Anne-çocuk arası dokunmatik iletişim

Güncelleme Tarihi:

Anne-çocuk arası dokunmatik iletişim
Oluşturulma Tarihi: Kasım 22, 2003 00:00

Anne-bebek aktiviteleri üzerine çalışmalarına 1994 Aralık ayında, oğlunun yedi aylık olduğu dönemde başlayan fizyoterapist Oya Koçer, 1998 yılında fizyoterapi ve sağlık merkezinin bölümlerini genişletmiş ve hamilelik, doğum sonrası form, bebek jimnastiği, masaj, bel-boyun egzersizleri, menopoz egzersizleri, yoga, zayıflama ve estetik konularında hizmet veren bir merkez oluşturmuş.BEBEK MASAJI VE YARARLARIBebeklerin ilk aylarından başlayarak gelişim süreçlerinde karşılaşılan sindirim bozuklukları, infantil kolik, uyku düzensizlikleri gibi sorunlarında yoğun tensel temas ve masaj etkin bir tedavi yöntemi.Belli bir süre masaj yapılan ve yalnızca beşikte sallanan bebekler karşılaştırıldığında masaj uygulananların daha aktif, daha uyanık oldukları, daha az ağladıkları görülmüş. Ayrıca daha fazla kilo aldıkları, daha kolay uykuya daldıkları ve anneleri ile yüzyüze geldiklerinde daha yakın davranışlar sergiledikleri gözlenmiş.Bebeğin doğru şekilde okşanması, dokunma sırasında annenin rahatlamasını ve anne sütünün artmasını sağlayan prolaktin hormonunun salgılanmasını artırıyor. Ayrıca bu temas, anne-bebek arasındaki duygu alışverişini sağlayarak, aradaki bağı güçlendiriyor.BEBEK JİMNASTİĞİ NEDİR?Bebek jimnastiği 6 ay-3 yaş arası bebeklerle normal gelişim süreçlerine uygun olarak düzenlenmiş aktivitelerden oluşur. Çocuk doktorları ve pedagogların onayladığı, hem sağlıklı çocuklar hem de hiperaktivite ve konuşma güçlüğü olan çocuklarda olumlu sonuçlar veren bebek jimnastik aktivitesi bilinçli ve sağlıklı bir uygulama.Bebeğin kendi vücudunu tanıması, neler yapabildiğini görerek yeni aktiviteleri denemesi ve başarılı olması ona zevk verir. Birikmiş enerjisini boşaltmasına, çeşitli biçim ve boyutlardaki malzemeleri, renk boyut ve farkları kavramasına, dil kullanımının, fiziksel becerilerinin, el-göz koordinasyonunun, vücut kaslarının, ince el kaslarının gelişmesine yardımcı olur.Merkezde gerçekleşen egzersizler oyun şeklinde, iki ayrı grup ve güne yayılmak üzere düzenleniyor. Amaç hem annenin hem de çocuğun fiziksel kondisyonunun artması, annenin bebeğiyle birlikte egzersiz yaparken rahat olması, bebeğin anneyle olmaktan mutluluk duyması, eklemlerine hareket yaptırırken annenin bebeğiyle yakınlaşması ve onun vücudunu daha iyi tanıması, bilgilenmesi. Bu aktivite sayesinde, gaz çıkarmanın kolaylaştığını, bebeğin metabolizmasının düzene girdiğini de eklemekte fayda var.ÇOCUK JİMNASTİĞİBüyük ve küçük adale gruplarının gelişimine yönelik aktiviteler, halka, tünel, tırmanma, trambolin, sallanma, merdiven, physo-ball aktiviteleri ile müzikli oyun grupları şeklinde düzenleniyor. Çeşitli biçim ve boyuttaki malzemelerle renk, boyut ve farkları kavramasına, dil, fiziksel beceri, ince el kaslarının gelişimine yardımcı olunuyor.Çocuklar, bu grup sayesinde sosyal bir ortamda bulunma, paylaşma, karar verme, inisiyatif kullanma, seçim yapma yetilerini ediniyor. Kendisini bu ortamda test eden çocuk, diğer çocuklarla iletişim kurmayı öğreniyor.Ayrıca sağlıklı bebekler için düzenlenen bu programın yanında çeşitli nedenlerden ötürü bedensel açıdan kısıtlı melekelere sahip bebekler ve çocuklar için bireysel egzersiz programı da uygulanıyor. Hiperaktivite, konuşma bozukluğu, otizm, kas zayıflığı olan çocuklar ile yapılan çalışmalar, hem grup içi hem de özel platformlarda başarıyla sonuç veriyor.HAMİLE JİMNASTİĞİBuradaki amaç hamilelik, doğum, doğum sonrası süreçlerinde anne ve baba adaylarına yardımcı olmak. Hamileler, doktor onayı ile, dördüncü aydan itibaren gruplara katılabiliyorlar. Uygun egzersiz programıyla, hamilelik süresince kondisyon ve statik değişikliklere bağlı oluşan ağrıların azalması amaçlanıyor. Egzersiz, fiziksel, duygusal ve hormonal değişimlere uyumu kolaylaştırıyor.FizyoMed, www.fizyomed.com Tel: (216) 385 82 76 / (0216) 478 3727BEBEK MASAJI NE İŞE YARAR?Bebeğin kas koordinasyonunu geliştirir, fiziksel