Anadolu sofrası Caddebostan’da kurulacak
Güncelleme Tarihi:
Ayten SERİN
Oluşturulma Tarihi: Haziran 06, 2008 00:00
Türkiye’nin tüm bölgelerinden gelen yerel yemek restoranları, Anadolu’nun az bilinen yemeklerini 12-15 Haziran tarihleri arasında İstanbul Caddebostan’da düzenlenecek olan "Sofradaki Anadolu" şenliğinde İstanbullular’a tanıtacak. Şenliğin Anadolu Sofrası bölümünde yemekler tadılırken Anadolu Kileri bölümünde de yemek malzemeleri satılacak ve bunları seçmenin incelikleri öğretilecek. Anadolu Mutfağı Derneği Başkanı Adnan Şahin, her bölgeden en iyi restoranları seçtiklerini söylüyor.
Sofradaki Anadolu Şenliği, Anadolu Halk Mutfağı Derneği ve Tüm Aşçılar Federasyonu (TAF)’un öncülüğünde, İstanbul Valiliği 2010 Gıda Platformu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ÇEKÜL’ün desteğiyle düzenleniyor. İki yıl boyunca faaliyetlerini bir platform şeklinde sürdürdükten sonra 9 ay önce tüzel kişilik kazanan Anadolu Mutfağı Derneği’nin amacı, Anadolu’nun mutfak birikimlerini ulusal ve uluslararası alanda tanıtmak, profesyonel mutfaklara uygulanmasını sağlamak. Dernek şu anda Tokat Zile’de bir Geleneksel Pişirme Merkezi kuruyor, TRT başlayacak bir program için de danışmanlık yapıyor.
Dernek Başkanı Adnan Şahin, şenliğin önemi konusunda iddialı: "İstanbul’da belediyelerin yaptığı klasik formatın dışında, daha özgün daha seçici davranarak yapılmış, hakikaten bu işin kültürüne yönelik bir organizasyon olması açısından ilk olduğunu düşünüyoruz. Bu yemeklerin hepsi şenlik sırasında taze olarak yapılacak. Bu da ilklerden biri. Etkinliği İstanbul’un kültür başkenti olacağı 2010’a kadar da sürdürmeyi düşünüyoruz" diyor.
Dernek bu arada hem bir yemek haritası çıkarıyor hem de takvimleme çalışması yapıyor. Şahin, coğrafya ile yemek takvimimin birbiriyle ilintili olduğunu söylüyor: "Anadolu’da her yemeğin yenebileceği dönemler vardır. Örneğin şu anda ne kadar isterseniz isteyin Kars’taki kaz pişirme tekniğini görmeniz mümkün değil, Çünkü şu anda kaz yenilmemeli. Bu da otomatikman önümüze bir takvim çıkarıyor. Sıcak mevsim yiyecekleri, soğuk mevsim yiyecekleri gibi bir ayrım var. Dernek olarak ilk adımımız geleneksel mutfağı işleyen lokantaları öne çıkarmak. Bu lokantaları aracı olarak kullanarak, bölgedeki tüm mutfakları kayıt altına alacağız."
Şenlikte kurulacak stand’larda, Türkiye’nin yedi coğrafi bölgesi en az bir lokanta ile temsil edilecek. Rize Çayeli’nden işinin ustası bir kurufasulyeci, Ege bölgesini temsilen Tire’den bir restoran, Orta Anadolu adına Kastamonu ve Çorum’dan birer isim geliyor. Güneydoğu’yu Antep ve Antakya mutfakları temsil ediyor. Tekirdağ köftesi ve Edirne’den yaprak ciğer de olacak.
Şenlikte meraklıları uygulamaları izleyebilecek, işin erbabına iyi yemek yapmak için doğru yiyeceklerin nasıl seçileceğini sorabilecekler.
ŞENLİKTE NELER VAR?
Caddebostan sahilinde bir çadır kurulacak. Anadolu Sofrası bölümünde, Anadolu’da özgün pişirme tekniklerini kullanan ve ulusal düzeyde bilinirlikleri olan 18 restoran, özel yemeklerini sunacak. Unutulan geleneksel yemekler, özel pişirme yöntemleri ve pişirme araçları ile hazırlanarak ikram edilecek. Bu sırada yemeklerin nasıl ortaya çıktığı ve hikayeleri de anlatılacak.
Anadolu Kileri bölümünde ise 56 stand’ta Anadolu’da geleneksel yöntemlerle üretilen süt ve süt ürünleri, et ve et ürünleri, zeytin ve zeytinyağları, şekerlemeler, baharatlar, kuru gıdalar ve geleneksel içecekler tadım için sunulacak, satılacak.
Etkinliğe giriş ücretsiz. Protokol açılışının gerçekleştirileceği ilk gün sadece profesyonellere açık. 13 Haziran perşembe, sabah saatlerinden itibaren tüm ziyaretçiler kabul edilecek.
