Anne karnında kalp hastalığı teşhisi

Güncelleme Tarihi:

Anne karnında kalp hastalığı teşhisi
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 05, 2000 00:00

Haberin Devamı

Her bin bebekten sekizinde görülen doğumsal kalp hastalıkları, bebek daha anne karnındayken saptanabiliyor.

Tüm anomaliler arasında yüzde 10-25'i oluşturan doğumsal kalp hastalıkları, son yıllarda gelişen, fetal ekokardiyografi ile tespit edilebiliyor. Belirlenen hastalık ciddi ise gebelik sonlandırılıyor. Doğumdan sonra düzelir veya tedavi edilebilirse, acil tıbbi yardım ve cerrahi girişim için plan ve hazırlık yapılabiliyor. İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Prof. Dr. Rukiye Eker Ömeroğlu, gebeliğin 18-20'inci haftasının fetal ekokardiyografi için ideal olduğunu ancak gebeliğin son haftasına kadar da tanı yönteminin uygulanabileceğini söyledi.

10 bebekten üçü ölüyor

Doğumsal kalp hastalıklı bebeklerin en az yüzde 30'unun anne karnında kaybedildiğini belirten Prof. Dr. Ömeroğlu, ‘‘Süt çocukluğu döneminde de anomalilere bağlı ölümlerin en sık nedeni yüzde 7.5 ile yine doğumsal kalp hastalıkları. Ancak son yıllarda fetal ekokardiyografiyle acil tıbbi ve cerrahi girişim gerektirecek kompleks anomalilerin doğumdan önce saptanması, uygun yaklaşımın zaman geçirilmeden yapılmasını sağlayarak bu bebeklerin yaşama şansı önemli ölçüde yükseltildi’’ dedi.

Prof. Dr. Ömeroğlu, 1970'li yıllarda ciddi doğumsal kalp hastalıklı bebeklerin yüzde 30-40'ının yenidoğan ve süt çocukluğu döneminde kaybedilirken, günümüzde bu oranın yüzde 0.1'in altına indiğini söyledi.

Tanıda iki boyutlu doppler yöntemleri ve üç boyutlu ekokardiyografi gibi tüm ekokardiyografi yöntemlerinin kullanıldığını anlatan Prof. Dr. Ömeroğlu, ‘‘Nöral tüp defektleri veya ağır kromozom anomalileri yönünden tarama yapılması özellikle gelişmiş toplumlarda rutin hale gelmişken, kat kat fazla görülen doğumsal kalp anomalileri için rutin fetal ekokardiyografi yapılması hiçbir ülkede gerçekleşemedi. Şimdilik doğumsal kalp hastalığı riskinin arttığı durumlarda yapılması öngörülüyor’’ dedi.

Kritik günler

Anne karnındaki bebeğin kardiyolojik gelişiminin en hassas döneminin gebeliğin 14-60 günleri arasında olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Ömeroğlu, bu periyod içinde alkol, ilaçlar, kimyasal maddeler, ağır metaller, teratojen enfeksiyonlarla karşılaşılmasının doğumsal anomali riskini artırdığını vurguladı. Prof. Dr. Ömeroğlu, aşağıdaki durumlarda fetal ekokardiyografi yaptırmak gerektiğini söyledi:

Rutin ultrasonografik incelemede kalbin anormal görünümü

Gebelik muayenesinde veya ultrasonografik rutin incelemede fetal taşikardi (hızlı atış), barikardi (yavaş atış), devamlı düzensiz ritim saptanması

Ebeveynlerde, kardeşlerde veya birinci derece akrabalarda doğumsal kalp hastalığı veya doğumsal kalp hastalığı ile birlikte olabilen hastalık bulunması

Annenin şeker hastası olması (bebeğin kalp hastası olması riski 4 misli artıyor)

Annenin bağ dokusu hastalığı olması

İlk haftalarda anomali nedeni olabilecek ilaç veya maddelerle karşılaşma veya infeksiyon hastalığı geçirilmesi

Kromozom anomalileri de dahil diğer organ sistem anomalilerinin bulunması.

Etik kaygılar gündemde

Prof. Dr. Ömeroğlu'nun verdiği bilgiye göre, fetal ekokardiyografi uygulamalarının artmasıyla birlikte sonuçlarıyla ilgili etik sorunlar doğuyor. Ebeveynlerin kalbinde sorun bulunan bebeğe karşı tepkileri farklı. Bazıları aynı anomalide bazen gebeliği sonlandırma kararında ısrar ederken, başka bir grup doğum planlanması ve uygun yaklaşımla tedavi yolunu seçiyor. Toplumun ahlaki değerleri, dini inançları, ailenin ekonomik yapısı kararlarını etkiliyor. Uzmanlara göre ideali, bugünün olanakları içinde tedavi edilemeyecek olan anomalilerin sonlandırılması.

3 bin kalp anomalisi var

Doğumsal kalp hastalıkları genel olarak ikiye ayrılıyor: Bebekte morlukla beraber görülenler ve morluklarla birlikte görülmeyenler. Morlukla birlikte olmayanların büyük kısmında basit delikler ve kapak-damar anomalileri bulunuyor. Damarların çıkışlarındaki kapaklarda ve daha sonra devamlarında anomali oluyor. Mor olanlarda hem büyük delikler hem de damarların çıkış yerlerinin anormallikleri sözkonusu oluyor. Ama bunların ayrıntılarına girildiğinde 3 bin çeşit kalp anomalisi olduğu biliniyor. Türkiye ve bütün dünyada en sık görülen anomali karıncıklar arası bölme delikleri. Aşağı yukarı bütün kalp hastalıklarının yüzde 20'sini oluşturuyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!