Amfibi sigortacılar

Önceleri yılda bir etkinlik yapılıyordu. Üç buçuk yılda personelin yüzde 30’unun katıldığı, yılda altı kez yapılan organizasyonlara dönüştü. Genel
Müdür Ajlan Sözütek “Bu yaz hedefimiz Ağrı zirvesi” diyor

Bireysel emeklilik pazarlayan bir firmanın personelinden neler beklersiniz; bu meslek grubundan söz edildiğinde gözünüzün önüne nasıl bir fotoğraf gelir? Genç, dinamik, takım elbiseli... Yüzde standartlaşmış tebessüm, gözlerde her türlü sinir bozucu soruya bıkmadan cevap verecek sabrın izi. Düzgün bir diksiyon...
Peki siz emeklilik hayallerinizden, doğa özleminizden bahsederken karşınızdaki sigortacı kravatını düzeltip, ciddi bir ifadeyle çıktığı zirveleri, yürüdüğü 20 kilometreyi, yüzerek geçtiği kanyonları anlatsa inanır mısınız? Clark Kent kılıklı birinin Superman’e dönüşme hayalleri, deyip geçersiniz herhalde.
Ben de aynen böyle yaptım... Geçen yıl bir dağ yürüyüşünde rehberimiz Sönmez Erkaya anlatmıştı. “Bir grup bankacıyla geçenlerde Erciyes’e çıktık. İlk tırmanışları olmasına karşın hiç sorun yaşamadık” diyordu. Yarım kulak dinledim. Ardından bir başka dağ rehberi Emrah Özkök’ten duydum Hasandağı’na çıkıp, kanyon geçişi yaptıklarını. Geçenlerde Erkaya “Ağrı’ya hazırlanıyor.” deyince enerjik ekibin kapısını çalmak farz oldu.

ERCİYES’TEN İNİŞTE BU SON OLSUN DEMİŞTİK

Kozyatağı’nda, E5’in kıyısındaki beş katlı binaya vardığımda gerçek ortaya çıktı: Dağ rehberlerinin bahsettiği ‘bankacılar’ Finansbank’ın bireysel emeklilik hizmetleri birimiydi. 2007 Temmuz’unda kurulan, 273 personelli genç bir şirketti Finans Emeklilik. Yaş ortalaması 31’di. Genel Müdür Ajlan Sözütek, eski kürekçiydi, sporla ilgisini hiç kesmemişti. Ekibin kendini dağa, taşa vurmasının nedeni Sözütek değildi. Personel talep etmişti.
“Başarılı personelimizle yılda birkaç kez, beş yıldızlı bir otelde tatil yapmak, iş stresinden uzakta sosyalleşmek sektörde gelenektir. Bu bir ödüldür. İlk yılımızda ben de bir motivasyon tatili organize ettim. Doğasever arkadaşlarımızın talebi üzerine bir dizi etkinlik ekledik bu tatile. Dağ yürüyüşü, kano safarisi öylesine ilgi çekti, arkadaşlarımızı öylesine mutlu etti ki, bundan sonra konforlu tatillerden vazgeçip tüm motivasyon etkinliklerimizi bu tür bir aktiviteye dönüştürme kararı aldık. Kendine, performansına güvenmeyen arkadaşlarımız bile bir süre sonra bu işi öylesine sevdi ki etkinlik önermeye başladı.”
Ekibin amfibi yaşama intibakı kolay olmadı aslında. Dağcılığa ilk adımlarını Türkiye’nin tırmanması en zor dağında atınca ciddi sorun yaşadılar. Sözütek, gülerek anlatıyor başlarına geleni: “Gerekli eğitimleri tamamlayıp, temmuz ortasında, şeytan rotasından, buzda kramponla çıktık zirveye. Son etap öylesine dik ki, çıkarken duracak, tutunacak yer yok ve çok zorluyor. İnerken, gökdelenden aşağıya kayıyormuş duygusu yaratıp korkutuyor. Hava ısınınca  kayalar kopuyor. Bir arkadaşımızın yanından kuzu büyüklüğünde kaya geçti. İndiğimizde hepimiz ‘Bu ilk ve son tecrübemiz’ dedik. Fakat bir hafta sonra yeni zirveler araştırmaya başladık.”

Finans Emeklilik, ortalama iki ayda bir motivasyon etkinliği düzenliyor. Personelin ailesine de açık olan gezilerde, harcamaların yarısını müessese üstleniyor. Her etkinliğin bir lideri var. Dağcılık, yürüyüş, kano, kanyon geçişi, mağara gibi aktivitelerden Doğa Kulübü’nün başkanı Sezen Ruşen Solak. Aslında tüm doğa aktivitelerinin ilk kıvılcımını çakan da hesap uzmanı Solak. Yürüyüşçülükle başlayıp, Likya Yolu’nu geçen, dağcılığa, mağaracılığa merak saran Solak, Genel Müdür Sözüak’a üç yıl önce doğa aktiviteleri başlatılmasını öneren kişi. Dağ rehberleri Sönmez Erkaya ve Emrah Özkök’le bağlantıyı o kuruyor. Programı hazırlıyor, duyuruları yapıyor, listeleri oluşturuyor, faaliyetten sonra fotoğrafları şirketin internetinde yayımlayıp herkesi doğaya açılmaya teşvik ediyor. Eren Ay, dalıştan, Hakan Kahraman ise 16 kişilik kürek takımından sorumlu. Kürek takımı yarışlardan üç ay önce, haftada iki antrenmanla hazırlanıyor. Diğer personel şirket etkinliklerini beklemeden kendi aralarında organize olup dağcılık, yürüyüş, dalış aktiviteleri düzenliyor.

