Ajda star, peki ya onlar

Güncelleme Tarihi:

Ajda star, peki ya onlar
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 11, 2007 00:00

Son birkaç haftadır süperstar Ajda Pekkan’ın artık normal bir vatandaş olarak hayatını sürdürmek istediğini ve ünlü olmanın yarattığı dezavantajlardan sıkıldığını konu alan bir sürü haber ve röportaj okuduk.

Ünlü sanatçı, "Süperstar Ajda Pekkan değil ’Ayşe Ajda Pekkan’ olarak yaşamak istiyorum" diyordu. Ayşe kim diyeceksiniz? Ayşe, Pekkan’ın ilk ismi ve açıklamalarında normal hayata dair özlemlerini ve içinde kalan ukdeleri sembolize ediyor. Pekkan, normal bir vatandaş olarak yapmak istediği ilk eylemi ise şöyle dile getiriyordu: "Sokakta yürürken tanelerini yere düşüre düşüre mısır yemenin hazzına varmak istiyorum. Bu ne kadar doğal ve kolay gibi görünse de; ne yazık ki benim için böyle bir zevki yaşamak bile çok özel bir durum olabiliyor."

Gerçekten ilginç bir açıklama. Acaba sorun nerede başlıyor? Halk olarak starlarımıza sokakta mısır yedirtmeyecek kadar çok mu ilgi gösterip bunaltıyoruz, ya da medyamız starlarımızın özel hayatına çok mu karışıyor?

Aslında bu soruların yanıtını yukarıdaki fotoğraflar gayet net bir şeklide veriyor. Ajda Pekkan, sokakta mısır yiyemiyor ama Sharon Stone, kendi kahvesini taşıyor, Harrison Ford marketten alışveriş yapıyor, Drew Barrymore sokaktaki bir tezgahtan iç çamaşırı alabiliyor, Adam Brody çöp tenekesini boşaltıyor. Ajda Hanım, bu saydığımız isimlerden çok daha ünlü biri olmasa gerek. "Orası Avrupa, Amerika, orada her şey normal" demeyin. Oradaki yıldız fanatizmi bizdekinden fazla.

Keşke bizim starlarımız da, kendilerine çevrilmiş kameralara aldırmadan rahat hareket edebilse, kendileri gibi olmayı başarsa. İşte o zaman hem kendileri rahat eder hem de gazeteciler. Umarız gelecek kuşaklardaki starlarımız, sokakta mısır yiyebilmek için Ajda Pekkan gibi 61 yaşına kadar beklemek zorunda kalmaz.

n "İngiltere’deki maçta durum 6-0 olmuştu. Altıncı golden sonra bizim kaleci Fatih Uraz sakatlanıp yerde kaldı. Biz de başına gittik. Kafasını kaldırıp "Gol mü oldu?" diye sorunca Büyük Savaş da "Hangisi olmadı ki?" demişti. O an acayip yıkılmıştık gülmekten. 6-0 geride olan takımın oyuncuları sahada kahkaha atıyor. Düşünün halimizi!"

(Modern savunmayı Türkiye’ye öğreten, Galatasaray’ın ’Papaz’ lakaplı efsane futbolcusu Erhan Önal, İngiltere hezimetini anlatırken...)

n "Hadi yaa... Bilmiyordum vallahi. Ben de bundan sonra ona göre üfleyeyim bari..."

(Hüsnü Şenlendirici, ’Klarnet kadınlarda afrodizyak etkisi yapıyormuş’ tespitine yanıt verirken...)

n
"Azrail akıllı olsun"

(Beşiktaş’ın ’her şeye karşı’ grubu Çarşı, tribün liderleri ’Optik’ Mehmet’in 38 yaşında kalbine yenilmesine tepkilerini dile getirirken...)

n "Daha kulübün kapısından içeri girer girmez yanıma geldi. ’Hocam benim adım Hotiç. Asla yedek kulübesinde oturmam’ dedi. ’Tamam’ dedim ve kendisini tribüne gönderdim."

(Galatasaray’ın teknik direktörü Feldkamp, futbolcularına ’Akıllı olun, adamı anında silerim’ mesajı verirken...)

n "Burnum dünya televizyonlarına haber oldu, ancak bugünlerde kayda değer bir ilgi görmüyorum. Çok sıkıntı çekiyorum. Birçok reklam teklifi almıştım ancak hepsi sözde kaldı..."

(8.8 santimetrelik burnuyla Guinness Rekorlar Kitabı’na giren Mehmet Özyürek’in ilgisizlikten yakınıyor...)

....DİYALOĞU......

Küresel ısınmanın şakasının olmadığını yaşadığımız susuzluk sorunuyla yavaş yavaş anlamaya başladık. Akşam gazetesi nostaljik bir geriye dönüş yapıp tarihe "İstanbul’u susuz bırakan adam" olarak geçen İstanbul eski Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen’le konuştu. Sözen o zamanki ruh halini aynen şöyle açıklıyor: "Geceleri yaprakların sesini bazen yağmur sesiyle karıştırıp, pencereye koşardım. Rüyalarımda yağmurun yağdığını görüp, ’yağmur’ diye sıçrardım." Sıkı durun sıra Sözen’in eşi Müjgan Şerefhanoğlu’nun açıklamasında: "Eşim hálá o rüyaları görüyor. Gece uykusundan ’yağmur mu yağıyor’ diye sıçrıyor. Onu en çok su kenarları rahatlatıyor. Fırsat buldukça yazlığımıza gelip denizi seyrediyoruz." Son noktayı ise Sözen koyuyor: "Haksız eleştirilere maruz kaldım. Bunu yapanların ceza çekeceğini biliyordum." Tarih tekerrürden ibarettir deyip Sözen’e acil şifalar diliyorum.

..............CEZASI.............

Nusaybin Demirspor Kulüp Başkanı Servet Talayhan, 2007-2008 futbol sezonunda ismi Mehmet ve Ferhan olan taraftarların stada alınmayacağını açıkladı. Talayhan, takıma destek vermeyen Nusaybin Belediye Başkanı Mehmet Tanhan ile seçimler öncesinde 3 bin YTL destek sözü veren ancak milletvekili seçilmeyince yardım yapmayacağını açıklayan Genç Parti Mardin Milletvekili Adayı Ferhan Ayaz’a bu şekilde tepki göstereceklerini söyledi ve ekledi: "Stat girişinde kimlik kontrolü yapacağız. Aldığımız kararı taraftarlarımız saygıyla karşılamalı."

................UYARISI............

Porno film tutkunlarına önemli bir uyarı: Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Üroloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Halim Hattat, iktidarsızlığın en büyük nedenlerinden birinin, porno siteler olduğunu açıkladı. Prof. Hattat, erkeklerin, seyrettikleri porno filmler yüzünden kendilerine olan güvenlerini yitirdiklerini ve korkuya kapılarak iktidarsızlığın eşiğine geldiklerini söyledi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!