OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 03, 2005 00:00
Otomobillere merakınız nasıl baÅŸladı? Otomobil merakı kendimi bilgim bileli vardı. YaÅŸamdaki ilk hatıralarımda otomobilin yeri vardır. Oyuncak otomobillerim vardı, onları söker tadilat yapardım. Sonrasında ise ralliye ilgi duymaya baÅŸladım. Lisedeyken rallilere hakem olarak katıldım. Ardından da yarışmaya baÅŸladım. Hem otomobil kullanmak hem de iÅŸin mühendislik tarafını bilmek size ne gibi faydalar saÄŸladı?Otomobilleri hem kullanmak hem de mekaniÄŸiyle uÄŸraÅŸmak hoÅŸuma gidiyordu. Benim için kilit noktalardan biri de bu oldu. Otomotivde mühendis olarak sivrilmiÅŸ kiÅŸiler genelde yaptıkları iÅŸlerin otomobil kullanımına nasıl yansıdığını ancak ikinci elden öğreniyorlar. Normalde sürücü hissettiÄŸini mühendise aktarıyor, mühendis de anladığı kadarıyla deÄŸiÅŸikleri yapmaya çalışıyor. Otomobil kullanmasını iyi bilen insan mekanik olarak yapılması gereken deÄŸiÅŸiklikleri kendisi belirleyebiliyor. Hem kullanabildiÄŸim hem de iÅŸin mühendisliÄŸini yaptığım için icatlarımı çok çabuk geliÅŸtirdim. Testler çok hızlı yürüdü. Teori ve pratiÄŸi bir arada yaÅŸamak ne kadar önemli? Genelde bu iÅŸin mühendisliÄŸini iyi bilen insanlar ellerini hiç kirletmemiÅŸ oluyorlar. Ellerini kirletenler ise akademik konuda çok zayıf kalıyorlar. Benim ÅŸansıma benim zamanımdaki otomobillerin ÅŸimdiki kadar saÄŸlam olmaması, elimi sıkça kirletmeme neden oldu. BoÄŸaziçi gibi akademik anlamda iyi bir üniversitede eÄŸitim görmem ve otosanayi sitesine yakın oturmam benim için avantaj oldu. Otosanayide bana gösterilen yakın ilgi ve desteÄŸin geliÅŸimime büyük katkısı oldu. Teoriyi pratikte görme ÅŸansım oldu. Dolayısıyla, bu iÅŸin hem mühendisliÄŸini hem de tamirciliÄŸini en ince detayına kadar çözebildim. Ãœniversiteden mezun olduktan sonra Amerika’ya gitmeye nasıl karar verdiniz? 1989 yılında ülkenin ÅŸartları göz önüne alındığında, Türkiye’de teknolojinin bir deÄŸeri yoktu. Yabancı ve ikinci el teknoloji satın alınıp hemen üretime geçiliyordu. Bu da iç pazarda gayet yeterli oluyordu. Benim bilgi ve yeteneÄŸimin o dönem Türkiye’sinde uygulaması yoktu. Ben de Amerika’ya gittim. Amerika’da ilk adımınız ne oldu?Önce 1 yıl ortamı tanıdım. Bu arada da bir kit-car firmasında çalıştım. Türkiye’de ‘Anadol’ ile olan tecrübem orada fiberglass kit-car imalatında faydalı oldu. 1991 yılında da kilitli diferansiyeller ve 4 tekerlekten çekiÅŸ sistemleri üzerine icatlarımı geliÅŸtirmeye baÅŸladım. Ä°catlarım Türkiye’de ilgi görmedi ABD’de kapışıldıAmerika’da beklediÄŸinizi bulabildiniz mi?Kilitli diferansiyel üzerine icadımı Türkiye’de yapmıştım, ama hiç ilgi göremedim. ABD’ye gittiÄŸimde fikirlerin ne derece deÄŸerli olduÄŸunu ve fikri hakların nasıl korunduÄŸunu gördüm. O zaman fikrimi satabileceÄŸimi anladım. Detroit yaÅŸamak için çok kötü bir yer. O yüzden Santa Barbara’da (Kaliforniya) kaldım. Biz de ‘İnsan kendi köyünde peygamber olamaz’ diye bir laf vardır, bu yabancılar için de geçerli. Bir süre sonra Detroit’in dışarıdan gelen fikirlere kendi içindekilere göre daha davetkar davrandığını gördüm. Bu da bir avantaj oldu. O dönemdeki 4 tekerlekten çekiÅŸ sistemleri manivelalı ve sorunlu sistemlerdi. Ãœreticiler sürücünün müdahalesine gerek bırakmayan performanslı sistemler peÅŸindeydi. Ä°stediÄŸimin ötesinde ilgi ve taleple karşılaÅŸtım. Numuneler için ücret bile talep ettim. Bu Detroit’in hiç duymadığı bir ÅŸeydi. Böylece, hem Ar-Ge yatırımlarını finanse ettim hem de icadımın deÄŸeri arttı. En çok ilgi 3 büyüklerden (DaimlerChrysler, Ford ve General Motors) geldi. Ä°catlarımı ilk hayata geçiren 1999 yılında DaimlerChrysler oldu. Åžirketin en iddialı modeli Jeep Grand Cherokee’de 3 tane icadımı birden kullandılar. Dünya otomotivi ABD ile farkı kapattıOtomotiv sanayiinin ABD’deki yeri nedir? ABD’de otomotiv sanayiinin yeri çok vahim. Varılacak yere varıldı, dünyanın geri kalan kısmı aradaki farkı kapattı ve otomotivin eski tadı kalmadı. Otomotiv öyle bir sanayi ki ABD’de insanların yüzde 20’si doÄŸrudan veya dolaylı olarak bu sektörden para kazanıyor. Özellikle, 11 Eylül’den sonra suni talep yaratmak için üreticiler kampanyalara baÅŸladı. 