Aklın ötesinde bir dehşet

Güncelleme Tarihi:

Aklın ötesinde bir dehşet
Oluşturulma Tarihi: Nisan 06, 2013 00:00

Yönetmen Hasan Karacadağ ‘Dabbe’ serisi ve ‘Semum’ filmleriyle tanınıyor. İşin eğitimini Japonya’da alan, kafayı cinlere ve korkutmaya takan Karacadağ’ın son numarası ‘El Cin’ bu hafta vizyonda.

Haberin Devamı

El-Cin nasıl bir hikâyeyi anlatıyor?
- Beş üniversite öğrencisinin istemeden de olsa cinler âleminin karanlık sırlarına bulaşması. Kayıp insan vakalarının cinlerle ilişkisi gibi şimdiye kadar işlenmemiş alt bir metni var.

Filmin izleyiciye ilginç gelecek noktası ne olacak?
- Cinlere ait özel tasarımları filmin içerisine ve bazı karelerin arasına gizledik. Bu, izleyiciye çok ilginç bir bilinçaltı korku deneyimi yaşatacak. Makyajların ve dijital efektlerin gerçekçi olmasına da çok dikkat ettim. Bir de herkesin başına gelebilecek kadar çok basit ve sıradanmış gibi görünen bir detayla başlıyor. Aklın ötesinde bir dehşetle bitiyor.

Son filminizde de cinlere dalmıştınız. Nedir cinlerin sizden çektiği?
- Öncelikle yaptığım şeyin korku sineması olmayan bir ülkede, özgün bir sinema-korku dili oturtmak olduğunu hatırlatmak isterim. Yıllarca Batı sineması hep kendi kültüründen, kendi edebiyatından, kendi dininden mistik öğeleri kullanırken, biz izleyici konumundaydık. Zombiler, vampirler, hayaletlerle ilgili yüz binlere varan film yapılırken, bizim ninelerimizden dinlediğimiz ‘cinler-gulyabaniler’ hep masallarda kalmıştı. Benim yaptığım kendi özümüzün derinliklerine gömülmüş, bilinirken bilinmeyene dönüşmüş anlatıları yakalamak ve onları izleyiciyle buluşturmak.

Haberin Devamı

En sonunda size görünmelerinden korkmuyor musunuz?
- Ufolarla ilgili filmler çeken Steven Spielberg nasıl ki uzaylılarla karşılaşmaktan korkmuyorsa ben de cinlerden korkmam.

Ufolarla cinler bence birbirinden farklı!
- Yaptığım şey hayal gücümü kurgulayıp izleyiciye sunmak. O kadar diyebilirim.

İşte korku budur!

Filmlerimde plastik makyajları, dijital animasyonlarla destekleyerek daha mistik bir hava vermeye çalışıyorum. Örneğin bu projede çekim esnasında beş saat süren bir makyaj daha sonra bilgisayar ortamında bir hafta süren ek bir çalışmayla etki daha yükseğe çekildi. Makyajla çok iyi bir yüz yarası yapabilirsiniz ama o yaranın içine hareket eden, onlarca hamamböceğini ancak animasyonlarla ekleyebilirsiniz. Bir de cinlerin çarptığı insanların vücut deformasyonlarını bile fizik kurallarının biraz dışına taşırarak çok daha güçlü görüntüler yakaladık. Japonya’ya tasarlattığım ürkütücü cin suretlerini, filmin içerisinde çarpılma anlarının arasına özel bir kurguyla hiçbir filmde görmediğim bir etki oluştu. İşte korku budur dediğim bir etki.

Haberin Devamı

Aklın ötesinde bir dehşet
Eski Arap metinlerinde cinler, ürkütücü cüceler şeklinde tasvir edilmiştir.

 

Aklın ötesinde bir dehşet
İslam mitolojisi ‘cinler bize göre aynanın içindekilerdir’ der. Aynalara dikkat!

 

Aklın ötesinde bir dehşet
Cinlerin insana rüyayla gerçeği karıştırttığı söylenir. Rüyasında çarpılan bir adam karanlığa doğru sürüklenirken nerede olduğunu bilemez.

 

Aklın ötesinde bir dehşet
Cinler size baktıkları zaman kanınız içe doğru çekilir ve göz damarlarınız kurur. Belki bu hale gelebilirsiniz!

 

Haberin Devamı

Aklın ötesinde bir dehşet
Cin çarpan insanların yüz ifadeleri eşi benzeri görülmemiş bir ürkünçlükte olur.

Aklın ötesinde bir dehşet
Kuran’da cinler âleminin insanlara benzediğini fakat insanlardan çok çok önce yaratılıp dünyaya hükmettikleri yazılır.


 



 


 

 

 


 

 

 


 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!