Oluşturulma Tarihi: Haziran 28, 2005 00:00
SEVGİLİ okuyucularım, bu Türkiye kadar insanı şaşırtan, çıldırtan, delirten, saçını başını yoldurtan ikinci bir ülke daha, acaba var mıdır?Batık Egebank’ın sahibi Yahya Murat Demirel yine gündeme geldi. Olanları bir kez daha anımsadık. Bu şahıs bankasından tam 1 milyar 100 milyon dolar götürdü. Bugüne kadar devlete hemen hiçbir ödeme yapmamış.Sen böylesine büyük paraları hortumlayacaksın, paraların nereye gittiği belli olmayacak, üzerine bir bardak su içilecek ve sen elini kolunu sallaya sallaya dışarıda gezeceksin! Olacak iş midir? Böyle bir olayın açıklaması hangi adalet, hangi hukuk kavramında vardır? Kamu vicdanı bunu kabul eder mi?Güçsüzlerin karşısında ‘
aslan’ kesilen TMSF nerede? Hafta sonunda Murat’ın babası Şevket Demirel’in şirketlerine el koymuşlar! Aradan yıllar geçtikten sonra! Peki ama babasıyla oğlunun ‘hortum ilişkisi’ var mı? Öyle bir kargaşa yaşıyoruz, öyle bir karambolün içindeyiz ki, bunları gören yok. Olsa bile soran, sorgulayan yok. Sorsanız aldırış etmiyorlar. Pazar günü burada Genç Parti Genel Başkan Yardımcısı Ufuk İlkiz’in başına gelenleri kendi ağzından yazdım. TMSF’den tık yok. Yahya Murat Demirel yılbaşı gecesi bir balıkçı teknesiyle Bulgaristan’a kaçmıştı. Yanında büyük miktarda para vardı. Sonra ne oldu? Getirildi ve serbest bırakıldı! Sen devlete ve millete 1 milyar 100 milyon dolar borçlu olacaksın, ismin böyle korkunç bir hortuma karışacak ve elini kolunu sallaya sallaya dolaşacaksın. Hak, hukuk, adalet nerede? Böyle ülke mi olur? ***İslamcı holdingler Türkiye’de ve Türklerin yoğun yaşadığı Almanya, İsviçre, Belçika, Avusturya, Hollanda gibi ülkelerde Müslümanları cami avlularında kafakola alıp yüksek faiz vaatleriyle paraları tokatladı. Hükümetin bakanı söylüyor: 100’e yakın düzmece holding ve tokatlanan para miktarı yaklaşık 4-5 milyar Euro. Faiz haram(!), faiz yasak(!) diyenler, bu sahtekárlara paraları kaptırdı. Recep Tayyip Erdoğan’ın Avrupa gezilerinde bu durumu gurbetçilerimiz toplantılarda kendisine aktarıp çözüm bulmasını istediğinde, Başbakan’dan aldıkları yanıt aynen şöyleydi: ‘Paraları verirken bana mı sordunuz.’ Şimdi ben soruyorum: Bu vurgunda İslamcıların hortumladığı 4-5 milyar Euro nerede? Şeytan aldı götürdü! Şimdi esas soruya gelelim: Peki bu vurgunu gerçekleştiren düzmece holdinglerin patronları, elebaşıları ve üçkáğıtçıları nerede? Ceza almayı da bırakın bir yana, içlerinde tutuklanan, yargılanan bir tek Allah kulu var mı? Yok!Şu Türkiye’nin durumuna bir bakın lütfen. Buna gülmek mi, ağlamak mı gerekir? Sonrasında bol palavra: ‘Hortuma damardan girdik, hortumu bitirdik.’Hadi canım sen de! BAŞBAKAN KONUŞTU!Evet, yine konuştu! Akaryakıt zamlarından yakındı ve aynen şöyle dedi: ‘Konuyu inceliyoruz. İlgililere 6 ay süre verdik. Bu süre sonunda buradaki adaletsizliği meydana çıkarırsak, tekrar yeni bir kanunla akaryakıt işini devlet olarak ele alırız. 20 günde 3-4 defa zam olmaz. Bunu yeniden rayına oturtacağız. Bu iş yolgeçen hanına döndürülemez.’ Çok tutarlı konuşuyor! Ellerinde yetki varmış ama 6 ay daha bekleyeceklermiş! Şimdi yine soralım: Akaryakıt zamlarını kim yapıyor? TÜPRAŞ. Peki TÜPRAŞ’ın yönetimi kime bağlı? Özelleştirme İdaresi’ne. Yani zamları yapan Tüpraş yönetim kadrosunu tümüyle Özelleştirme İdaresi belirliyor. Devletin bu kurumu nereden emir alıyor? Elbette hükümetten! Zamanında TÜPRAŞ’a direktif verildi: ‘Siz bildiğiniz gibi zam yapın ama bu işe hükümeti bulaştırmayın.’Madem Başbakan akaryakıt zamlarından böylesine şikáyetçi, o halde niçin akaryakıttan alınan ve anormal boyutlara ulaşan ÖTV gibi vergileri düşürüp fiyatları derhal ucuzlatmıyor? Bizden başka dünyanın hangi ülkesinde akaryakıttan yüzde 75 vergi alınıyor? İnsaf!Çok önemli bir konu daha var. Bunlar şimdi TÜPRAŞ’ı da satmaya niyetleniyor. Bir Başbakan, tam bu satış öncesinde müdahale etmekten söz edip alıcıları ürkütür mü? Şaşkınlığın bu kadarı olur mu? Olur olur, burası Türkiye!Emin Çölaşan’ın notu: Okurlar soruyor: ‘Bir kuyumcu Rize’de Tayyip Erdoğan’ın annesi Tenzile Erdoğan’ın adını vererek hastane yaptırdı ve Başbakan törenle açtı. Acaba aynı kuyumcu kendi annesi adına da hastane yaptırmış mıdır? Yoksa bu bir yağcılık örneği midir?’ Valla hiç bilemiyorum. Bu soruları kendilerine sorun!
button