12 ay geri ödemesiz sıfır faizle otomobil satın alabiliyorsunuz. Garanti süreleri ve kapsamı çok uzadı. 10 yıla kadar garanti veren firmalar var. YaÄŸ ve filtre deÄŸiÅŸimi bile garantiye dahil edildi. Rekabet artık inanılmaz boyutlarda. ABD teknoloji olsun rekabet olsun dünyanın geldiÄŸi son nokta. Ben de artık, Türkiye’ye dönmek istiyorum. ABD’de kazandığım deneyimleri Türkiye’de deÄŸerlendirmek istiyorum. Otomotivin kalbi gerçekten Detroit’te mi atıyor? Otomotivin kalbi aslında Kaliforniya’da atar. Ar-Ge ve tasarım stüdyoları Güney Kaliforniya’dadır. Detroit bu iÅŸin hamalığını yürütürken, otomotivin gideceÄŸi yönü Kaliforniya belirler.Ar-Ge’ye yatırım yapılmazsa otomotiv hamalıktan kurtulamazTürkiye’nin otomotivde geldiÄŸi noktayı nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz? Dünyada otomotiv sanayi çok büyük deÄŸiÅŸimler geçirdi. Otomotivde katma deÄŸerler deÄŸiÅŸti. Eskiden otomobili imal edebilmek belli uluslar ve firmalara özgüydü. Artık, bu ayrıcalık söz konusu deÄŸil, rekabet çok artı. Türkiye özelikle son dönemde çok hızlı ilerlemeler kaydetti. Bilmiyorum, Türkiye’de içinde olduÄŸu için insanlar otomotiv endüstrisinin ne kadar geliÅŸtiÄŸinin farkındalar mı? Türkiye çok kısa zamanda önemli yol aldı. Bu arada yan sanayi geliÅŸti. Artık otomotivde, tasarım ve motor hariç bütün mekanik aksamların Ar-Ge çalışmaları ve imalatının yan sanayiine devredilmesi amaçlanıyor. Hatta o kadar aşırı ki, bazı fabrikalarda yan sanayiine pavyon verilip imalat hattı üzerinde kendi parçalarını kendilerinin monte etmesi öngörülüyor. Bu ÅŸekilde stok ve nakliye maliyeti yan sanayiinin üzerine yıkılıyor. Bu yan sanayiin daha da geliÅŸip palazlanması demek. Yan sanayiin payı gittikçe artacak. Türkiye’deki yan sanayii de bu geliÅŸmelere katılabilecek olgunlukta. Türkiye hafif ticari araçta da çok güzel bir ivme yakalamış durumda. EÄŸer bir hata yapılmazsa, Türkiye hafif ticaride tek el olabilir. Avrupa’nın da iÅŸine gelir. Türk otomotiv sektöründe Ar-Ge’nin yeri nedir? Eskiden Türkiye’de Ar-Ge’ye kötü gözle bakılırdı. Harcanan para ziyan edilmiÅŸ olarak görülürdü. Bu nedenle kaynak ayrılmazdı. Åžimdi gördüğüm kadarıyla durum deÄŸiÅŸmiÅŸ. Ar-Ge’ye para harcanmaya baÅŸlanmış. Ar-Ge kısa vadeli bir yatırım deÄŸil. Otomotivde bugün yapılan Ar-Ge yatırımı en az 8-10 yıl sonra meyve veriyor. Ama bu yatırım yapılmazsa da otomotiv sanayi hamalıktan daha ileri gidemez. Otomotivde devrim yaratan icatlara imza atan Murat OkçuoÄŸlu1990’lı yıllarda ataÄŸa kalkan Türk otomotiv sektörünün son dönemde hızlı yükseliÅŸi beyin göçünü tersine çevirmeye baÅŸladı. Otomotiv sanayiinin bu baÅŸarısı ve daha da geliÅŸme potansiyeli yurtdışındaki ‘Türk beyinler’in dikkati çekiyor. Otomotivde devrim yaratan icatlarıyla 16 yıl önce gittiÄŸi Amerika’da adından söz ettiren Türk makine mühendisi Murat OkçuoÄŸlu da, çalışmalarını artık Türkiye’de sürdürmek istiyor. 1980’li yıllarda Türkiye’de ralli yaparken icat ettiÄŸi 4X4 sistemi ve kilitli diferansiyellerle mucitlik kariyerine baÅŸlayan OkçuoÄŸlu, ABD’de otomotiv sanayiinin varılacak yere vardığını ve dünyanın geri kalanının aradaki farkı kapattığını söylüyor. 1999 yılında otomobil sektörünün Oscar’ı sayılan PACE ödülünü kazanan OkçuoÄŸlu, şöyle konuÅŸuyor: ‘1989 yılı Türkiye’sinde teknolojinin bir deÄŸeri yoktu. Yabancı ve ikinci el teknoloji satın alınıp hemen üretime geçiliyordu. Bu da iç pazarda gayet yeterli oluyordu. Oysa Türkiye çok kısa zamanda önemli yol aldı. Türkiye’de insanlar otomotivin ne kadar geliÅŸtiÄŸinin farkındalar mı?’ GeliÅŸtirdiÄŸi sistemler, DaimlerChrysler, Ford ve General Motors gibi dev üreticilerin araçlarında kullanılan OkçuoÄŸlu, Türkiye’ye dönmek istediÄŸini, artık Türk otomotiv sanayiine faydalı olabileceÄŸini belirtiyor. Â
button