Hakan GENCE
Oluşturulma Tarihi: Şubat 10, 2008 00:00
Artık yabancı oyunları oynarken, yanlarında bir de İngilizce sözlük bulundurmak zorunda kalanlar, Crysis’te kendilerini tamamen oyuna verebilecek. Çünkü müthiş bir savaşı konu olan oyundaki karakterler bağırıyor, çağırıyor, birbirine emir yağdırıyor, hesap soruyor. Üstelik çeviri kokmayan, bize özgü sesler, argo deyimler, küfürlerle. Bu seslendirmeyi, aralarında dizi ve tiyatro oyuncularının da bulunduğu usta bir ekip gerçekleştirdi.
Almanya’da yaşayan Giresunlu Cevat, Avni ve Faruk Yerli kardeşler, 1999’da Crytek isimli bir şirket kurdu. Şirketin çıkardığı ilk bilgisayar oyunu Far Cry, 1 milyondan fazla sattı. Yerli kardeşlerin 16 milyon Euro’ya mal olan ikinci oyunu Crysis, geçen yıl Amerikalı oyun şirketi Electronic Arts (EA) tarafından piyasaya sürüldü.
Uzaylılarla dünyalılar arasında müthiş bir savaşı konu alan bu oyun, bilgisayar oyunu tutkunlarını hayal kırıklığına uğratmadı. 30’dan fazla ülkede birden yayınlandı. Türkiye’de ilk hafta 3 bin kopya sattı. Türk oyun fanatiklerinin Crysis’e bu kadar ilgi göstermesinde, oyunun tamamen Türkçe dublaj ve mönüyle sunulması büyük bir etkendi.
Oyunu Türkiye’ye getiren Aral şirketi "Yerli Kardeşlerin isteğiyle EA ile yapılan sözleşmeye özel bir madde kondu ve Crysis bu sayede tamamen Türkçe seslendirildi" diyor. Oyuncuların çok başarılı bulduğu seslendirmeyi, Yoğurt Teknoloji, Yerli Kardeşler ve Aral ortaklaşa gerçekleştirdi. Dublaj ekibinin yönetmenliğini, daha önce de Türk oyunu Pusu’nun seslendirmesini yapan oyuncu Ziya Kürküt ile Ayhan Kahya üstlendi. Seslere en uygun dublaj sanatçılarından 30 kişilik bir ekip oluşturuldu. Bir savaş oyunu olan Crysis’te birçok askeri terim geçiyor ve asker argosu kullanılıyor. Bu terimleri, Türkçe’ye doğru çevirmek için çok çaba harcandı. Oyunun metni, İnanç Şanver tarafından Türkçe’ye çevrilirken orduyu iyi bilen danışmanlara da soruldu.
ÇENGEL BULMACA ÇÖZER GİBİ ÇALIŞTIKZiya Kürküt, "İşi çözmek çengel bulmaca gibiydi. En uzun filmde bile metin 100 sayfadır. Oysa bizim elimizde 700 sayfalık bir metin vardı. Çünkü oyunda farklı kademeler var. Her kademede konuşmalar değişiyor" diye çekilen zorluğu anlatıyor. Seslendirme ekibine güvenlik gereği oyunun sadece İngilizce sesleri ve her karakterin bir resmi gönderildi. Görüntü izleyerek oyuncunun tepkilerine göre dublaj yapmaya alışkın sanatçılar, bir kare fotoğrafla baş başa kaldı: "Ölürken, sevinirken veya dövüşürken dublaj yaptığınız kişinin hareketlerini görmeniz çok önemli. Bir kelimeyi 8-9 farklı şekilde söyleyebiliriz. Örneğin bir sevgi sözcüğü filmdeki oyuncunun mimiklerine göre kinayeli, gerçekçi ya da yapmacık şekilde tonlanır. Bu çalışmada görüntü yoktu, sadece orijinal İngilizce sesleri takip etmeye çalıştık. Bir de elimize verilen metinlerde o kelimeyi hangi duyguda söyleyeceğimiz açıklanıyordu. Yine de işimiz, kör gözle dublaj yapmak gibiydi."