Anadolu’da gurme turizminin gelişmesine katkıda bulunmak, organik tarım, sağlıklı ve doğal beslenme konularına dikkat çekmek üzere düzenlenen şenlikte Türk ve yabancı gurmeler, yemek yazarları, aşçılar ile söyleşiler ve imza günleri gerçekleştirilecek. Söyleşilerden bazılarının başlıkları şöyle: Unutulan özel yemekler ve pişirme teknikleri, Anadolu’da şarap, Anadolu’nun sağlık kaynağı zeytinyağı, Anadolu’nun otları ve bakliyatları, baharatların mistik dünyası, beyaz dünya (süt, peynir, yoğurt, kaymak, tereyağ), organik ürünler ve sağlıklı yaşam, Anadolu’da ekmek nimettir, Anadolu’da şeker bayramdır, Anadolu’da avadanlıklar. Vedat Başaran, Priscilla Mary Işın, Tahir Tekin Özkan, Gülistan Çilingiroğlu Shipman da bu söyleşileri yapacak kişilerden. Anadolu Halk Mutfağı Derneği Başkanı Adnan Şahin, Sufi mutfağının uzmanlarından Dr. Nevin Halıcı da imza günü düzenleyecek isimler arasında.
1- Kastamonu’da soğan kavalı, Güneydoğu’da irtmek, İç Anadolu’da soğan erkeği denilen, soğan sapı ile kavurma veya börek yapılıyor.![/images/100/0x0/55eb663df018fbb8f8bea1ae]()
2- Ispıt, hodan, kaldirik, zılbıt gibi bir çok değişik isimle bilinen ottan kavurma ile, yumurta, sucuk ve yoğurtlu etli bir yemek yapılıyor. Sinoplular bu otu isli et ile kullanıyor. Bu otla yapılan yemeğin bir adı da çüklüce (ot hali bakır kapta önde).
3- İzmir kökenli enginar dolması, diri bırakılmış pirinç, asma yaprağı, erik ve kurutulmuş etle pişirilmiş.
4- Bayburt yemeği olan lor sarması, evelek efelek olarak da bilinen lahana yapraklarına lor peyniri ile bulgur sarılıp üstüne kavrulmuş soğanla servis ediliyor.
5- Ege bölgesinde bilinen şevketi bostan otundan yapılan aynı isimli yemekte zeytinyağı, et ve limon suyu da kullanılıyor.
6- Lahmi kiraz, Halep kökenli fakat yıllar sonra Antep’te yeniden keşfedilmiş bir yemek.
7- Yeni dünya kebabı bir Akdeniz yemeği.
8- Taze fasulyenin önce haşlanıp sonra kavrulması (turşu kavurması değil) yöntemi Kafkas kökenli. Adana’nın fellah köftesi, sirken otu kavurması ve ısırgan otu kavurması da değişik yöresel yemeklerden.
9- Dolma görünümündeki şıhılmahşi, kavrulmuş et, kırık leblebi, maydanoz ve baharat karışımıyla yapılan bir Hatay yemeği.
10- Hatay’da mualle ya da şık mualle olarak bilinen yemek; mercimek, soğan, biber, domates, patlıcan gibi bir çok sebzenin karışımıyla yapılıyor.
ŞERBETLER
Nevruz şerbeti(yeşil), demirhindi şerbeti (bordo), sübye şerbeti (beyaz) ve limonata da Türk yemek kültürünün önemli bir parçası olan şerbetçiliğin bugünkü örneklerinden.
Dernek Başkanı Adnan Şahin, şenliğin önemi konusunda iddialı: "İstanbul’da belediyelerin yaptığı klasik formatın dışında, daha özgün daha seçici davranarak yapılmış, hakikaten bu işin kültürüne yönelik bir organizasyon olması açısından ilk olduğunu düşünüyoruz. Bu yemeklerin hepsi şenlik sırasında taze olarak yapılacak. Bu da ilklerden biri. Etkinliği İstanbul’un kültür başkenti olacağı 2010’a kadar da sürdürmeyi düşünüyoruz" diyor.
Dernek bu arada hem bir yemek haritası çıkarıyor hem de takvimleme çalışması yapıyor. Şahin, coğrafya ile yemek takvimimin birbiriyle ilintili olduğunu söylüyor: "Anadolu’da her yemeğin yenebileceği dönemler vardır. Örneğin şu anda ne kadar isterseniz isteyin Kars’taki kaz pişirme tekniğini görmeniz mümkün değil, Çünkü şu anda kaz yenilmemeli. Bu da otomatikman önümüze bir takvim çıkarıyor. Sıcak mevsim yiyecekleri, soğuk mevsim yiyecekleri gibi bir ayrım var. Dernek olarak ilk adımımız geleneksel mutfağı işleyen lokantaları öne çıkarmak. Bu lokantaları aracı olarak kullanarak, bölgedeki tüm mutfakları kayıt altına alacağız."