gelişimine, dolaşım, solunum ve sindirim sisteminin düzenlenmesine yardımcı olur. Bebeğin rahatlamasını ve uyumasını kolaylaştırır. Hareketliliğini artırır, bağışıklık sistemini güçlendirir. Bebeğin daha uzun süre anne sütü ile beslenmesini sağlar.EGZERSİZLER NE İŞE YARAR?Kas-iskelet sistemini geliştirir.Koordinasyon ve denge duyusu kazandırır.Sporu tanımasını ve sevmesini, dayanıklı olmasını sağlar.Kendisini tanımasına ve güven duygusunun gelişmesine yol açar.Cesaret kazandırır.Ekrandaki annelerÇok televizyon seyreden biri değilim. Hele hele dizi hiç seyretmem çünkü başladığım bir şeyin sonuna ulaşamamak beni deli eder. Şaşıfelek Çıkmazı ve ikinci dönem Asmalı Konak'tan başka kendimi kaptırdığım bir dizi de olmamıştır. Ama arada zaplamalar, sesi kısık ekran karşısında muhabbet ederken gözüme takılan görüntüler sayesinde dizilerdeki annelere kafayı takmış durumdayım.Ve tabii ki en büyük anne figürü olan Meltem'in (Çocuklar Duymasın'ın annesi) beni deli ettiğini söylemem lazım. Bir kere çocuğuna mangalda et pişmeyen bir evin örnek alınmasını istemiyorum. Maddi sıkıntı çeken ailelerin durumunu bir kenara bırakacak olursak -ki dizide böyle bir ihtimal söz konusu değil- etlerin, süslü kurabiyelerin, mozaik pastanın eksik olduğu çocuklu bir evi doğru bulmuyorum.Neymiş, kadın vejetaryen diye evdeki herkese işkence. Yahu insan kocasına fokur fokur bir tencere yemeği pişirmez mi be!..Sonra hani bu kadının sabahlığı?Ya da ev kıyafeti?Ya da terlikleri?..İster yüksek topuklu, önünde tüyleri olan seksi terlikler, ister bir çift Ceyo!!! Ama niçin evde de o sokak ayakkabıları ile dolaşılıyor?.. Çoğunlukla!!!Niçin eve gelen o güzel kadın şöööyyyleee çiçekli böcekli ipekli pamuklu sabahlığını ya da pek sevdiği ve hakikaten de yakışan türden, mini minnacık, daracık bir ev elbisesi giymiyor?Peki bir anne neden zorla kocasıyla oğlunu operaya götürsün ki? Hem de Beşiktaş maçı varken! Bu beni çileden çıkartmıştı.Dominant anneyi daha mantıklı buluyorum. En azından doğum sonrası depresyonunda olabilir o. Alışacak...Diğer 'ağa'lı dizilerdeki baskın anne figürlerini de gerçekçi bulamıyorum. Zerda'ya kan kusturan kaynanalardan artık pek kaldığına inanamıyorum. Evet, oğlanlar analarına düşkündür ama bir ağanın ağırlığını da kimse es geçemez.Bizim Evin Halleri'ndeki anneleri izlemek daha hoşuma gidiyor. Onlar ılımlı, tatlı ve tam ‘‘anne anne...’’Bir İstanbul Masalı'ndaki iki anne de bana pek etkisiz geliyor. Sanırım etkisizlikleri de çocukları üzerinde değil bizim üzerimizde!Doğruya doğru Sümbül'e bayılmıştım. Tam bir anne idi. Kendi çapında bağırır çağırır, yasaklar, kırar, eder ama esas karar yine oğlundan çıkardı. Ancak gerektiği yerde Hanım Ağa'lığını göstermeyi de ihmal etmezdi. Mesela Bahar evi terk ettiği zaman kızkardeşi evden çocuğu çıkartmasın diye bütün kapıları bir talimatla kapattırması gibi...İşte şık bir hareket! Doğru ya da yanlış, ama sıkı tavırdı.İşte bence büyük evlat anası olmak böyle bir şey olsa gerek. Gücünü fazla çaktırmayacaksın ama gerektiği yerde de son noktayı koyacaksın.Sanırım çarpıcı bir anne olmak için biraz da sert olmak gerekiyor.ANNEMİN KÖŞESİAnnem için ‘‘Nora Best Of...’’Yolda gidiyoruz. ABBA dinliyoruz. Birden bir şarkıları çalmaya başladı ve ben çaktırmamaya çalışarak hüngür hüngür ağladım. Şarkılar daha çok insanlara dönemleri ve sevgililerini hatırlatır, heyecanlarını, ilk öpüşmelerini falan...Fakat bu sefer annemi, babamı düşünerek duygulandım. Çocukluğumla ilgili bazı şeyler geldi aklıma. Ve bana annemi hatırlatan şarkıları düşündüm birden... İlk aklıma gelen şarkılar bunlar oldu:‘‘Benim Annem Güzel Annem, Beni Al Kollarına.’’Chiquittita (ABBA) I Just Called to Say I Love You (Stevie Wonder)It Takes Two to Tango Amerikana (Barry Manilov)I Can Boogie (Bacara)Per el Amor de Una Mujer (Julio Inglesias)Yaz Bitmeden (Sezen Aksu)NOT: Geçen hafta yazdığım dükkan olayı benim espri kabiliyetim vesilesiyle doğan bir hayal ürünüydü. Anneme yüklenmeyin! Annem kimseye kötü davranmadı!
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!