Alkol kızımı 11 yıl unutturdu

Güncelleme Tarihi:

Alkol kızımı 11 yıl unutturdu
OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 01, 2004 00:00

Kadehler arasında geçip gitti yılları. Almanya’dan gelen telefon sayesinde ayıldı. Nasıl baÅŸarmıştı 11 yıl boyunca kızını hiç aramamayı? Kendine ÅŸaşırdı.(... )Gözlerini açtığında tepesinde bir serum asılıydı. Karşısında bir doktor ve kızı duruyordu. Kızı saçlarını okÅŸarken, doktor, ‘Berkant bey, buraya nasıl getirildiÄŸinizi hatırlıyor musunuz?’ diye sordu. Berkant, ‘Hayır’ dedi. Doktor, ‘Ben de sanmıyorum’ deyip sürdürdü konuÅŸmasını:Bir akÅŸam evde tek başına oturmuÅŸ, nereye gideceÄŸini düşünürken telefonu çaldı. Arayan ilk eÅŸinin aÄŸabeyiydi. ÅžaÅŸkınlıktan neredeyse küçük dilini yutacaktı. Yıllarca konuÅŸmamışlardı.- Hülya büyüdü. Kocaman, güzel bir kız oldu. Her ÅŸeye sahip ama o bir babaya ihtiyaç duyuyor.KoltuÄŸa çöktü Berkant. Onun bir kızı vardı! EÅŸi Nevin onu alıp Almanya’ya gideli beri görmemiÅŸ, unutup gitmiÅŸti. ‘Ne kadar oldu görmeyeli?’ diye hafızasını yokladı. 11 yıl önceydi. Evliliklerinde problemler baÅŸlayınca Nevin, kızıyla birlikte Almanya’daki aÄŸabeyinin yanına yerleÅŸmiÅŸti. Henüz iki yaşında olan Hülya’dan ayrı kalmayı kabullenmekte zorlanmıştı önce. Kendini alkole vermiÅŸti. Geç saatlere kadar barlarda dolaşıyor, yatağına zor ulaşıyordu. Aylar sonra geçti kızgınlığı. Hülya aklına gelince, ‘Alt tarafı Almanya’dalar. Ä°stediÄŸim zaman kızımı gidip görürüm’ diye avutuyordu kendini. Aslında onu rahatlatan alkoldü! İçki ona gülümsedikçe Almanya’daki kızını aramaz oldu.Bir kaç yıl sonra, iÅŸyerinde birlikte çalıştıkları Reyhan’a ilgi duymaya baÅŸladı. Her gece barlarda meyhanelerde noktalanan hızlı yaÅŸamını eleÅŸtiren tek insandı Reyhan. Onun yanındayken en fazla üç dört kadeh rakıyla yetiniyordu.Reyhan hanımla ikinci evliliÄŸini yaptığında 30 yaşındaydı. Ä°lk yıl mutluydu, alkolü azaltmıştı. EÅŸine ayak uyduruyor, geceleri dışarı çıkmıyordu. Türkiye’deki yabancı bir kuruluÅŸta çalışıyordu. Ä°ÅŸ hayatında da eski baÅŸarısını yakalamıştı.KIZIMIZ 13 YAÅžINDA BABASINI MERAK EDÄ°YORGiderek geceleri daha çok dışarı çıkmaya ve daha çok içmeye baÅŸladı. Evlilikleri üçüncü yıla girerken eski günlere dönmüştü. Geç vakitlerde eve dönüyor, çoÄŸu kez uykuya dalmış olan eÅŸinin yanına kıvrılıp sızıyordu. Reyhan hanım iki yıl daha tahammül edebildi bu duruma. Berkant yalnız kaldıktan sonra tamamen serbest bıraktı frenlerini. YaÅŸamındaki bütün boÅŸlukları alkolle dolduruyordu. Geceleri yaşıyor, gündüzleri ise sürünüyordu. Kadehler arasında geçip gitti yılları. Almanya’dan gelen telefon sayesinde ayıldı. Nasıl baÅŸarmıştı 11 yıl boyunca kızını hiç aramamayı? Kendine ÅŸaşırdı.Hiç beklemeden çevirdi ilk eÅŸinin aÄŸabeyinin verdiÄŸi numarayı. Nevin