Şenlikte kurulacak stand’larda, Türkiye’nin yedi coğrafi bölgesi en az bir lokanta ile temsil edilecek. Rize Çayeli’nden işinin ustası bir kurufasulyeci, Ege bölgesini temsilen Tire’den bir restoran, Orta Anadolu adına Kastamonu ve Çorum’dan birer isim geliyor. Güneydoğu’yu Antep ve Antakya mutfakları temsil ediyor. Tekirdağ köftesi ve Edirne’den yaprak ciğer de olacak.
Şenlikte meraklıları uygulamaları izleyebilecek, işin erbabına iyi yemek yapmak için doğru yiyeceklerin nasıl seçileceğini sorabilecekler.
ŞENLİKTE NELER VAR?
Caddebostan sahilinde bir çadır kurulacak. Anadolu Sofrası bölümünde, Anadolu’da özgün pişirme tekniklerini kullanan ve ulusal düzeyde bilinirlikleri olan 18 restoran, özel yemeklerini sunacak. Unutulan geleneksel yemekler, özel pişirme yöntemleri ve pişirme araçları ile hazırlanarak ikram edilecek. Bu sırada yemeklerin nasıl ortaya çıktığı ve hikayeleri de anlatılacak.
Anadolu Kileri bölümünde ise 56 stand’ta Anadolu’da geleneksel yöntemlerle üretilen süt ve süt ürünleri, et ve et ürünleri, zeytin ve zeytinyağları, şekerlemeler, baharatlar, kuru gıdalar ve geleneksel içecekler tadım için sunulacak, satılacak.
Etkinliğe giriş ücretsiz. Protokol açılışının gerçekleştirileceği ilk gün sadece profesyonellere açık. 13 Haziran perşembe, sabah saatlerinden itibaren tüm ziyaretçiler kabul edilecek.
Anadolu’da gurme turizminin gelişmesine katkıda bulunmak, organik tarım, sağlıklı ve doğal beslenme konularına dikkat çekmek üzere düzenlenen şenlikte Türk ve yabancı gurmeler, yemek yazarları, aşçılar ile söyleşiler ve imza günleri gerçekleştirilecek. Söyleşilerden bazılarının başlıkları şöyle: Unutulan özel yemekler ve pişirme teknikleri, Anadolu’da şarap, Anadolu’nun sağlık kaynağı zeytinyağı, Anadolu’nun otları ve bakliyatları, baharatların mistik dünyası, beyaz dünya (süt, peynir, yoğurt, kaymak, tereyağ), organik ürünler ve sağlıklı yaşam, Anadolu’da ekmek nimettir, Anadolu’da şeker bayramdır, Anadolu’da avadanlıklar. Vedat Başaran, Priscilla Mary Işın, Tahir Tekin Özkan, Gülistan Çilingiroğlu Shipman da bu söyleşileri yapacak kişilerden. Anadolu Halk Mutfağı Derneği Başkanı Adnan Şahin, Sufi mutfağının uzmanlarından Dr. Nevin Halıcı da imza günü düzenleyecek isimler arasında.
1- Kastamonu’da soğan kavalı, Güneydoğu’da irtmek, İç Anadolu’da soğan erkeği denilen, soğan sapı ile kavurma veya börek yapılıyor.
2- Ispıt, hodan, kaldirik, zılbıt gibi bir çok değişik isimle bilinen ottan kavurma ile, yumurta, sucuk ve yoğurtlu etli bir yemek yapılıyor. Sinoplular bu otu isli et ile kullanıyor. Bu otla yapılan yemeğin bir adı da çüklüce (ot hali bakır kapta önde).
3- İzmir kökenli enginar dolması, diri bırakılmış pirinç, asma yaprağı, erik ve kurutulmuş etle pişirilmiş.
4- Bayburt yemeği olan lor sarması, evelek efelek olarak da bilinen lahana yapraklarına lor peyniri ile bulgur sarılıp üstüne kavrulmuş soğanla servis ediliyor.
5- Ege bölgesinde bilinen şevketi bostan otundan yapılan aynı isimli yemekte zeytinyağı, et ve limon suyu da kullanılıyor.
6- Lahmi kiraz, Halep kökenli fakat yıllar sonra Antep’te yeniden keşfedilmiş bir yemek.
7- Yeni dünya kebabı bir Akdeniz yemeği.
8- Taze fasulyenin önce haşlanıp sonra kavrulması (turşu kavurması değil) yöntemi Kafkas kökenli. Adana’nın fellah köftesi, sirken otu kavurması ve ısırgan otu kavurması da değişik yöresel yemeklerden.
9- Dolma görünümündeki şıhılmahşi, kavrulmuş et, kırık leblebi, maydanoz ve baharat karışımıyla yapılan bir Hatay yemeği.
10- Hatay’da mualle ya da şık mualle olarak bilinen yemek; mercimek, soğan, biber, domates, patlıcan gibi bir çok sebzenin karışımıyla yapılıyor.
ŞERBETLER
Nevruz şerbeti(yeşil), demirhindi şerbeti (bordo), sübye şerbeti (beyaz) ve limonata da Türk yemek kültürünün önemli bir parçası olan şerbetçiliğin bugünkü örneklerinden.