Güncelleme Tarihi:
Bu bir trend olayı mı bilinmez ama Türkiye'de her meşhur olanın arkasından bir de akrabası çıkıyor.
Çok beğendiğimiz, hayranı olduğumuz bir ünlünün kardeşini, oğlunu veya kızını karşımızda görmek de bizi bir o kadar heyecanlandırır herhalde. Aile boyu meşhur olanlara hem dünyada hem de Türkiye'de çok sık rastlamak mümkün gerçekten. Özellikle de bizim ülkemizde ister podyumlarda, ister kamera karşısında, ister magazin sayfalarında olsun, aynı aileden olup aynı soyadını taşıyanlar her zaman ilgi odağı oluyorlar.
Bir insan ünlü olmaya başladıktan ve çevresinde bir hayran kitlesi topladıktan sonra bir de bakıyorsunuz ki kardeşi veya kuzeni çıkmış ortaya, almış eline mikrofonu şarkı söylüyor. Ya da podyumlarda salına salına yürüyen bir manken kızımızın hemen ardından ablası veya kardeşi giriyor aynı piyasaya.
Tabii ki aile bağlarının kuvvetli olması ve bir dayanışma içinde olmaları çok hoş bir durum ancak, birbirini takiben aynı şekilde göz önünde olmaları herhalde bir tesadüf olamaz. Bu durumda biz de aynı aileden gelen ünlüleri çıkardık ortaya ve onların aile bağlarını, ilişkilerini incelemeye aldık. İşte en yakın akrabalarının arkasından piyasaya girip, aynı veya farklı kulvarlarda şansını deneyen ünlüler...
Nurdan - Cenk Torun:
Anne çok ünlü, Marilyn Monroe vari bir sanat müziği şarkıcısı. Oğlu da çok yakışıklı ve mazbut bir adam. Cenk önceleri Elif Kramer'le olan ilişkisiyle tanındıysa da, sonradan televizyondaki başarısıyla adından söz ettirir oldu. Annesi ise hep aynı, güzel şarkılarıyla hayranlarının kulaklarını dolduruyor. Onların anne oğul ilişkisi çok farklı, adeta arkadaş gibi duruyorlar. Zaten ikisi de birbirinin en yakın dostu olduğunu söylüyor.
Leman - Şevval Sam :
Leman Sam'ın güzel sesi ve şarkıları zaten meşhur. Kızı da önce Metin Tekin'le yaptığı evlilikle gündeme geldi. Sonrasında da rol aldığı televizyon dizileriyle. Şimdi o da annesi
kadar meşhur.
Gökhan - Göksel Arsoy :
Sinemanın altın çocuğu Göksel Arsoy'un oğlu Gökhan da babasının gölgesinden çıkmayı başaran ender genç yeteneklerden. Hem babası kadar yakışıklı, hem de çok başarılı. Ayrıca gece hayatının da altını üstüne getirip genç ve güzel kızlarla gününü gün ediyor. Tabii bu arada da magazin sayfalarından inmiyor. Ama tüm bunları yaparken dizi çalışmalarını da aksatmıyor. Baba oğulun sıkı dayanışması gıptayla izleniyor.
Kadir - Levent İnanır :
Kadir İnanır'ı bilmeyen yok. Baba rollerinin değişmez adamı Fatsa'lı Kadir, istese de istemese de yeğeni Levent İnanır'da onun peşinden sinemaya balıklama atladı. Bu zamana kadar pek çarpıcı bir rolü olamadı ama daha hiç birşey için geç kalınmış sayılmaz. Kadir İnanır da sinemada yıllarca önce elde ettiği tahtını şu sıralar televizyon dizileri ve programlarla sağlamlaştırıyor.
Yılmaz Deniz Erdoğan :
Abi-kardeş, ikisi de çok başarılı insanlar. Biri tiyatro alanında bir numara, almadığı ödül kalmadı. Diğeri de müzik dünyasında ağır ama emin adımlarla ilerliyor. Birbirlerine verdikleri destek de görülmeye değer doğrusu.
Müzisyen kardeşler
Hakan - Zafer Peker:
Hakan Peker müziğe başlamadan önce dansçıydı, sonra da seneler süren bir serüven sonunda başarılı bir şarkıcı oldu. Artık onun bir ‘‘best of’’ kasedi bile var.
Zafer Peker ise daha ağır adımlarla gidiyor, bir sene parlayıp ardından birkaç sene suskunluk dönemine giriyor.
Geçtiğimiz günlerde yeni bir çıkış yaptı. Ama ikisinin şarkıları da çok güzel ve rağbet görüyor.
Ajda - Semiramis Pekkan:
Abla kardeş Pekkan'lar
farasında kalıcı olan Ajda olduysa da, Semiramis de güzelliği ve
renkli yaşamıyla her zaman
göz doldurdu.
Ajda bir ‘‘süperstar’’ olmanın zorlukları ve güzellikleri içinde yaşadı, Semiramis ise
daha sade ama bir o kadar da dolu bir hayat sürdü. Şimdi her fırsatta biraraya gelip özlem gideriyorlar.
Biri Türkiye’de biri yurtdışında yaşıyor olsa da aralarındaki kardeşlik bağları eskisinden daha
kuvvetli.
Kenan - Ozan Doğulu :
Babalarını Yurdaer Doğulu’yu kaybettikten sonra müziğe dört elle sarılan Kenan ve Ozan, yaşları büyüdükçe çapkınlıkta da birbirleriyle yarışır oldular. Özellikle Ozan her gece başka klüplerde değişik kadınlarla görülüyor. Kenan ise uzun zamandır tek bir ilişki yaşıyor. Ama sonuçta, ikisi de müzisyen, ikisi de başarılı ve ikisi de yakışıklı. Eksik olan hiç bir şey yok gibi... Ozan orkestrada Kenan da vokalde olduğu sürece daha da başarılı işler çıkaracaklarını söylemek zor değil.
Fatih - Sinan Erkoç :
Fatih Erkoç senelerce müzik piyasasına emek verdi. Çok güzel albümler yaptı, büyük bir hayran kitlesi topladı.
Sonra ne olduysa oldu, birden müziği bıraktı. Küçük Erkoç ise zaten müziği bir-iki kasetlik denedi ve başarılı da oldu.
Şimdilerde ikisi de ortada yoklar. Ama müzik dünyasının bu halini görünce, keşke ortaya çıksalar da biraz kaliteli müzik duysak diyor insan. Onların tarzında iyi müzik yapan insanlar artık çok fazla yok.