Oluşturulma Tarihi: Temmuz 31, 2007 00:00
Gurbetçi bir ailenin çocuğu olarak Almanya’da lise ve mühendislik okuyan Abdülaziz Birsin, bariton sesiyle 8 dilde, operadan Türk halk müziğine kadar geniş bir yelpazede şarkı söyleyebilmenin avantajını iyi kullanarak sanayici ve turizmci olmayı başardı.
Yasmin Bodrum Otel’in, Starmod Deri’nin patronu olan Birsin, bu yıl içinde Topkapı’da bir de hastane açacak.
TÜRK girişimcisi, ticaretin ve sanayinin kapısını çok farklı yöntemlerle açabiliyor. Almanya’da gurbetçi bir ailenin oğlu olarak hayata atılan Abdülaziz Birsin de hayatındaki tüm ticari ilişkilerin kapısını ’müzikle’ açmayı başardı. Birsin, sahibi olduğu 1.200 yataklı Yasmin Bodrum’da 250 kişinin, İstanbul’daki deri fabrikasında da 80 kişinin patronu ama Yasmin’de 10 kişilik orkestrasıyla her akşam sahneye çıkıyor. İş hayatındaki bütün ilişkilerini ’müzik sayesinde’ kurduğunu ve geliştirdiğini belirten Abdülaziz Birsin şöyle başlıyor anlatmaya: "İstanbul doğumluyum ama liseyi Almanya’da okudum. Annem, babam orada bir otomotiv yan sanayi fabrikasında işçiydi. Üç kardeşiz. Ben Almanya’da makine mühendisliği de okudum. Sonra 1.5 yıl kadar anne ve babamın çalıştığı fabrikada çalıştım."
ALMANYA’YA KADİFE: Almanya’da mühendis olarak fabrikada çalışırken, ticaret yapma fikriyle işten ayrıldığını ve Türkiye’deki akrabalarıyla Almanya’da ortak bir şirket kurduğunu belirten Abdülaziz Birsin şöyle devam ediyor: "Benim sermayem yoktu, 1980’de arabamı koydum ve Türkiye’den ham kadife ithal edip Almanya standartlarına göre işleyip satışına başladık. Bu iş iyi gitti. Sonra baktım ki deri işinde fırsatlar var. Bu işe girme kararı aldım ve 1983’te Almanya’ya deri ithal etmeye başladım. Ancak ilk baştaki bir kaç bin adetlik ceket çok kötü geldi ve bu yanlış iş hayatıma kötü bir darbe vurdu. Ancak sonra yine toparlandım ve deri işinde inat ettim."
İSTANBUL’DA DERİ FABRİKASI: 1988’de İstanbul’a gelip, Starmod Deri’yi kurduğunu anlatan Abdülaziz Birsin, "Ben İstanbul’a geldim, kardeşlerim Almanya’da kaldı ve 2 tane tabakhane ile anlaşıp 700 kişinin çalıştığı deri konfeksiyon firması kurdum. Piyasada herkes şaşırdı ve başlangıçta bize inanamadı. Hatta ilk başta ne alıyorsak peşin para ile almak zorunda kaldık. Ancak kısa sürede ihracatta en büyük deri firmalarından biri olduk. Tamamı Almanya’ya olmak üzere yüksek miktarlarda ihracat yaptık" diyor.
ÇERNİŞEV’LE SAHNEDE TANIŞTIM: Türkiye’deki deri üretimi ve ihracatında başarısı sürerken bir gün Ankara’da Rus büyükelçiliğindeki bir davette şarkıcı olarak sahne aldığı söyleyen Abdülaziz Birsin şöyle konuşuyor: "Henüz SSCB dağılmamıştı. Albert Çernişev benimle özel olarak ilgilendi. İstanbul’da deri işinde durumumu öğrenince de ’ben tüm vizeleri halledeyim, cebine de bir 50 bin dolar koy, Rusya, Tataristan, Kazakistan, Özbekistan dolaş’ dedi. Ben de olur dedim. Gittiğim yerlerde hep muhteşem karşılandım ve birkaç tane deri fabrikası, sabun ve şampuan tesisi, ekmek fabrikası kuruluşu gerçekleştirdim. Bu bölgelere de ihracatım hızla arttı. Sonra da Almatı’da Ambassador Oteli yaptım ve işlettim. 2.5 sene önce de sattım."
Deride küçüldüm Yasmin Otel’i yaptım Bodrum’a yerleştimABDÜLAZİZ Birsin, İstanbul Halkalı’daki Starmod Fabrikası’nda da gündüzleri sanayici olarak, akşamları ise fabrikada açtığı restoran-bar’da sahne alan şarkıcı olarak yoluna devam ettiğini ancak yaklaşık 4 yıl önce bir
trafik kazasında eşini ve kızını kaybettiğini söylüyor. Birsin şöyle konuşuyor: "Bu olaydan sonra, biraz hayata küstüm. Yurt dışındaki işlerimi tasfiye ettim. Deri işinde de küçüldüm. Yönetimini kardeşlerime bıraktım. Bodrum’a yerleşme kararı aldım. Bir otel yaptım ve kızımın adını verdim. Şimdi Bodrum’da yaşıyorum ve Yasmin Otel’de 10 kişilik orkestramla sahneye çıkıyorum. 8 dilde, operadan, Türk halk müziğine kadar çok geniş bir repartuvarda şarkılar söylüyorum. Müşterilerimle çok özel bir iletişimim var. Otelim Bodrum’un en büyüklerinden ve en güzellerinden. Otelimde 250 kişi çalışıyor. İstanbul’daki deri işimizde de 80 kişilik istihdamımız var. Topkapı’da bir hastane inşaatımız sürüyor. Bu yıl içinde onu da açacağız. 10 milyon dolarlık bir yatırım oluyor. 55 çok özel odalı, kalp damar hastalıklarında uzmanlaşmış bir hastane olacak."
Şarkıcılık nasıl patron yaptıAbdülaziz Birsin, ’hayatımdaki bütün ilişkilerim müzikle ilgilidir’ diyor. İlk iş hayatına atıldığı yıllarda Almanya’da meşhur bir stüdyoda ilk plağını yaptı.
Almanya’da, 25 yaşında sahneye çıkmaya başladı. Almanlar, ticaret yaparken şarkı söyleyen Abdülaziz’e ’Senyör Gomez’ adını taktılar.Firmasıyla katıldığı fuarlarda LP’leri dağıtmaya başladı ve Alman müşterilere çok farklı gelen bir promosyonla, ticari iletişim başlattı.
İstanbul’daki fabrikanın içine de bir restoran-bar açtı ve müşterilerle bir şarkıcı olarak özel iletişim kurdu.
BDT ülkelerine ilk açılımı da Rus Büyükelçi Çernişev’in ’sahnede kendisini dinleyip, tanışmasıyla’ başladı.
Halen kendisine ait Yasmin Bodrum’da 10 kişilik orkestrasıyla sahne alıyor ve müşterilerini kendi müziğiyle ağırlıyor.
Yasmin Bodrum’da çok modern bir stüdyo da kuran Abdülaziz Birsin, sanatçıların tatilde stüdyoya girebilecekleri bir yapı da kurdu.
Birsin, Belçikalılarla ’kış aylarında obez turizmi’ anlaşması da yaptı. Belçika sağlık kurumları obezleri Bodrum’a gönderecek ve Birsin’in ekibi onları zayıflatacak.