karşısındaydı. Araya giren 11 yıla raÄŸmen sıcak bir konuÅŸma oldu. ‘Kızımız 13 yaşına girdi, babasını merak ediyor’ dedi Nevin. Berkant da onu görmek istiyordu. ‘Hemen Ä°stanbul’a gönder’ dedi. Nevin, farklı düşünüyordu. Hülya onu hiç tanımıyordu; en iyisi Berkant’ın Almanya’ya gitmesi ve bir süre birlikte olduktan sonra Ä°stanbul’a götürmesi idi. Berkant’ın, Almanya’ya uçması için sadece iki gün yetti. Almanya’da, sadece kızıyla deÄŸil, eski eÅŸiyle de kaynaÅŸtılar yeniden. Bir süre sonra üçü birlikte döndüler Ä°stanbul’a. Ä°kinci kez evlendiler.Mutlu bir aile olmuÅŸlardı yeniden. Berkant, bu tabloyu bozmamak için fazla içmemeye özen gösteriyor, kendini dizginliyordu. Az içince keyifli de oluyordu. Kızının bile dikkatini çekmiÅŸti neÅŸesi, ‘Herkes benim babam gibi içse; içtikçe keyifleniyor ve sarhoÅŸ olmuyor’ diyordu. Hülya evlenene kadar sürdü Berkant’ın alkolle dengeli iliÅŸkisi. Yedi yıl sonra Hülya evden ayrılınca alkolü yine artırdı. 11 yıl unuttuÄŸu kızını çok sevmiÅŸti. Ondan ayrı kalmak etkiliyordu bu kez de. Unutmak için yine alkolden yardım istedi. Geceleri, hatta iÅŸyerinde öğle molalarında bile içmeye baÅŸladı. EÅŸiyle tartışmalar giderek sıklaÅŸtı. Çekilmez bir insan olmuÅŸtu. Nevin bir daha terketti onu.PERDE ARKALARINA SAKLANAN RAKI KADEHLERÄ°Berkant, alkolle sarmalanmış, çılgın bir hayata atıldı hiç düşünmeden. Eve sabaha karşı güçlükle dönüyor, kimi zaman hiç yatmadan meyhaneden, bardan çıkıp doÄŸruca iÅŸe gidiyordu. Bir gece ‘İşte benim kadınım’ diyeceÄŸi bir kadın çıktı karşısına. Güzel ve kültürlü bir kadındı Kamuran. Ama en önemlisi içtikçe neÅŸeleniyor, gece hayatından hoÅŸlanıyordu.Çok geçmeden evlendiler. Berkant, 50 yaşını aÅŸmıştı; eÅŸi ise 10 yaÅŸ küçüktü kendisinden. Ancak uyum içindeydiler, alkol ve eÄŸlence dolu geceler geçiriyorlardı. Berkant emekli olana deÄŸin sürdü mutlulukları. 14 yıl, rekor denecek bir süredir evliydiler. Ä°ÅŸsiz kalınca evlilikleri biraz sarsıldı ama özel bir radyodan gelen genel müdürlük teklifi keyiflerini yerine getirdi. Rahat bir iÅŸti. Öğleyin iki üç ÅŸiÅŸe bira içiyor ve akÅŸama doÄŸru viski faslına baÅŸlıyordu. Radyodaki program yapımcıları ve DJ’lerle iyi anlaşıyordu. Hem içiyor hem de güzel programlar yapıyorlardı. Ancak iki yıl sonra radyo maddi sorunlar nedeniyle kapanınca dünyası karardı. Sabahtan akÅŸama, akÅŸamdan sabaha kadar içiyordu artık. Uykusu kaçtığında da bir ÅŸiÅŸe biraya baÅŸvuruyordu. Bir gece, biranın yetmediÄŸini fark etti. Saat 05.00’te uyandığında rakıyı denedi. Ä°ki duble rakı içtikten sonra yataÄŸa girdi. Ertesi sabah kendisini daha zinde hissetti. ‘Tamam! Ä°lacımı buldum’ dedi. Sabahın köründe baÅŸlıyordu içmeye. Gece yatağına zor ulaşıyordu. TemizliÄŸe gelen hizmetçi kadın, perdelerin arkasında bulduÄŸu rakı