Güncelleme Tarihi:
Azra Akın, dünyaya bedel gülümsemesini annesinden, kendisine çok yakışan, güldüğünde kısılan gözlerini ise babasından almış. Keriman Halis’ten sonra Türkiye’nin 2002 yılında çıkardığı ikinci dünya güzeli Azra Akın, hanımefendi kişiliği, ölçülü davranışları ve sempatikliğiyle de çok seviliyor. Modelliğin yanı sıra oyunculuğu meslek edinen ve ideallerini yükselten Azra Akın, Kemerburgaz’daki evinde Hello’nun sorularını yanıtladı.
Yağmur Zamanı dizisi bitti, şimdi neler yapıyorsunuz?
- Kendime daha çok zaman ayırabiliyorum. Sporla ilgileniyorum, istediğim yere gidiyorum, evimin keyfini çıkarıyorum. Kız kardeşim Hollanda’dan geldi üç hafta kalıp gitti. Temmuz’da da annem gelecek.
Aileniz hálá Almelo’da mı yaşıyor?
- Aynı evde. Annem ilkokul öğretmeni, hálá çalışıyor. Babam inşaat mühendisi, aynı zamanda tercümanlık da yaptı, şimdi emekli.
Güle güle oturunuz, evinizi ne zaman aldınız?
- Geçen sene Mayıs’ta aldım. Gaye Sökmen, Kemerburgaz’da oturuyor, ona yakın olmak istedim. Burada rahatım.
Nasıl vakit geçiriyorsunuz evinde?
- Film seyrediyorum, müzik ve belgesel kanallarını izliyorum. Ufak tefek ev işlerimi yapıyorum. Yemek yapmaya çok vaktim yok, tek başıma olduğumdan pratik yolları seçiyorum. Anneannemden yaprak sarmayı öğrendim.
Yeni projeleriniz neler?
- Önce tatil yapmak istiyorum. Yeni teklifler geliyor, değerlendiriyorum.
TÜRKİYE’DE KİLO TAKINTISIVAR
Oyunculuk anlamında kendinizi nasıl yetiştiriyorsunuz?
- Bu yaz önceliği Türkçe derslere verdim çünkü filmlerde kendimi seslendirmek istiyorum. Hayalim sinema filmi yapmak. Oyunculuk konusunda kendime güvenimin artması gerekiyor. Kurslar ve atölye çalışmalarıyla bu güveni artırmaya çalışıyorum.
Güzellik size göre ne ifade ediyor?
- Güzellik herkese göre farklıdır. Dünyada bazı standartlar var, ona bakılıyor. Kesinlikle iç güzelliğe inanıyorum çünkü o her şeye yansıyor. Herkesi eşit görebilmek, alçak gönüllü olabilmek de güzellik.
Kime güzel dersiniz?
- Dünya güzellik yarışmasına gittiğimde her ülkeden bir güzel geldi. Her ülkenin kendine ait güzellikleri var. Baktığımda her yerde bir güzellik bulabiliyorum.
Kendinizi seksi buluyor musunuz?
- Bu, ruh halime ve o an nasıl hissettiğime bağlı. Saçının şekli, ne giydiğin de etkileyebilir. Jean ile de kendimi seksi hissedebilirim. Bence bir kadının doğasında o vardır, çok fazla çaba harcamamalı diye düşünüyorum. Makyaj ve kıyafetlerde abartı sevmiyorum.
Aynaya baktığınızda ne görürsünuz?
- Kendimle barış içinde yaşamak istiyorum, dış etkenler de önemli. Türkiye’de kilo hakkında çok konuşuluyor. Nereye gidersem gideyim kadınlar bunu konuşuyor. Hayatta daha önemli şeyler de var.
Yakışıklılık önemli mi sizin için?
