Ailemizin sanatçısı

Osman Yağmurdereli mesleğe şarkı söyleyerek başladı.

Arkasından dizi oyunculuğu, derken yapımcılık geldi. 1988 yılından beri televizyon yapımcılığı yapıyor.

28 yıldır beklediği Altın Kelebek'i sonunda ‘‘Yılan Hikayesi’’ ile aldı...

Yapımcılığa ne zaman başladınız?

1988 yılında yapımcılığa başladım, 1991 yılına kadar hem şarkı söyledim hem yapımcılık yaptım. Artık sadece yapımcılık yapıyorum.

Ya şarkıcılık?

Ancak bir yere gittiğimizde, misafir sanatçı olarak sahneye çıkarsam şarkı söylüyorum. Fakat çok iyi tepkiler alıyorum.

Peki şarkıcılık mı, oyunculuk mu, yapımcılık mı diye sorsam?

Şarkıcılık derim. Çünkü en çok keyif aldığım iş şarkıcılıktı.

Siz ailemizin sanatçısı tanımına çok uyuyorsunuz.

Evet. Böyle bir imajım var. Belki de ben yakışıklı bir adam değilim, üstelik şişmanım ondan bilmiyorum. Ama bir gerçek var ki, ben beni sevenleri hiç hayal kırıklığına uğratmadım. Mahkemeye, DGM'ye düşmedim, sanatçı arkadaşlarımla kavga etmedim. Hep dikkat ettim.

Yılan Hikayesi'nin oyuncularını nasıl seçtiniz?

Meltem Cumbul'un rolü için 7-8 aday, Mehmet Ali Alabora'nın rolü için ise 25-26 aday vardı. Anthony Delon da bu adayların içindeydi. Sonuç olarak Mehmet Ali seçildi. Sonuçlardan da ne kadar doğru seçimler olduğu ortada.

Sinema filmi çekmeyi düşünüyor musunuz?

Evet, bu yıl içinde böyle bir projemiz var.

Biraz bahseder misiniz?

Artık tek star fikrinden kurtulmamız lazım. Biz belli kalıpların içinde sıkışıp kalmışız. O yüzden bir film yaparsam, bu film çok önemli starları bir araya getiren bir film olacak. Bir starın da filmi olmayacak. Mesela Türkan Şoray, Kadir İnanır, Mehmet Aslantuğ, Meltem Cumbul'un buluşacağı dev bir yapım olacak. Böyle olmazsa yapmam zaten.