kadehlerine bir anlam veremiyordu.ALKOL KOMASINDAN KURTULMANIZ MUCÄ°ZEBir sabah ÅŸiÅŸeyi aldığında elinin zangır zangır titrediÄŸini gördü. Kadehe rakı koymayı baÅŸarmak için epeyce uÄŸraÅŸması gerekti. İçince ellerinin titremesi geçmiÅŸ gibi geldi. Bir süre sonra evine yemeÄŸe gittiÄŸinde ellerinin titrediÄŸini kızı da fark etti. Çatal bıçak tutamıyordu. Onu bir psikiyatriste götürdü. Berkant, doktorun verdiÄŸi ilacı birkaç duble rakıyla birlikte yuttu.Gözlerini açtığında tepesinde bir serum asılıydı. Karşısında bir doktor ve kızı duruyordu. Balıklı Rum Hastanesindeydi. Kızı saçlarını okÅŸarken, doktor, ‘Berkant bey, buraya nasıl getirildiÄŸinizi hatırlıyor musunuz?’ diye sordu. Berkant, ‘Hayır’ dedi. Doktor, ‘Ben de sanmıyorum’ deyip sürdürdü konuÅŸmasını:- Alkol komasındaydınız. Ertesi gün ‘delirium tremans’a girdiniz. Kurtulmanız mucize. Tam altı gündür buradasınız.Berkant ÅŸaşırdı. Demek altı gündür kendinde deÄŸildi! Bu sırada doktor, gözlerinin içine doÄŸru eÄŸildi: - Tekrar içki içerseniz ölürsünüz. Siz bir alkoliksiniz.- Alkolik mi? - Evet, alkoliksiniz. Tekrar ediyorum. Bundan sonra yaÅŸadığınız süre içki içerseniz sizi bir daha kurtaramam.Berkant, ‘Herhalde içmesin diye korkutuyor beni. İçki beni hiç rahatsız etmedi ki, yaÅŸamımda hep vardı’ diye düşünürken, doktor, ‘Sizi 09.00’da terapi seansına bekliyoruz’ diyerek ayrıldı. Ä°ki saat sonra hastanenin salonuna girdiÄŸinde yirmi kadar hastanın beklediÄŸini gördü. Doktor gelip yerine oturduktan bir süre sonra hastalardan biri bozdu sessizliÄŸi: - Adım Ali, ben bir alkoliÄŸim. Ä°ki defa alkol tedavisi gördüm. Çıkınca yine içmeye baÅŸladım. Yani kaydım...Sonra sırayla diÄŸer hastalar söz alıp konuÅŸmaya baÅŸladı. Hepsi söze ’Ben bir alkoliÄŸim’ diye baÅŸlayıp öyküsünü anlatıyordu. Bunu tekrarlayıp durmanın nasıl bir yararı olabilirdi? Ertesi sabah odasına gelen doktora sordu bu soruyu. Doktor, bir süre Berkant’ın yüzüne baktıktan sonra yanıtladı:- Hastanın kendisini alkol bağımlısı kabul etmesi ve bunu aklından çıkarmaması çok önemlidir. Alkolik olduÄŸunu asla unutmamalıdır.SEN ALKOLÄ°KSÄ°N SOSYAL İÇİCÄ° OLAMAZSINAklına yatmadı Berkant’ın bu açıklama ama üstelemedi. Bir gün bahçede diÄŸer hastalarla sohbet ederken onlara sordu aynı soruyu. Deneyimli alkoliklerdi çoÄŸu. Birkaç kez kaydıktan sonra ayık kalmayı baÅŸarmış bir hasta, ikna edici bir açıklama getirdi konuya:- Bizler, içkiyi dudağımıza deÄŸdirince birkaç kadehle yetinemeyiz. Yani sosyal içiciliÄŸe dönemeyiz. AlkoliÄŸiz biz, normal deÄŸiliz.Bu sözlerin anlamını, birkaç gün sonra gördüğü bir örnekle kavradı. Odasında, kızının getirdiÄŸi kitabı okuyordu. Dışardan gürültüler duydu. Tanıdık bir ses, bağırıyordu. Koridora çıkınca hasta bakıcıların iri yarı birini zaptetmeye çalıştığını gördü. Bir