Oluşturulma Tarihi: Nisan 27, 2005 00:00
Merhaba Güzin abla, içimde öyle bir acıyla elime kalemi aldım ki bir anda kendimi sizinle dertleşirken buldum. 1.5 senedir savaştığımız kansere sonunda yenildik.Melek sözü, anneme yakıştığı kadar, babama da yakışırdı. O benim canımdı. Onun sayesinde ne ergenlik dönemi bildik, ne de mutsuzluk. Birbirini çok seven beş kardeşiz. Evlendiklerinde annem 13, babam 21 yaşındaymış. Onlar birbirlerinin her şeyiydi. Ben sizin aracılığınızla tüm anne ve babalar için, evlatlara seslenmek istiyorum. Onlarla ilgili hiçbir şeyi ertelemesinler, isteklerini yerine getirsinler, dokunsunlar, öpsünler, koklasınlar, ziyaretlerine gitsinler, sevgilerini söylesinler. Belki o zaman toprağa vermek daha kolay olur, ‘Keşke şunu da yapsaydım’ dememiş olmanın huzurunu yaşarsınız. Bizler bunu yapabildik. Hastane odasında ona bir şiir yazdım, izin verirseniz sizinle ve okurlarınızla paylaşmak istiyorum. Adı, ‘Babam için’Nur Göymen ArslanVah canım evladım, baban için gerçekten çok üzüldüm. Sanırım, babasını yeni kaybetmiş birçok okurumu bu yazın çok sarsacak. Şiirin de öyle...Yine de yayınlamak istedim, çünkü anne ve babaları şu anda hayatta olan birçoklarına da gerçekten güzel bir mesaj içeriyor.Allah geride kalanlara sabırlar versin yavrum.Dağlarda peşinde koşarkenKırlarda kuzularla oynarkenKöy yollarında zıplarken böyle yorulacağı, aklıma gelir miydiGüven veren elini tuttuğumda, ağlayacağımYalan sözlerimle seni avutacağımKansere yenilip, lanetler edeceğim aklıma gelir miydiSana güç verirken gücümün tükeneceğiSuyunu verirken elimin titreyeceğiDağ gibi bedeninin devrileceği, aklıma gelir miydiNefesini dinlerken bir daha duyamayacağımGözlerinin feri sönerken kaskatı kalacağımAllahım yardım et, diye haykıracağım, aklıma gelir miydiSon yolculuğuna çıkarken hastane odasında avaz avaz bağıracağı, melek yüzünün solacağıSeni çok seviyorum babacığım, demekBu kadar geç de olsa, aklıma gelir miydiKara kızının ruhunun eriyeceğiGözyaşlarının döküleceğigülen Nur’unun artık gülemeyeceğiAzrail karşısında pes edeceği, Senin aklına gelir miydiBenden 13 yaş büyük bir kadının kölesi oldumMerhaba Güzin Abla, devamlı okurlarınızdan biriyim, 22 yaşında bir gencim, Avrupa’dan yazıyorum. Lütfen bana yardımcı olun çok zor durumdayım. Birkaç ay önce beni telefonla bir hanım aradı, beni tanıdığını ve görüşmek istediğini söyledi, kabul ettim. Onunla karşılaştığımda şok oldum. Ben de onu tanıyordum. Bir hata yapıp onunla beraber olduk; şimdi benden 13 yaş büyük bu kadının, kölesi oldum, kurtulamıyorum. Her gün arayıp buluşmak istiyor, tehdit ediyor, bıktım, bunaldım. Cevabınızı sabırsızlıkla bekleyeceğim. RUMUZ: KOBRA Sevgili oğlum, bu hanımı tanıdığını söylüyorsun, kısacası bu hanım, yakınlarından biri mi? Yakın birinin eşi mi? Pek anlayamadım. Ama sanırım evli bir hanım,bu yüzden de endişe içindesin. Yine de seni anlayamıyorum. Neden seni tehdit etsin, buna ne hakkı var? Böyle yanlış bir ilişkinin neresinden dönsen, senin için hayırlı olur. O halde ne bekliyorsun? Sanırım senin gençliğinden, tecrübesizliğinden yararlanmaya çalışıyor. Ama bir kadının her ne olursa olsun, bir erkeği tehdit edebileceğini düşünmek istemiyorum. Bence kesin olarak onu istemediğini söylersen, seni bir daha aramaz. Bir kadın istenmediğini bile bile böyle bir ilişkiyi sürdürecek kadar gurursuz olabilir mi?Eşim, komşumuza zaafı olduğunu açıkladı21 yaşında, 15 aylık bebeği olan bir kadınım. Üç yıl önce eşime kaçarak evlendim. Böylesine sevdiğim eşim ise beni, arkadaşım olan karşı komşumuzla aldattı. Yani o kızı öpmüş. Beni çok seviyormuş ama o kıza karşı zaafı olduğunu da açıkladı. Bir anlık gaflete düştüğünü, hata yaptığını söylüyor. Kalbim kanıyor, içim yanıyor ablacığım. Eşime her baktığımda çok acı çekiyorum. O da çok üzülüyor, benden sürekli af diliyor. Şimdi bana her dokunuşunda ihanetini hatırlıyorum.RUMUZ: KALBİM ACIYORDuygularını elbette çok iyi anlıyorum, ancak eşin yine de çok dürüst bir insanmış. Sana duygularını açık açık söyleyebilmiş. Bunu kaldırman zor olabilir. Ama pek çok erkek, daha fazlasını yaşadığı halde, eşinden saklamayı beceriyor, inkar yoluna sapıyor. Burada eşinin, o öpücükten daha önemli olan duygusal ihaneti ağır basıyor bence. Ama pişman olduğunu söylemesi, samimi olması çok ciddi bir adım. Bir defaya mahsus bebeğini düşün, yuvanı yıkma. Hem, karşı komşunun hiç mi suçu yok?
button