Güncelleme Tarihi:
İnci Türkay’ın oyunculuğu ve programcılığının yanında başka bir kimliği daha var. Mağazacılık. Ama yine çocuklarla ilgili, oyuncak mağazası Tayga Toys’un sahibi. Burada da yine çocuklar için iyi bir iş yapmış, onlara plastik içermeyen, sağlıklı, oyuncaklar sunuyor. Oğlu Ali’nin ise işi gücü, tüm eğlencesi insanlar! İletişim yeteneğini annesinden almış. Sihirli anne anneliğini kendi ağzından anlattı.
Çocuklar sizi “Sihirli Annem” dizisiyle çok sevdi. “Sihirli Annem” öncesinde yine çocuklara yönelik bir programınız vardı...
- Evet, yine aynı şekilde efsane olmuş 500 bölümlük “Duma Duma Dum” programını yaptım. Programın yapımcısı Faruk Bayhan beni Gencay Gürün Tiyatrosu’nda keşfetti. Çocuklarla inanılmaz bir elektriğim olduğundan ve onların enerjisinden beslendiğimi düşündüğüm için çocuk programı fikrinden bahsedince önce onlara hayal gibi geldi. Çünkü çekimler hem sabah olacak hem canlı olacak, üstelik çocuk programı...
İşinizi severek yaptığınız uzun soluklu başarılarınızdan da belli oluyor.
- Ben bu işi çok bilinçli ve isteyerek yapıyorum. Bana yakıştırıyorlar, aynı şekilde ben de kendime yakıştırıyorum. Çocuklarla ilgilenmeyi, anneliği seviyorum. Yaptığım işlerin başarısı da buna bağlı. Şu an Kanal 1 de yine şahane bir çocuk programı yapıyorum.
Yazıyla aranız nasıl? Çocuk kitabı ya da oyunu yazdınız mı?
- Aslında cebimde bunca yıldır biriktirdiğim çok şey var. Milliyet’in Kelebek ekine yazdım bir süre ama o sırada bir taraftan da “Duma Duma Dum” ve “Sihirli Annem”i yapıyorduk. Vakit bulamadığım için bitirmek zorunda kaldım.
Ali’ye bir kardeş düşünüyor musunuz peki?
- Düşünüyoruz neden olmasın, inşallah. Bir kardeşi olsun, birbirlerine destek olsunlar isteriz tabii.
O TAM BİR ROMEO
Ali nasıl bir çocuk?
- Ali için Romeo diyebilirim. İnanılmaz romantik. Başak burcu olmasından kaynaklanıyor sanırım. Çok da titiz. Örneğin üzerine bir şey dökülse hemen değiştirmek ister. Onun dışında düzenli, tertipli ve ılımlı. Her zaman olumlu ve mutlu olmayı biliyor. İnsanlarla iletişime girmeye bayılır. Yolda gördüğü, tanımadığı insanlara merhaba, günaydın der.
Şu anda Ali’yle geçirdiğiniz zamanları düşünürsek yarı zamanlı değil tam zamanlı bir anne diyebilir miyiz sizin için?
- Tabii, programlara birlikte geliyoruz, Ali’yle okuyoruz, eğleniyoruz, yatıyoruz kalkıyoruz, onun bütün evrelerini biliyorum. Oğlum benim yaşam biçimim oldu. Her şeyini benimle paylaşıyor. Bütün işlerimi ona göre ayarladım. Hayatımda en çok istediğim iyi bir anne olmaktı. Mesela programlara çağırıldığımda ilk olarak tanıtılırken bir anne olduğuma değinmelerini istiyorum. Anneliğe çok saygı duyuyorum.
Annelik iç güdüsü herşeyin üstünde
Annelere ve anne adaylarına çocuklarının eğitimi konusunda vermek istediğiniz bir mesaj var mı?
- Bu konuda mesaj vermek çok zor ama annelik içgüdüsü her şeyin çok üstünde gerçekten. Çocuğunuzu tanımanız, onunla ilgilenmeniz ve bir bütün olmanız çok önemli. Bu eğitim konusunda da böyle. Mesela ben bütün vaktimi ayırmama rağmen hiçbir zaman Ali’nin her istediğini yapan bir anne olmadım. Hiçbir anneye de bunu tavsiye etmem. Ödüller ve cezalar eğitim için çok etkili. Bilinçli ve her şeyin farkında bir çocuk olması için söylediği hiçbir şeyi es geçmemek gerekir.