Aileler karşı çıkınca damadı kaçırdı

Şoför Cihan Sağnak 13 yıl önce kendi kullandığı arabayla trafik kazası geçirdi ve omuriliğindeki zedelenme nedeniyle felç oldu. Ameliyatlar, tedaviler ne varsa denendi ama artık yürüyemeceğini söylendi. Yeni yaşamına, tekerlekli sandayeye alışmak için iki yıl boyunca Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Kliniği’nde rehabilitasyon gördü. Gençti, çalışmak, sosyal yaşamda kalmak istiyordu. Ailesinin yardımıyla, yaşadıkları semt Zeytinburnu’nda bir kuruyemişçi açtı.
Dükkana gelen giden çok oluyordu. Aralarında Elif’i önce fark etmedi. Ama Elif daha ikinci gelişinde telefonunu bir kağıda yazarak tezgâha attı. Heyecandan adını bile yazmayı unutarak... Elif Sağnak “Dükkâna ilk girdiğimde önce yüzünü gördüm. Ne kadar yakışıklı diye düşündüm. İçim ısındı. Sonra tekerlekli sandalyesini fark ettim. Ama bu, fikrimi hiç değiştirmedi” diyor. Bir sonraki adım yine Elif Sağnak’tan geldi. Telefonda ona “Seni seviyorum” dedi.
Cihan Sağnak ise özgüven eksikliği yaşıyordu: “Elif bana başka türü bakıyordu. İnsanın sevesi geliyordu. Bense tekerlekli sandalyede olduğum için cesaret edemiyordum Elif’e duygularımı açsam, sonra onu başkasıyla görsem büyük yıkım yaşardım. ‘Ya karşısına sağlıklı biri çıkar da beni bırakırsa’ diye düşüyordum” diyor.
İki buçuk senelik flörtten sonra evlilik teklifini yapan yine Elif Sağnak oldu. Aslında ailesi görüşmelerine karşı çıkmasa da evlenmelerine hiç sıcak bakmıyordu: “Ne ailem ne de arkadaşlarımdan kimseyle konuyu konuşmak istemiyordum. Bana hep ‘çok zorlanırsın, pişman olursun’ diye telkinde bulunuyorlardı. Kim ne derse desin, kalbime söz geçiremedim” diyor.

OTELLER ALMAYINCA PARKTA SABAHLADILAR

Elif kimseye aldırmadı. Ancak Cihan Sağnak da ondan farklı düşünmüyordu: “Tekerlekli sandalyedeki biriyle sağlıklı bir insanın evliliği yürütebileceğinden kuşkuluydum. Yine de Elif sevgisiyle beni evliliğe ikna etti.” 2007 yazında aileler karşı çıktığı için kaçmaya karar verdiler. Evli olmadıkları için oteller almadı. Üç gece okul, hastane bahçeleri ve parkta gecelediler. Ailelerin ulaşamaması için telefonlarını kapadılar. Sadece arada açarak, kimlerin aradığını kontrol ettiler. Derken Cihan Sağnak’ın Marmara Ereğlisi’nde yaşayan kardeşinin kocası aradı ve oraya davet etti. Gittiler. Aileler niyetlerini kabullenmek zorunda kaldı. Para biriktirdiler, kiralık ev tuttular. Sonra evlilik hazırlıkları başladı. Yine Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği’nin desteğiyle bir kafede düğün yaptılar. Artık aile olmuşlardı. Bir de çocukları olsun istediler. Tedaviyle şimdi 3 yaşındaki oğulları İlker’i kucaklarına aldılar.

Aşkın gözü kör, kulağı sağır, dili lal

Cihan Sağnak, “Biz böyle mutluyuz. Sadece bir tek eksiklik hissediyorum: Yürüyememek. Şunu anladım ki aşkın gözü kör, kulağı sağır, dili lal” diyor.