ÜÇ ZİRVE BİRDEN

Erciyes’teki zirve tırmanışının yanı sıra Finans Emeklilik ekibinin bugüne kadar giriştiği en zorlu aktiviteler sekizer saati bulan Ilgaz zirve yürüyüşü, Latmos Dağı’ndan Bafa Gölü’ne geçiş, Kaz Dağları’nda dört saati bulan yüzme ve tırmanmalı kanyon geçişi... Bugüne kadar bir diş kırılması vakası dışında sorun yaşamadıklarını, güvenliğe önem verdiklerini, asla maceraperest davranmadıklarını söylüyor Sezen Ruşen Solak: “Bazı zirve yürüyüşlerine arkadaşlarımızın 10 yaşındaki çocukları bile katılıyor..” Şimdi hedefleri temmuzda Ağrı Zirvesi. Buna önümüzdeki günlerde yapacakları Demirkazık, Hasandağı tırmanışlarıyla hazırlanacaklar. Ağrı’ya 10 kişilik bir grupla gitmeyi planlıyorlar. Sonra, yurtdışına açılmak ya da diğer alanlara yönelmek gibi düşünceleri var.
Peki bu faaliyetler firmaya ne kazandırdı? “Beklentilerimizin ötesinde olumlu sonuç aldık” diyor Sözüak: “Kişisel gelişim ve takım çalışması açısından çok önemli bir işlev üstleniyor bu faaliyetler. Doğada sınırlarını aşmayı başaran arkadaşlarımız, özel hayatlarında, işte de aynı cesaretle sınırlarını aşmaya yöneldiklerini söylüyor. Geçmişte sorun yaşayanlar, yanlış anlaşılma nedeniyle birbirlerine kırılanlar doğada takım çalışmasının verdiği yakınlıkla ilişkilerinde yeni bir sayfa açıyor. Hepsinden önemlisi gerçek bir takım ruhunu yakalıyoruz.”

İki kişiydik, 20 kişi olduk

EREN AY (28, SCUBA GRUBU LİDERİ)

Altı yıldır bireysel emeklilik alanında çalışıyorum. Eskiden dalış ekibindeydim. Finans’a geçince operasyon bölümünden Faruk Öztokatlı’yla birlikte scuba ekibini oluşturduk. 2009’daki ilk dalışımızda sadece iki bröveli dalgıçtık, diğer arkadaşlarımız eğitmen gözetiminde ilk dalışlarını yaptılar. O kadar ilgi çekti ki iki yılda 10 arkadaşlarımız kursa gidip bröve aldı. Geçen yıl Ayvalık’taki dalış ekibimiz 17 kişiydi. Şimdi yurtiçi ve yurtdışı faaliyetler yapıyoruz. Sayımız 20’ye ulaştı. Bu yıl Deniz Temiz kampanyasına katılmayı düşünüyoruz.

Hedefimiz federasyon kupası

HAKAN KAHRAMAN (38, KÜREK TAKIMI KAPTANI)

Dragon Festivali’nde firmalara açık kürek yarışlarını duyduğumuzda, bu konuda hiç tecrübesi olmayan üç kişiydik. Ocak 2010’da takım kurmaya karar verdiğimizde 10 kişiyi zor bulduk. Duyurularla 27’ye çıktık. Bir arkadaşımızın eşi antrenörlüğümüzü üstlendi. Haftada üç gün birer saat çalışıp yarışlarda 150 takım arasında, sport kategorisinde dördüncü olduk. Yarışmaya sekiz kadın arkadaşla çıktık. Sudan ürken, endişeyle başlayanlar korkularını yendi, istekli birer kürekçiye dönüştü. Şu anda 30 kişiyiz. En gencimiz 21 yaşında.

Ilgaz zirvesine 9 saat yürüdük

SEZEN RUŞEN SOLAK (30, DOĞA KULÜBÜ BAŞKANI)

Finans Emeklilik’e girdiğimde, arkadaşlarım sırtımda 20 kiloyla 100 kilometre yürüdüğümü duyunca “Senin tatil anlayışın bu mudur” diyor, espri konusu yapıyordu. Kulübü kurup beni lider seçtiler. 2009’da Istranca Dağları’ndaki ilk etkinliğimize 35 kişi katılmıştı. Yolda çok zorlanınca, üzülmüş, hatta umutsuzluğa kapılmıştım. Fakat dönüşte bir sonraki etkinliği sordular. Ilgaz zirvesine soğukta, ıslak halde 9 saat yürüdük, arkadaşımızın 11 yaşındaki oğlu Sarper bile şikayet etmedi. Doğadan, böcekten korkanlar şimdi çadırlı kamp istiyor.