Güncelleme Tarihi:
Sokaklarında çocukların koşmadığı, kağnı diyecektim ama artık çağ dışı olurdu, traktör sesleri duyulmayan hayalet köyler. Ölmekte olan bir insandan bile hüzünlüdür ömrünü tamamlamış bir köy, kasaba. Ölenle giden bir hayattır, bir ömre sığmış hatıralar. Bir köyün ölümü soykırım gibidir.
*
Sibirya’da Çukotka diye bir yarımada varmış, bunun da kuzeyinde, Vrangel diye bir ada.
Bu adada beyaz ayılar için bir yaşama alanı oluşturulmuş, insanlar 1997 yılında başka yerlere taşınmış.
Uşakovskoye köyü de bu mecburi göçten nasibini almış zamanında. Ancak Vasilina Alpaun adlı bir genç kadın, herhalde evini özlemiş ki, köyüne dönmüş, koskoca Vrangel adasında tek başına yaşamayı göze alarak.
Sibirya’nın –50’lere varan, altı ay güneş yüzü görmeyen kışında, en yakın eve, en yakın insana yüzlerce kilometre uzakta, aylarca donan ve geçit vermeyen denizle çevrili, uçsuz bucaksız bir adada kadın başına yaşamayı göze alacak kadar ağır gelmiş ona sıla.
Köy evinde, tek başına sürdürdüğü hayatı tahmin edebiliyorum. Soğukla mücadele, ne bakkal var ne çakkal, karnını doyurmak için insanüstü mücadele, vahşi hayvanlar, elektrik yok, su yok...
Ve AFP’nin 16 Ekim günü abonelerine geçtiği bir küçük haber:
Sibirya’daki Vrangel Adası’nın son sakinini de beyaz ayılar parçaladı.
25 yaşındaki Vasilina’nın parçalanmış bedenini, korucular kapısının önünde bulmuşlar.
Orada, bizden binlerce kilometre uzakta, bir hayat mücadelesi, vahşi tabiat kuralına göre sona ermiş.
Dramatik bir hayat, trajik bir son ve iki satırlık bir haber...
O kadar!