak tanımlıyor. Röportajı bitirirken cep telefonu çalıyor. Telefonun melodisi ‘‘Avare’’. Bu sayede en sevdiği filminde on kere seyrettiği Raj Kapor'un ‘‘Avere’’si olduğunu öğreniyoruz.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!