hafta önce taburcu olan Osman’dı bu. Onu farkedince bağırdı:- Berkant abi. N’ooolur beni buraya yatırmasınlar. Beni bara götür. İçmek istiyorum! Sen de gel, abicim. Beraber içeriz. Gidelim buradan.Berkant dondu kaldı. Demek söylenenler doÄŸruydu! Alkolik olduÄŸunu unutmaması, kadehe hiç dokunmaması gerekiyordu. Kendi kendine tekrarladı:- Berkant sen asla sosyal içici olamazsın. Hastanede kaldığı üç hafta boyunca Osman gibi, taburcu olduktan sonra hastaneye geri dönen çok kiÅŸi gördü. Devrilene kadar içiyor ve hastanede gözlerini açıyorlardı. Onların bu hali ürkütmüştü Berkant’ı. Dostları, ‘Seni hiç bu kadar iyi görmedik’ diyorlardı. Gerçekten gözlerinin altındaki torbalar kaybolmuÅŸ, yüzü pembeleÅŸmiÅŸti. Aynaya baktıkça, bir daha içmeme kararlılığı artıyordu.Amerika’dan apar topar dönen eÅŸiyle birlikte yepyeni bir yaÅŸama dönerken kendini iyi hissediyordu. İçmek aklına gelmiyordu.Ancak birkaç hafta sürdü bu rahatlığı. MaÄŸazalarda gördüğü içki ÅŸiÅŸeleri, filmlerdeki kadehler üzerine üzerine geliyordu. Geceleri uyuyamıyor, kapıları duvarları yumrukluyordu. Doktorunun ‘İçerseniz ölürsünüz’ sözlerinden korkmuÅŸ olmasa hiç durmaksızın kadehlere sarılacaktı. Hastaneye giderek doktorlardan yardım istedi. ‘Kafamdaki alkol yoksunluÄŸu duygusunu yok edemiyorum.’ Anti-depresan ilaçlar verdiler ve terapi seanslarına yeniden baÅŸladı. Aylarca gidip geldi seanslara.Alkolden onu asıl kurtaran, hastanede tanıştığı ‘Adsız alkolikler’ grubu oldu. Alkolü yalnız yenemeyeceklerine inanan alkolikler, güçlerini birleÅŸtirmek için grup kurmuÅŸlardı. Berkant da onlara katıldı. Ä°stanbul’da bir binanın bodrum katında altı yıldır düzenli olarak her gün toplanıp, bıkmadan tekrarlıyorlar:- Biz alkoliÄŸiz. Asla sosyal içici olamayız.OKURA PUSULAHálá her gün toplantılara gidiyorÖyküyü kaleme almadan önce bu olayları yaÅŸayan kiÅŸiyle uzun uzun konuÅŸtum. Gerçek adını söylemekle birlikte, yazılmasını istemedi. Altı yıldır içki içmemesine raÄŸmen alkolle mücadelesi hálá bitmemiÅŸ. YaÅŸamındaki en önemli deÄŸiÅŸiklik, artık içen insanlarla aynı masaya oturabilmesi ve ‘alkolik’ adlı bir kitap yazmaya baÅŸlaması. ‘Adsız Alkolikler’in Ä°stanbul’da yedi ayrı grup halinde faaliyet gösterdiklerini, kendi grubunun her gün 18.30-19.30 saatleri arasında toplandığını ve sponsorlarının da Amerikan Hastanesi olduÄŸu bilgisini verdi. Bu toplantıların doktorların düzenlenen terapi seanslarından en büyük farkı, aralarında uzman bulunmaması.YaÅŸam öykünüzü bekliyoruzFax: 0 (212) 677 0 888 e-mail: fbildirici@hurriyet.com.tr Mektup adresi: Anlatsam Roman Olur Hürriyet Medya Towers GüneÅŸli/Ä°stanbul. Web sayfası: www.hurriyet.com.tr/anlatsamPAZARTESÄ°: KÃœFREDEN ÇOCUKLARIN BAÅžINA GELENLERÂ
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!