Artık başka hayatım var
Güncelleme Tarihi:
Deniz Akkaya’nın zehir zemberek suçlamalarını Efe Önbilgin yanıtsız bırakmadı, Onur Baştürk’e konuştu.
Deniz ve Efe: Bitmeyen fırtınada son durum!
Deniz Akkaya ile Efe Önbilgin arasındaki kavga büyük…
Ve dün yaptığım yorumla kavganın ortasına meteor gibi düştüm.
Ne diyordum o yorumda? Kısaca şunu söylüyordum:
Deniz Akkaya, Efe’ye “baba müsveddesi” diyor.
Kızını babasına gönderdiği gün evde başka kadınların olmasına kızıp köpürüyor.
Maalesef haksız, çünkü:
* Efe’nin yaşam tarzını önceden bilmiyor muydu Deniz?
* Ayrıca Deniz, Efe çocuğunu kabul etmese, soyadını vermese dahi doğurmaya kararlı olduğunu hamileliği döneminde üstüne basa basa belirtiyordu.
Yani Efe’nin “babalığına” güvenip dünyaya getirmedi çocuğunu.
O yüzden şimdi kızıp köpürmeye hakkı yok.
Her şeyi olduğu gibi kabul etmeli…
Dedim ve bu yoruma Deniz Akkaya büyük tepki gösterdi.
Efe Önbilgin’le ilgili yeni iddiaları sosyal medya üzerinden yazdı.
Şimdi gelelim son duruma!
BU MUTLULUK MAZİ OLDU FOTO-GALERİ
“BİRLİKTE TATİLE GİTTİK, EV TUTUYORDUK!”
Deniz diyor ki:
“Olaylar sandığın gibi değil!
Bundan bir sene önce Efe benimle yeniden beraber olmak istedi.
Nusr-et’te ortak bir dostumuza, ‘Beni Deniz’le barıştırın’ diyormuş zaten. Ayrıca bana da gelip ‘Hata ettim’ dedi.
Bunun üzerine birkaç kere yurtdışına seyahate gittik. İtalya’ya ve tekneyle Yunan Adaları’na gittik… Yanımızda Ayşe yoktu.
Bu gezilerde herhalde iş toplantısı yapmadık Onurcum?
Ayrıca yalan değil tüm bunlar. Hemen yanımızda Hüsnü Güreli’nin teknesi vardı. Ömer Vargı’nın eski eşi Mine Vargı da gördü bizi.
Hepsi şahittir…
Birlikte yeni bir ev tutacak, orada yaşayacaktık.
Bu uğurda bir sürü ev gezdik. Hatta gezdiğimiz evler arasında Küçük Sırlar dizisinin çekildiği Rumelihisarı’ndaki ev bile var.
Sonra öğrendim ki kendisi çoktan başka bir yalı tutmuş, dayamış döşemiş bile.
Bunu öğrendikten sonra onunla işim tamamen bitti. Bir daha asla!
“BAKAMAYACAKSAN DERT DEĞİL DEDİM!”
Şimdi benim kızdığım şey ise şu: Çocuğumu yanına aldığı o bir gecede evde otursun, edepli davransın!
Çocuğum eve geldiğinde, ‘Anne babam evde yoktu ki’ demesin!
Başka kadınların adını söylemesin benim çocuğum.
Ona şunu da söyledim: ‘Bak eğer bakamayacaksan bir gece, dert değil, Ayşe sana gelmesin, kalmasın’.
Çünkü hafta sonu kendine gelemiyordu. Çok içiyordu.
Olmaz dedi, diretti. Görmek istedi Ayşe’yi. Tamam dedim.
Hatta baba-kız olarak çıktıkları yaz tatilini uzattılar.
Yine sonradan öğreniyorum ki, o tatilde bile sürekli başka kadınlar oluyormuş kızımın yanında.
Ben buna kızıyorum. Ve söylediklerimin hiçbiri yalan değil!
Adam olan açık dövüşür!
Nafakayı artırmak istediğim de yalan! Bu yaşam standardında olan bir adamın nafakayı 6 bin liradan 3 bin liraya indirme talebidir, nafaka ile ilgili sıkıntım.
Kıskançlık konusuna gelince!.. Eğer biraz daha itham etmeye devam ederse, alkollü bir şekilde saat 4 ile 6 arasında bana açtığı telefonları anlatacağım! Orada bir duralım ve haddimizi bilelim!
Lütfen bu kez adam olsun ve assın kendini!”
EFE ÖNBİLGİN: YALAN SÖYLÜYOR!
Peki Efe Önbilgin ne diyor?
İlk söylediği şey şu: “Tüm bunlar yalan”.
Şimdi söz onda:
“Olup bitenin üç nedeni var. Birincisi, nafaka parasını artırmak istiyor. İkincisi, kızımı bana göstermek istemiyor.
Üçüncüsü de kıskançlık!
Bir kere onunla ev tutup tekrar bir araya gelmek istediğim doğru değil. Sadece kızımla beraber yaşayacağı birkaç ev göstermişimdir, hepsi o.
Tekrar ediyorum, söylediklerinin hepsi yalan!
Birini dahi ispatlasın, kendimi Taksim Meydanı’nda asacağım!
Şu anki kız arkadaşımla ilişkim çok ciddi.
O yüzden Ayşe’yle tanıştırdım. Ve Ayşe’nin başından beri gördüğü tek kadın da odur.
Hep beraber parka gidiyor, yemek yiyoruz.
“BANA TEKME TOKAT SALDIRDI!”
Bahsettiği seyahate gelince… O seyahate Duygu’yla ayrıldıktan sonra gittik. Yanımızda Ayşe de vardı!
Çünkü Ayşe’yi ancak kendisi de gelirse göstereceğini söyledi Deniz! Teknede yeniden evlilik konusunu gündeme getirince ben geceyi Hüsnü Güreli’nin teknesinde geçirdim!
Ve evet, Ömer Vargı’lar şahittir, çünkü orada bana tekme tokat saldırmışlığı vardır.
Nusr-et’te ortak dost dediği kişi ise bizi barıştırmak için kendisi davet etti. Beni, ‘Ayşe’yi sana gösterecek’ diye ikna ettiler.
Ama Deniz orada beraber ev tutup oturmamızı teklif etti.
‘Kusura bakma ben ev tuttum. Sizinle beraber yaşamayacağım’ dedim.
Durum budur.”