Güncelleme Tarihi:
Kısa süre öncesine kadar Adana’da sıradan bir hayat yaşıyordunuz, şimdi ilgiyle izlenen dizilerde rol alıp izleyici karşısına çıkıyorsunuz. Hayatınız birden nasıl değişti?
- Arkadaşlarımın ısrarıyla bir kozmetik firmasının düzenlediği yüz güzellik yarışmasına katıldım. Önce 2 bin kişi arasından ilk 10’a girdim. Daha sonra final için İstanbul’a çağırdılar. Adana’dan İstanbul’a gelmem zor oldu ama yine de geldim. Ve finalde birinci oldum. Bu büyük bir sürprizdi benim için. Çünkü çok güzel kızlar vardı ve kazanmayı hiç beklemiyordum. Yarışmadan sonra birçok yapımcıdan teklif geldi. Bunlardan biri de “Beyaz Gelincik”teki köylü kızı rolüydü. Üstelik dizi Adana’da çekiliyordu, iş ayağıma kadar gelmişken değerlendirmek istedim ve oyunculuk maceram böylece başladı.
Sonra “Baba Ocağı” dizisinde rol aldınız. Orada da bir köylü kızını canlandırdınız...
- Evet, orada da köylü kızıydım. Ama orada hikâye Ege’de geçiyordu.
Köylü kızı rolünün üzerinize yapıştığını düşünüyor musunuz?
- Hayır, düşünmüyorum. Zaten bu rolü özellikle ben tercih ettim. Bunun sebebi de, Mustafa Şevki Doğan’la çalışmayı çok istememdi. O bana daha önce de teklif getirmişti. Fakat benim yaşım partnerimin yanında çok küçük kaldığı için rol alamamıştım. Bir sene sonra onunla “Baba Ocağı”nda bir araya geldik.
İLK SİNEMA FİLMİM ARALIKTA VİZYONDA
Kariyerinize dizilerle başladınız, “Şov Bizinıs”la da sinemaya adım attınız. Nasıl geçti filmin çekimleri?
- İlk sinema filmim olduğu için çok heyecanlıydım ve korkularım vardı. Ama hiç zorlanmadım, çok rahat çalıştım. Filmde Müslüm Gürses, Önder Açıkbaş, Cengiz Küçükayvaz ve Zeynep Beşerler de rol aldı. Her şey çok güzel ve keyifliydi. 24 Aralık’ta vizyona girecek, umarım sinemaseverler de izlerken zevk alır...
Müzikle aranız nasıl?
- Benim babam müzisyen. Bu yüzden doğduğumdan beri müzik hep benimle. Babam bir düğün salonu işletiyor. Müziğe gitarla başladı, sonra klavyeye döndü. Enstrüman çaldığı için de evin içinde hep bir müzik aleti vardı. Ben de 3-4 yaşlarımdayken klavye çalabiliyordum. Konservatuar okumayı çok istediğimden 2000 yılında Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nı kazandım. Ama 2,5 yıl okudum, sonra bıraktım.
Albüm teklifi gelirse, sıcak bakar mısınız?
- Düşünüyorum albüm çıkarmayı. Bunun için hazırlıklara da başladım. Bestelerim var. Dinleyenler çok beğeniyor.
7 YIL TEKVANDO YAPTIM
Sporla ilgili misiniz?
- Spora küçük yaşta başladım ve yedi yıl tekvando yaptım. Bunun avantajlarını da çok yaşadım. Vücudum hâlâ esnek bu sayede.
OYUNCULUKTA SINIRLARIM VAR
Oyuncu olarak “Bunu yapamam” dediğiniz noktalar var mı?
- Bir oyuncu olarak her şeyi yapabileceğime inanıyorum. Yapamayacağım şey yok. Ama sınırlarım var.