Anchorman’ler benim gibi haber sunacak

Sabah nasıl kalkarsanız gününüz öyle geçer ya... Biz de güne güzel başlatan, sabah 07.30’dan itibaren izleyicilere enerji yükleyen programlardan Star TV’de yayınlanan "Uyan Türkiye"nin yaratıcısı Mesut Yar’la konuştuk. Yar, "Aslında benim yaptığım iş ’haber şov’. Bu çizgiden kaçış yok. Bir gün bütün anchorman’ler benim gibi haber sunmak zorunda kalacaklar" diyor.

Uyan Türkiye haber programından çok bir şov gibi...

- "Uyan Türkiye"nin tuhaf bir duruşu var. Hakikiyle zahiriyi ayrıştıracak çok önemli bir noktaya gidiyoruz.

 Programınız nasıl gidiyor?

- Beni üzen ve benimle özdeşleşen bir durum var. O da; hep marjinal saatlerde program sunuyor olmam. 10 yıl gece programı yaptım. "Bir gün yüzü görecek miyim acaba" diye düşünürken bir buçuk yıl işsiz kaldım. Tekrar döndüğümde ise akşam saatlerini yakaladım. Gerçi orada da ne akşam ne

geceydi. Sonra sabah 07.00’de yayın yapmaya başladık. Üstelik bu saatte haber yayınına başlamak için, ekip gece 10.00’da başlıyor çalışmaya. Ben de 03.00’te gidiyorum işe.

Programın ismini kim buldu?

- Hayatta en iyi yaptığım şey isim bulmak. "Uyan Türkiye" de böyle çıktı. Altını ne kadar doldururum bilmem ama çok iyi isim bulurum.

Sizi Metin Uca’ya benzetenler oluyor mu?

- Ä°zleyici kitlem gençler ve "Gece Hattı"nı hatırlamıyorlar. Daha çok "Passaparola"yı hatırlıyorlar. Bu yüzden ilk baÅŸlarda Metin Uca’ya benzetenler oldu. Hatta aÅŸağılayanlar bile oldu ama sonra "Bu adam farklı bir ÅŸey söylüyor" dediler ve beni anlamaya baÅŸladılar. Åžimdi çok iyi anlaşıyoruz onlarla. Reytinglerim AB grubunda 63’e çıktı. Sabahın 07.30’unda 20 bile almak iyiyken bu rakama ulaÅŸmak gerçekten büyük baÅŸarı. Yani reytinglerle ilgili bir sorunumuz yok ama bu tempo içinde hayatımız bozuldu. Kimyamız tamamen deÄŸiÅŸti, sosyal hayatımız kapandı. Kötü bir hayat ama iyi bir iÅŸ. Â

Ne kadar devam edecek?

- Program bu sezonun sonuna kadar gider aslında. Gönül isterdi ki, böyle bir hayata mecalim olsun ve ben bu işi 15 sene daha yapayım. Ama artık 30’ların sonuna geldim ve böyle bir hayat beni yoruyor.

Başka projeleriniz var mı?

- Henüz daha söylenecek söz bitmedi. Çok büyük bir televizyoncu ağabeyim; "Tüm hayatın boyunca hep arayıp durdun, tamam buldum demedin hiç" dedi. Gerçekten de böyle. Hep yeni bir şey söyledim. Yeni bir şey söyleyince de insanlar "Bugün acaba ne söyleyecek" deyip beni izlemeye başladılar. Her gün söylenecek yeni bir şey bulmamı sağlayan ise çalıştığım genç ekip. Yedi kişiyiz ve en yaşlısı 27 yaşında. En yaşlısı da 10 yıldır benimle çalışıyor ve benim gibi düşünüyor. İzleyicilerimiz gençler ve kadınlar. Üniversite gençliği, ilkokul gençliği. Çok değişik bir kitle. Mesela gelen mail’ lerin çoğunda "Sen bizim çocuklarımıza haberi sevdirdin" yazıyor.

Ekibi nasıl oluşturdunuz?

- Birkaçıyla daha önce bazı işlerde birlikte çalışmıştık. İki-üç tanesini de seçmece karpuz gibi aldık. Yarma Yalçın, Rasta Murat ve Reçet Ertuğ. Seçmece aldık ama hepsi tanınıyor Türkiye’de. Ayrıca hepsinin de korkunç bir zekásı var. Yaşadığı yeri algılayıp aynı zamanda dünyadan da haberdar ediyorlar bizleri. Bu açıdan bu üç çocuk çok iyi. Diğerleri zaten profesyonel.

Henüz söylenecek sözlerim bitmedi diyorsunuz ama bir yandan da 30’larımın sonundayım diyorsunuz. Yakın gelecekteki hedefiniz nedir?

- En büyük hedefim şimdiki programı gece uygun bir saate çekip tüm Türkiye’yi ekrana esir etmek. Onun da ismi var. Adını koydum yani olayın.

Gece programı yine haber ağırlıklı mı?

- Aslında benim yaptığım iş haber şov. Bu çizgiden kaçış yok. Bir gün bütün anchorman’ler benim gibi haber sunmak zorunda kalacaklar. Anchor’lık tavrı

olan adamların işi. Benim başından beri bir tavrım var: Muhalif ama, şirin muhalif. Bu duruşu bozmadım.

Reha Muhtar doğru bir iş yaptı

Reha Muhtar da bir dönem "Uyan Türkiye"ye benzer bir şov yaptı...

- İyi bir laboratuvar çalışmasıydı. Ben hálá Reha Muhtar’ın doğru bir iş yaptığını düşünüyorum. Fakat erken emekliliğe ayrıldı. Şimdi her şey tekdüze ve tüm programlar birbirine benziyor.

Web sitenizde "Adam gibi adamım" diyorsunuz...

- Aslında o site çok eski ve uzun zamandır yenilenemedi. Bir arkadaşım hediye olarak o siteyi yaptı bana ama sürekli yurtdışında olduğu için şifreleri alıp yenileyemedik siteyi.

Ekşi Sözlük sitesinde sizin için "Mimiklerin efendisi" diyorlar...

- Ekşi’yle belli bir yıla kadar aramız çok iyiydi. Sonra o ’hödö bödö gençliği’ acayip ağır şeyler yazmaya başladı. Bir gün hakikaten yalan şeyler yazdılar. Ben de sitenin moderatörlerine ulaştım ve "Hakkımda hiçbir şey girmeyin" dedim. O gün bugündür, iyi ya da kötü hiçbir şey girmiyorlar. Karşılıklı "Saldırmazlık antlaşması" imzaladık.