Anal fistül tedavisinde yeni yöntem

Güncelleme Tarihi:

Anal fistül tedavisinde yeni yöntem
Oluşturulma Tarihi: Kasım 26, 2011 11:51

Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesi Hastanesinde, “anal fistül”ün (perinal fistül) dünyada çok yeni olan bir yöntemle, lazerle eritilip kendi üzerine yapıştırılarak tedavi edildiği bildirildi.

Haberin Devamı

UÜ Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ersin Öztürk, yazılı açıklamasında, şu anda dünyada çok yeni olan bu yöntemi, Türkiye de ilk defa başarıyla uyguladıklarını belirtti.

Öztürk, lazer sistemiyle fistülü bir nevi eriterek kendi üzerine yapıştırdıklarını ifade ederek, şunları kaydetti:
“Böylece anüs kaslarını kesmeden, kaslara zarar vermeden vücudun kendi dokularını kullanarak tedavi uyguladık. Uygulama anestezi altında 4-5 dakika sürüyor ve hasta işlemden 6-8 saat sonra normal hayatına dönüyor. Bu basit, minimal ağrılı yöntem sayesinde, büyük abdest ve gaz kaçırma riskini de en aza indirmiş olduk.”

Günümüzde lazerin, hemoroid (basur) için yaygın olarak kullanıldığını hatırlatan Öztürk, şöyle dedi:
“Oysa hemoroidal hastalık için lazer kullanmak, sokağın başındaki bakkala ekmek almaya gidebilmek için lüks otomobil satın almaya benzer. Gereksizdir. Çok daha basit yöntemlerle hemoroidal hastalık tedavi edilebilir. Ancak fistül gibi basit görünen, ama tedavisi zorlu bir hastalığın tedavisinde lazerin önemi çok daha büyüktür. İnanıyorum ki lazer, yakın gelecekte fistül tedavisinde altın standart yöntem haline gelecektir.”

ANAL FİSTÜL

Doç. Dr. Öztürk, basit bir hastalık gibi görünse de ülkemizde yaygın olarak makat bölgesinde görülen perinal fistülün sık tekrar etmesi ve cerrahi tedavi sırasında ortaya çıkan sorunlar nedeniyle zorlu bir hastalık olarak bilindiğini belirtti.

Haberin Devamı

“Anal fistül”ün, kalın bağırsağın makata açılan kısmı (rektum ve anüs) ile makat çevresi cildi arasında, olmaması gereken bir yol olarak tanımlanabileceğini ifade eden Öztürk, şu bilgileri verdi:
“Bu yoldan dışkı ve akıntı, gaz kaçışı olabilir. Hastalar sürekli olan akıntı nedeniyle makatta ağrı, kaşıntı ve rahatsızlık hissederler. Günümüzde basit fistüllerde fistülün üstünü kapatan dokular kesilerek; daha kötü fistüllere ise bir ip yerleştirilip vücudun bunu atarken fistülü iyileştirmesi mantığına dayanan 'seton' işlemi uygulanır. İkisinde de makatta, uzun süreli açık bir yara ya da asılı bir iplik olması sonucu hastanın haftalarca hayat kalitesi düşer. İyileşme süresince hastalar rahatsız olur. Ayrıca iki durumda da makat kasları bir miktar hasarlanır. Hele tekrarlayan veya ileri hastalıkta zarar gören kas miktarı artar ve büyük abdest veya gaz kaçırma/tutamama riski artar. Lazerle tedavi bu nedenle hastaya büyük konfor getirmektedir.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!