- İlk defa bu kadar yakışıklı biri var hayatımda. Kıvanç yarışmayı kazanmış, mankenlik yapan biri. Beni etkileyecek insanın çok yakışıklı olmasına gerek yok. Benim için kalbi önemli. Dış görüntüsüyle ilgili çekici bulduğum bir şey de vardır elbet.
EVLİLİĞİ KONUŞUYORUZ
Kıvanç Tatlıtuğ ile kaç senedir berabersiniz, evlilik konuşuyor musunuz?
- Üç buçuk sene oldu. Nasıl arkadaşlarımla, annem, babamla konuşuyorsam Kıvanç’la da evlilik hakkında konuşuyoruz. Zamanı belli değil, her şeyi akışına bıraktık.
Beraberken ne paylaşmayı seviyorsunuz?
- Evde oturmayı severiz. Sinemaya gideriz. Yemek konusunda da zevklerimiz aynı.
Kıskançlık var mır?
- Birbirimize karşı koruyucu olmak güzel bir şey ancak bunu kıskançlığa taşımak iyi değil. Kıskanç değilim. Böyle hissetmek istiyorsam, kıskançlık yaratırım kendi kendime. Bununla fazla meşgul olmak istemiyorum.
En büyük çılgınlığınız ne oldu?
- Küçüklüğümden beri aileme ve okuluma karşı sorumluluk hisseden bir çocuktum. Buluğ çağını bile çok çılgın yaşamadım hatta bu sonradan bir yerden çıkar mı diye düşündüğüm de oldu. İnsanları ve sorumluluklarımı yerine getirmeyi seviyorum.
Her zaman çok zarif, cici görünüyorsunuz...
- Bu yapımda var. Oynarsan çok yorulursun. Ben de bazen çılgınlık yapmak istiyorum. Azra’ya zıt olan bir şeyi yapmak istediğimde onu bastırmak zorunda kalıyorum. Kendimle ilgili iyi de olsa kötü de olsa her şeyin farkındayım. Hoşuma gitmeyen bir şeyi yaparsam ilk ben rahatsız oluyorum. Gereksiz şekilde sinirlenmek ve parlamak sağlıklı değil. Bazen bu halimin farkında oluyorum ve bunu kesmek istiyorum.
Gece hayatınız da yok.
- İnsanları rahatsız etmeden dans etmeyi çok seviyorum. İçkiye düşkünlüğüm yok. Kumsalda ateş yakıp, müzik koysunlar dans edeyim. Benim için çılgınlık bu.
Giyiminiz, makyajınıza çok para harcar mısınız?
- Yakışan şeyleri giymeyi severim, buna da akıllıca bir yatırım yaparım. Bir kere giyip atmam.
Hayalleriniz nelerdir?
- Gezmeyi çok severim. Bir evim New York’ta, bir evim Londra’da olsun isterim. Hayatımda kuş gibi olmak istiyorum, káh oraya káh buraya gideyim. Farklı hissettiğim yerlerde olmak hoşuma gider.
Aldatılmak korkutmuyor
Korkularınız neler?
Sevdiğim insanı, ailemi kaybetmekten korkarım ancak her şeyden korkmak hayata engel oluyor ve yaşayamıyorsun. Bir gün aldatılırsam çaresine bakarım. O zaman düşünürüm. Aşka inanmak istiyorum. Başta heyecan çok oluyor ama sonra azalıyor. İlişkilerde heyecanı ayakta tutmak lazım. Aşk herkes için farklıdır.
Mutluluk formülleriniz var mıdır?
- Kafayı bir şeye takmamak, pozitif düşünmek. Son altı aydır bazı şeyleri takmaya başladım, daha önce bu yoktu daha pozitif düşünüyordum. Herkesin günü aynı olmuyor; yeni şeyler yaşıyorsun, kendini değiştiriyorsun. Genel olarak pozitif düşünen, küçük şeylerle mutlu olabilen bir insanım.
En küçük mutluluk sebebiniz nedir?
- Dondurma yemek.