Güncelleme Tarihi:
Her şey Armağan Çağlayan’ın Star TV’deki "Son Ütücü" programına jet-ski’den inmeye çalışırken boğulma tehlikesi geçiren Safiye Soyman ve uzatmalı aşkı Faik Öztürk’ü davet etmesiyle başladı. Safiye ve Faik ikilisi, o gece konukları gülmekten kırıp geçirince yine aynı kanalda "Safiyeli Faik Sabahlara Şenlik" programına başladılar. Program büyük ilgi görünce onları daha yakından tanımak farz oldu.
Program teklifi nasıl geldi? - Safiye Soyman (S.S): Vallahi bir jet-ski’ye bindim ve düştüm. Ondan sonra sürekli teklifler gelmeye başladı. Bir kanaldan daha teklif gelmişti, şarkılı türkülü bir yarışma programı. Onu bir kenara koydum. Bu arada "Bu programı kimle yapabilirim" diye Faik’le konuşuyordum. İçimdeki arzu Faik’le birlikte program yapmaktı. Sonra Armağan’dan (Çağlayan) bize "Son Ütücü"ye çıkma teklifi geldi. "Faik Bey’le çıkar mısın?" dedi. "Olur" dedik. Şimdi de Faikçiğim sen anlat.
- Faik Bey (F.B): Ben özünde kendinle barışık, pozitif bir insanım. Televizyona başlamak gibi bir düşüncem yoktu.
- S.S: Biz çok mutlu bir çiftiz. İnsanlara şiddetten, aldatılmaktan uzak, pozitif bir şey vermek istiyoruz. Buyur hayatım.
- F.B: Nasıl toparlayacağım ki ÅŸimdi... Safiye sözümü bir daha keserse zaten hiç konuÅŸmayacağım.Â
- S.S: Affedersin hayatım.
- F.B: Programda bize ayrılan süresi 45 dakikaydı, bu süre bitti. "Devam edin" dediler. Hatta gece 12.00’de uçağım vardı gidemedim. Ne olduysa o gece oldu ve bize teklifler yağmaya başladı. Diğer program tekliflerini kabul etmedik, çünkü biz bu kanalda enerjiyi aldık ve burada başladık.
FAİK BEY’İ RÜYAMDA GÖRMÜŞTÜM  Sizi Ahu Tuğba ve Meriç Erkan’la kıyaslayanlar var. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? - S.S: Hayatta kıyaslamasınlar.
- F.B: Bir saniye Safiyeciğim. Bakınız bir defa ben taklit yapmam, ağaca tırmanmam olur olmaz garip sesler çıkartmam, takım elbisemi de çıkartmam. Bizim aramızdaki en büyük fark bu. Biz bir aileyiz. Aile yaşantısı olarak mutluluğu yakaladığımız için buradayız. Tanışacağız, aşk yaşayacağız gibi dönemler yok bizim dünyamızda. Türk toplumunun örf ve adetlerinin geneline bağlı bir aileyiz.
- S.S: Hem bu bizim kendi programımız.
- F.B: Bir saniye Safiye. Biz renk ambiyansı değiliz. Çünkü bizim verdiğimiz ambiyansı her ev yaşıyor. Onlar ticari amaçlı görüntü. Biz ise bir aileyiz.
- S.S: Sonuçta ben bir sanatçıyım.
- F.B: Bir dakika hayatım. O teraziye girmemiz bile bir hata. Biz bir aileyiz. Ben Safiye ile flört yapan biri değilim.
Nasıl tanıştınız?
- F.B: Yedi yıl önce Safiye’nin Ankara’da program yaptığı bir gazinoda tanıştık.
- S.S: Ankara’da programa başlamadan bir gün önce rüyamda Faik’i görmüştüm. Program saati bir baktım en ön masada, aynı rüyamda gördüğüm gibi takım elbisesiyle oturuyor. Elime, elinde tutup, ovuşturduğu gülü verdi. İşte o anda böyle içimden bir şey koptu. "Hah" dedim, işte rüyamda gördüğüm insan karşımda. O gece beni kendi gece kulübüne davet etti, ekibimi alıp gittim. 1999 yılının sonuydu.
Evlenmeyi düşünüyor musunuz?
- F.B: Bir imza mı? Evlenmek ne demek bir imza mı? Atılıp atılmadığını kim biliyor. O bilinmez.
Programın size katkısı ne oldu? - F.B: Ben aileye yaşantısına önem verdiğim ve Safiye’yi de çok sevdiğim için böyle bir programı kabul ettim. Ancak şöhret benim için önemli değil çünkü her şeyin en iyisine sahibim. Ama program için hep daha iyisini yapmaya çalışıyorum. Mesela akşamları Safiye yattıktan sonra oturup, program akışını hazırlıyorum.
Safiye Hanım’ı incittiğiniz oluyor mu hiç? - S.S: Ben o kadar kendimi aşmışım ki, artık hiçbir şey beni etkilemiyor. Onun çocuk gibi kalbi var.
- F.B: Şimdi ailede herkesin karısına bir hitap etme tarzı var. Kimi çiçeğim ya da aşkım der, kimi tosunum veya pehlivanım der. Ben de "tosunum" diyorum.
- S.S: Zayıflayacağım, görecek o tosunu.
- F.B: Ama şu da var. Ben asla Safiye’nin sesiyle sanatıyla ilgili şaka yapmam, yaptırmam da.
- S.S: 10 kilo vereceğim bıyıklarını kesecek, 15 kilo verince de etek giydireceğim ona.
- F.B: 15 kilonun ne olduÄŸunu biliyor musun?
Bir kilo 4 paket margarin demek... - S.S: Ooof! O zaman çokmuş. Tamam bıyık gider, etek giydiremeyebilirim.
Beni Safiye dizginliyor  Aşkınız devam ediyor mu?
- S.S: Yedi yıldır ediyor.
- F.B: Ediyor tabi, etmese nasıl birlikte yaşarız. Ben böyle yerini sevgiye, saygıya bıraktı laflarına inanmıyorum. Şurasında olacak insanın. (Kalbini gösteriyor) Ben çok zor bir insanım, beni dizginleyip eve getiren insan Safiye Hanım’dır.
- S.S: Şimdi herkes "Meşhur oldu, Safiye Hanım’ı aldatır, bırakır" gibi sözler söylüyor. Sanat camiasından da böyle sözler geliyor, klişeleşmiş şeyler bunlar ama bize hiç yakışmıyor. Sonuçta biz her şeyi yaşadık hazmettik bu tür sözleri umursamıyoruz. Çünkü para, şöhret bugün vardır yarın yoktur, niye şımaralım ki? Çok çapkınlık yapmış zamanında, gezmiş tozmuş, gece hayatı. Ama "İyi ki yaşamış" diyorum, yaşamasaydı beni aldatabilirdi. Ben de buna gelmezdim ama ikimiz de artık 40’mızdan sonra rahat bir hayat yaşamak istiyoruz. Tabii bunun sonucu bir sürprizle sonuçlanacak.
- F.B: Tabi onu söylemeyeceğiz. Safiye Sabırlı ol!
- S.S: Peki söylemiyoruz.
Röportaj: Servet YILMAZ