Derleyen: Azize Bergin
Oluşturulma Tarihi: Ocak 24, 2005 00:18
Ülser denilince, akla sadece mide ve bağırsaklar gelmemeli. Ülserin pek çok çeşidi var. Bunlardan biri de ağız ülseri. Dikkat edilmezse tehlikeli sonuçlar ortaya çıkabiliyor.
Ağızda beyaz noktalar
Ağzınızın iç kısmında kenarları şişkince beyaz noktalar belirir. İçleri cerahat dolu bu noktalar, size hayatı zehir edebilir. Özellikle birşeyler yiyip içerken canınızın acısına dayanmanız zor olur. İşte bu acı kaynağı noktalar, ağız ülserine yakalandığınızı
haber verir. Bu hastalığın ihmale gelmeyeceğini hatırlatmakta fayda var.
Ağız ülserinin nedenlerine gelince: Stres, adet günlerinin aksaması ve dişlerin temiz olması için fazla sert bir fırçayla, çok hızlı bir şekilde diş fırçalamak. Bu arada kansızlığın da ağız ülserlerinin nedenleri arasında yer aldığı belirtiliyor. Bu hastalık özellikle genç kadınlarda çok sık görülür. Ama ağız ülseri genellikle iki üç hafta içinde geçer. Bu dönemde ağızın temizliğine özellikle dikkat edilmeli.
Sağlık için yoga
Kadınlarımız, uzakdoğu sporlarına ve meditasyon yöntemlerine pek merak sardılar. Öyle ki, ruhsal sorunların çözümü için bir psikiyatriste başvurmak yerine, bir yoga kursunu tercih edenler de var.
Hindistan’da 2 bin yılı aşkın bir süreden beri uygulanan yoga, aynı zamanda sağlıklı bir vücut için de gerekli. Yoga hareketleri, kan dolaşımı için çok yararlı. Gerinme hareketleri kaslara ve kemiklere güç veriyor. Genel anlamda yoga, vücut ve ruh sağlığının korunmasını sağlayabiliyor. Bu Uzakdoğu yönteminin yararlarını sadece genel anlamda değerlendirmemeli.
Artrit, romatizma gibi sorunlarda, yumuşak yoga hareketleri eklemler ve sırt ağrıları için son derece yararlıdır. Ayrıca astım ve solunum zorluğu çekenler için de yoga öneriliyor. Tabii bu tür sorunlar için özel yoga hareketlerinin yapılması gerek. Bu hareketler akciğerleri açar, gerginliği azaltır ve göğüs kafesini genişletir.
Oyuncaklara dikkat
Oyuncaklar, çocuğun gelişmesinde önemli rol oynayabilirler. Tabii doğru oyuncak seçimini yapmak şartıyla. Oyuncak seçerken, kolayca ağıza götürülecek küçük parçaların bulunmamasına dikkat edin. Oyuncak yutup boğularak hayatını kaybeden çocukları unutmayın.Küçük çocukların oyuncaklarında ip, kurdele ya da kablo olmamalı. Varsa da, bunların uzunluğu 25 santimi geçmeli. Bu arada elektrikli oyuncakların da, çocuklar için büyük tehlike yarattıklarını belirtelim. Çocuğunuza oyuncak verirken onun sağlığına zarar verebilecek unsurları dikkate almalısınız. Çocuk sessiz sadasız oyun oynuyor diye, onu oyuncaklarıyla yalnız bırakmak da doğru değil. Oyuncaklarıyla oynayan çocuk sık sık kontrol edilmeli.
Yoksa Alzheimer’e mi yakalandınız?
Sağda solda Alzheimer hastalığına yakalanmış yaşlı tanıdıklardan söz edilince, haklı olarak yüreğinize bir kuşku çöreklenir. Bunama hastalığı olarak da bilinen Alzheimer’e yakalanma korkusuna kapılırsınız. Örneğin anahtarlarınızı sık sık bıraktığınız yerde unutmaya başlamışsanız, kendinize hemen Alzheimer teşhisi koymayın. Anahtar ya da başka bir eşyayı unutmak, bu hastalığa yakalandığınıza işaret sayılmaz.
Bilim adamları, stresin beyinde planlamayı, muhakemeyi ve kısa süre için hafızayı kontrol eden enzimlerin çok fazla salgılanmasına neden olduğunu vurguluyorlar. Çok fazla enzim salgılanması, çok az enzim salgılanması kadar zararlıdır. Bu durum, en basit şeyleri bile unutmanıza neden olur. Şimdi derin bir soluk alın, sakin olmaya çalışın. Bu basit unutkanlıktan kolayca kurtulacağınıza inanın.
Çocuklar tombul olmasın
Biliyorsunuz, aşırı şişmanlık tüm dünyada, büyük küçük herkesin sorunu olmaya başladı. Yetişkinlerin fazla kilolarından kurtulmaları için pek çok yöntem öneriliyor. Ama çocuklarımız için önceden tedbir almalıyız. Çocukları bekleyen tombulluk tehlikesini gidermek için alabileceğimiz çok basit önlemler var:
Bebekleri, anne sütüyle beslemek. Biberonla beslenen bebeklerin tombulluğa meyilli oldukları belirlendi.
Erken yaşlarda çocuğun kilolarını kontrol altında tutmak. Aşırı kilo almasını önlemek.
Annenin de vücut ağırlığına dikkat etmesi, fazla kilolu olmaktan kaçınması.
Çocuğun televizyon ekranı karşısında saatlerce oturması engellenmeli. Tabii video ve bilgisayar oyunlarının süresi de kısıtlı olmalı. Günde dört saat ekran karşısında oturan çocukların vücutlarında aşırı yağ birikeceğini unutmayın.
Çocuğun meyve suyu içmesinde bir sakınca görmezsiniz, ama gün boyunca sürekli meyve suyu içen çocuğun kilo alması kaçınılmazdır. Meyve sularından sağlanan
kalori miktarı, azımsanmayacak derecede yüksektir.