Güncelleme Tarihi:
NASA’nın ilk kadın astronotlarından Fisher, geçen hafta İzmir Gaziemir’deki Ege Serbest Bölge’de kurulu Uzay Kampı Türkiye’nin konuğuydu. Anna Lee Fisher, dünyadaki üç uzay kampından biri olan merkezde, astronomi meraklısı çocuklara deneyimlerini anlattı.
Bir astronota yakın olmak ilginç bir şey. Dokunmak, yüzünü, ellerini incelemek istiyorsunuz. Uzayı anlatırken gözlerinde parlayan ışığın gerçek olup olmadığına takılıp kalıyorsunuz. Ve en çok da yaşadığı deneyimleri konuşmak istiyorsunuz.
Uzaya gitme düşüncesi, babası Kentucky’de Amerikan Ordusu’nda görevliyken yerleşmiş Anna Lee Fisher’in hayallerine. Henüz 12 yaşında bir çocuk olan Anna, uzaya giden ilk Amerikalı ve ikinci insan olan Alan Shepard’ın mekikle gökyüzüne çıkışının videolarını izlemiş defalarca... Ama o yıllarda sadece erkekler NASA astronotu olarak seçiliyormuş. Tam bu hayalden vazgeçecekken, 1971’de Los Angeles’ta Kaliforniya Üniversitesi’nde kimya ve tıp eğitimi aldığı sırada, NASA, kadın astronot da aradığını duyurmuş: “Seçmeler için başvurdum ve zorlu sınavı geçtim. Eşimle de o zaman tanıştık. Ancak o seçilemedi, benden iki sene sonra NASA’ya girdi, benden bir yıl sonra uçtu. Şimdi ayrı olsak da biz uzaya giden ilk karı-koca astronot çifttik. NASA o zaman karı-koca astronotların birlikte uçmasına izin vermediği için beraber gidememiştik. Astronot eğitimine gelince... İlk seçildiğinizde adaylık yılı geçiriyorsunuz. Ondan sonra da detaylı eğitimleri alıyorsunuz. Adaylık eğitimi sırasında hamileydim. NASA’yla anlaşmayı önceden yapmıştım. Bu yüzden de geri dönüşüm yoktu. Uçuşum için gerekli olan zorlu eğitimi doğumdan sonra aldım. Hamileyken eğitimlere başlamış oldum. Temmuzda kızım doğdu. Uzaya fırlatıldığımda 14 aylıktı” diye anlatıyor macerasını.
KIZIM BENİMLE RÖPORTAJ YAPTI
Ben uzaydayken kızıma annem ve yakın bir arkadaşım baktı. Güvenli ellerde olduğunu biliyordum. Yine de onu bırakıp gitmek çok zor oldu. Binlerce video çekimi yaptık. Bana bir şey olursa birlikte çektiğimiz videolardan beni hatırlayacaktı. Kızım Kristin’in küçük yaşlardan bu yana en büyük hayali gazeteci olmaktı. Bu hayalini gerçekleştirdi. Babası da ben de uzaya gittiği için, Kristin de uzaya giden ilk gazeteci olmak istiyor. Genelde hep uzay haberleri yapıyor. Hatta benimle mekik uçuşlarıyla ilgili neler hissettiğimi anlatan bir röportaj yaptı.
MARS PROJESİ’NDE BEN DE VARIM
Şu anda NASA bir başka gezegene, Mars’a gitme hedefinde. O projede görev alıyorum. Kargo ve insan taşımacılığı görevleri ise özel şirketlere devredilmesi aşamasında. Şirketler arasında karar verilecek. 30 Nisan’da bir uzay aracı fırlatılacak. 5-10 sene içinde de Orion Projesi sonuçlanacak.