Güncelleme Tarihi:
* Daha önce verdiğiniz bir röportajda dizilerin kalitesinin düştüğünü ve seyirci üzerinde bağımlılık yarattığını söylemişsiniz. Ya rol aldığınız “Umutsuz Ev Kadınları” dizisi?
- Kalite üzerine yaptığım o yorum, kendi zamanını bağlar aslında. Şu an -kaliteliden kabaca ne anlıyorsak- kaliteli birçok iş var ve hepsi de takip edilmeyi hak ediyor. Ancak her fırsatta tüm oyuncuların dile getirdiği ve oyuncular sendikasının da gittikçe artan bir kararlılıkla çözüm önerilerini netleştirdiği sorun olan dizi sürelerinin uzunluğu, kalitenin ve seyir zevkinin en büyük düşmanı... Bağımlı olmaksa patolojik bir şeydir bence, onun yerine beğenilen ve takip edilen bir iş demek içimi rahatlatır. Ve ben işte öyle bir işin içindeyim.
* Etrafınızda “Umutsuz Ev Kadınları”nın bağımlısı olanlar var mı?
- Var, annem ve tüm komşuları... İçinde rol aldığı bir dizinin izleniyor ve beğeniliyor olması her oyuncunun beklentisidir, şevk verir...
* Kendinizi bir dizinin bağımlısı olarak düşünebilir misiniz? Takip ettiğiniz diziler var mı?
- Takip etmeye çalıştığım diziler var diyeyim...
ANLATILMAMIŞ HİKAYE YOKTUR
* Fan sayfalarında “Sinan’ı izlemeye doyamıyoruz” gibi yorumlara sıkça rastladım.
- O yorumları yazanlara teşekkür ediyorum. İzleyici beni hep olumlamıştır aslında. Sinan karakteri dizinin orijinaline göre daha çok işleniyor olmasına karşın böyle bir beklenti varsa, ne mutlu bana...
* Dizinin orijinali demişken... “Umutsuz Ev Kadınları” gibi uyarlama işlerin son zamanlarda artmasıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?
- Olumlu buluyorum... Anlatılmamış hikaye yoktur zaten, öyle düşünüyorum.
* Bir internet sayfasının yaptığı “ideal dizi çiftleri” anketinde siz ve rol arkadaşınız Songül Öden de aday gösterilmiş. Sizce Sinan ve Yasemin ideal bir çift mi? Bir de sizin ideal çift tanımınızı merak ettim.
- Bilemem ki... Seyirci takdiri...
ZEKİ DEMİRKUBUZ’LA ÇALIŞMAK EĞİTİCİ VE HEYECAN VERİCİ
* SİYAD 45. Türk Sineması Ödülleri’nde en iyi erkek oyuncu dalında aday gösterildiniz. Adaylar arasında bulunmak size neler hissettirdi?
- Ödül, liyakat sisteminin geçerli olduğu bir anlayışta amacına uygun düşüyor. SİYAD da bu sistemi hakkıyla yürütmeye çalışanlardan... Dolayısıyla aday olmak dahi bir kazanç...
* “Yeraltı” filmindeki rolünüzle aday gösterildiniz. Zeki Demirkubuz’la çalışmak nasıldı?
- Zeki Demirkubuz bana ikinci kez fırsat tanıdı, bu da ilki gibi eğitici, heyecanlı ve çok keyifliydi... O, kendine has özellikleri ve gerçeklik kavramı olan bir yönetmen gibi geliyor bana... Her oyuncunun bunu deneyimlemesini isterim.
TİYATROYLA İLGİLİ BİR YILGINLIK YAŞIYORUM
* Tiyatro çalışmalarınız devam ediyor mu?
- En son Talimhane bölgesinde, mahallesiyle bütünleşen, çocukların bile sahneye çıkabildiği Talimhane Tiyatrosu’nda oyun oynamıştım. Ne yazık ki ruhsat sorununu çözemedik ve bu da bende bir yılgınlık yarattı. Sadece tiyatronun varlığını sürdürebilmesi için emek harcıyorduk. Şimdi Talimhane Tiyatrosu varlığını bir alışveriş merkezinin içinde sürdürüyor, ama o güzelim sahne ne durumda bilmiyorum. öte yandan uzun süredir sahnede ne oynarsam rahatlarım sorusu bir sıkıntı oluşturmaya başlamıştı bende... Gönlümden geçen tek kişilik oyun, böyle bir hayalim var.