ARGO NEDENİYLE 18 YAŞ SINIRI VAR
Oyunda karakterlerin vurulurken veya dövüşürken çıkardıkları sesler mümkün olduğunca aynı bırakıldı. Ama arada Türklere özgü ’Naptın!’, ’Yandım!’ gibi nidalar da eklendi. Türkçe argo bol bol kullanıldı: Hastir, piç, orospu çocuğu gibi. Oyunda bir de yeni bir argo kelime yaratıldı: "İbnecik". Bu yüzden oyuna 18 yaş sınırı kondu. Ziya Kürküt "Savaş sahnelerinde, afedersiniz sizi vurabilir miyim, diye konuşamazdık ya!" diyor. Oyunun final sahnesi için ekip, ahh! uuhh! gibi o kadar çok ses çıkardı ki, birçok karakterin ölmüş olabileceğini tahmin ediyorlar. Ama bu son sahneyi büyük bir ihtimalle hiç göremeyecekler çünkü oyunun sonuna ulaşmak için günlerce oynamak, bütün kademeleri atlayacak kadar ustalaşmak gerekecek.
GÖRÜNMEYEN PİLOT
ZİYA KÜRKÜTBu karakterin yüzü yok, sadece uçaktaki bir sesten ibaret. Bu rolü seslendirme ekibinin başındaki Ziya Kürküt üstlendi. "Bir yandan ekibi takip ederken çok fazla zamanımı almasın diye az konuşan bir karakteri seçtim" diyor.
BAŞ KAHRAMAN NOMAD
ALİ EKBER DİRİBAŞOyunun kahramanı Nomad, göreve gönderilen bir Amerikan askeri. Onu seslendirme sanatçısı Ali Ekber Diribaş canlandırdı: "Bence Türkçe seslendirme ’Ey bu oyunu Türkiye’de oynayanlar; biz size saygı duyuyoruz’ demek gibi bir şey oldu. Oyunda Nomad’ın reaksiyonları bol küfürlü. Eh, küfür söz konusu olduğunda biz Türkler yaratıcılıkta rakip tanımayız. Kayıt sırasında çok güldüğümüzü söylemekle yetineyim."
SALDIRGAN KADIN FEMALE SCIENTIST
DOLUNAY SOYSERTFemale Scientist Factory Voice, bol kaslı, dövüşken bir kadın. Oyunda yüzü değil, kostümü gözüküyor. Onu dizi ve tiyatro oyuncusu Dolunay Soysert seslendirdi: "Çizgi
film dublajına benziyordu. Ama seslendireceğim karakterin resmini görünce çok güldüm, bol kaslı bir kadındı çünkü. Yoksa beni başka bir rolle mi karıştırdılar, diye düşündüm!"
ZALİM KOMUTAN PROPHET
BORA SİVRİProphet, emperyalizmin temsilcisi, acımasız bir komutan. Onu dizi oyuncusu Bora Sivri seslendirdi: "Seslendirme teklifini aldığımda önce emperyalizme teşekkür ettim, sonra Türkçe seslendirilen ilk bilgisayar oyunu olmasından dolayı gururlandım, ardından ’Allahım, bu ayki borçlar da tamam’ diye sevindim. Seslendirdiğim sanal karakter, sert sesli, ölüp ölüp dirilen bir komutan. Bol bol emirler, emir almalar, savaş ve kan üzerine kurulu sözler söyledim. Gerçi öldü gitti rahmetli. Oysa ben ona o kadar söylemiştim ’Yapma Prophet! Bu çekik gözlü küçük Korelilere fazla bağırma!’ diye ama dinlemedi... Neyse, ölünün arkasından daha fazla konuşmayayım."
KÜFÜRBAZ BİNBAŞI STRICKLAND
ATİLLA YİĞİTBinbaşı Strickland, oyunda strateji belirleyen, askerlere planlarını anlatıp sonuca ulaşmaları için devamlı küfreden bir karakter. Onu Atilla Yiğit seslendirdi: "Orijinal metinde bol bol küfür vardı. Biz de ’Hadi be oğlum, göreyim seni’, ’Dikkat et ulan!’, ’Aklını kullan hıyar’ gibi sözleri çok kullandık. Esas ses sürekli ’Orospu çocuğu’ diyordu. Oyunda 20 kere söyleniyorsa ben iki kere söyledim. Kibarlık olsun diye de düşmanlara ’ibnecik’ dedim."
CESUR ASKER AZTEC:
LEVENT ÜNSALAztec, oyunda Uzakdoğu’daki Meksika kökenli bir Amerikan askeri. Gözü pek bir kahraman fakat sonu çok acı bitiyor. Onu oyuncu Levent Ünsal seslendirdi: "Aztec karakteriyle stüdyoda tanıştım. Dalga geçermiş gibi konuşması, sesindeki sertlik, çok hoştu. Bu oyunları oynayanlar bilir. Oyun esnasında kendinizi tutamaz, ekrana doğru sürekli sevinç nidaları atar, küfredersiniz. Biz de oyuncuları Türkçe oyunun içine çekebilmek için elimizden geleni yaptık."