Aslan Batur
Oluşturulma Tarihi: Haziran 28, 2006 00:00
Yıllardır birçok filme konu olan otomobiller, sonunda oyuncularının yanı sıra figüranların bile sadece otomobillerden oluştuğu bir filme kavuştu. Oyuncak Hikayesi ve Kayıp Balık Nemo gibi filmlerin yapımcısı Pixar tarafından hazırlanan ’Cars’, 70 milyon dolarlık bütçesiyle bugüne kadar otomobillerle ilgili yapılan en büyük animasyon film olma özelliğini taşıyor. Filmde yer alan önemli karakterleri seslendirenler arasında Formula 1 pilotu Michael Schumacher de yer alıyor. Filmde ’Michael’ ismindeki bir Ferrari F430’u seslendiren ünlü pilot, Formula 1’den sonra dublaj sanatçılığına da merak salmış gibi görünüyor. Cars, 15 Eylül’de Türkiye’de gösterime giriyor.
Birçok filme konu olan ve çoğu filmde de başrol oyuncularını kıskandıracak kadar ilgi çeken otomobiller, beyaz perdeye yeni bir animasyon
film ile tekrar merhaba diyor. Üstelik bu filmin bir diğer önemli özelliği de başrol oyuncularından figüranlara kadar bütün karakterlerin birer otomobil olması. Yani filmin bir tek karesinde bile insan görünmüyor.
Oyuncak Hikayesi (Toy Story) ve Kayıp
Balık Nemo gibi başarılı animasyonlara imza atan Pixar firması tarafından yaratılan ’Cars’ (Otomobiller), sunduğu görsellik ve kurgusu ile dikkat çeken bir film. Komedi-macera türündeki filmin yönetmeni ise Akademi Ödülü sahibi John Lasseter. Filmin senaryosunda da John Lasseter’in yanı sıra Joe Ranft ve Jorgen Klubien’in imzası bulunuyor. Walt Disney tarafından dağıtımı gerçekleştirilen film, 96 dakika boyunca çocukların otomobillere olan sevgisini daha da artırmayı amaçlarken; otomobilseverlerin de farklı marka ve modeldeki
birçok otomobili bir arada görmesini sağlıyor. Filmde ikisi F1 takımlarının padok alanlarına park ettikleri yürüyen ev olarak da tanımlayabileceğimiz ’motorhome’, dördü traktör ve forklift olmak üzere toplam 55 farklı araç filmde rol alıyor. Cars, 15 Eylül’de Türkiye’de gösterime giriyor.
KENDİNİ BEĞENMİŞ YARIŞ OTOSU
Filmdeki karakterler gerçek hayatta da birçok kullanıcısı olan otomobil modellerinden seçilmiş ve kişileştirilmiş. Film, başarılı bir geçmişin yanı sıra üne sahip olan ve bu nedenle rakiplerini küçük görmeye başlayan yarış otomobili Lightning McQueen’in (Şimşek McQueen), ’Piston Cup’ yarışlarında birinci gelmek istemesine rağmen önemli iki rakibi tarafından geçilmesi ile başlıyor. Yarıştan sonra McQueen, taşımacılığını yapan kamyon arkadaşı Mack (1985 Mack) ile rövanş yarışı için California’ya doğru yola çıkıyor. McQueen, kamyon arkadaşı Mack’in arkasında uyurken, 4 modifiyeli otomobil, yaşlı olduğu ve ağır gittiği için Mack’i sıkıştırıyor. Bu sırada McQueen kamyonun arkasından düşüyor. Yarış otomobili McQueen’in farları olmadığından hiçbir yeri göremiyor ve kayboluyor.
Daha sonra Route 66 yolu üzerindeki bir şerif otomobili tarafından bulunan kahramanımız, eski bir yer olan Radiator Springs (Radyatör Peteği) adlı kasabaya getiriliyor. Burada tanıştığı Sally’den (Porsche Carrera) büyük ilgi gören McQueen, yenilenerek eski haline kavuşuyor. Başlangıçta içine kapanık ve karamsar bir kişiliğe sahip olan McQueen, bir an önce pistlere dönmek istiyor. Fakat kasabanın en sözü geçen yaşlısı Doc Hudson (1951 Hudson Cornet) ile kasabada kalmasını veya gitmesini belirleyecek bir yarışa zorlanıyor. Eğer McQueen yarışı kazanırsa kasabadan ayrılabilecek ve yarışlara dönebilecektir. Ancak yarışı kazanamazsa Doc’un yanında kalarak ona yardım edecektir. Ve yarış başlar. İlk başta Doc’u kolaylıkla geride bırakan McQueen, ondan hemen kurtulup kasabadan ayrılmak için keskin bir dönüş yapıyor; fakat çöldeki kaktüs ağaçlarına takılıp kalıyor. Bunu yapacağını önceden tahmin eden Doc da yarışı kazanıyor. Artık kasabada kalmak zorunda olan McQueen, zamanla buraya alışıyor ve Doc hakkında gizli kalmış bir gerçeğe ulaşıyor. Doc’un aslında 1950’lerin en önemli şampiyonu olduğunu, ancak yaşadığı kötü bir olay ile kariyerinin sonlandığını öğreniyor. Daha sonra Doc, McQueen’in kasabada olduğunu basına sızdırarak onun tekrar bulunup yarışlara dönmesini sağlıyor. McQueen yarışlara döndüğünde aslında istediği şeyin bu olmadığının ve kasabaya geri dönmek istediğinin farkına varıyor. İlk başta yarışa kötü başlayan McQueen, kasabadaki
arkadaşlarının, yarışı kazanması için ona pit alanında yardıma geldiklerini görünce birden hırslanıyor. Fakat, rakiplerinden biri diğer rakibine haksızlık yapınca buna sinirlenip birinciliğe yükselen rakibinin önünde fren yaparak onun bitiş çizgisini görmesini engelliyor. Sonuçta ikinci olan McQueen, yaptığı hareket ile herkesin sevgisini kazanıyor ve yarış tarihinin unutulmaz isimleri arasına giriyor. Yarış hayatına son verdikten sonra kasabaya geri dönen McQueen, unutulmuş kasabayı bir anda turizm merkezi haline getiriyor.
Cars’ta rol alan modeller
Lightning McQueen: Pixar tarafından tasarlanmış Nascar otomobillerine benzer bir model
Mater:1955 Chevrolet Pick-up
Sally:2002 Porsche 911 Carrera
Doc Hudson:1951 Hudson Hornet
Ramone:1959 Chevrolet Impala
The King:1970 Plymouth Superbird
Fillmore:1960 Volkswagen Minibüs
Sarge:1942 Willys MB Askeri Jeep
Luigi:1959 Fiat 500
Guido:Isatta Forklift
Lizzie:1920 Ford Model T
Michael:Ferrari F430
Boost:1994 Mitsubishi Eclipse
Paul Newman’dan Schumacher’e kadar bir çok ünlü seslendirdi
Filmde yer alan önemli karakterleri yine beyazperdenin önemli isimleri seslendiriyor. Owen Wilson, Paul Newman, Bonnie Hunt, John Ratzenberger ve Michael Keaton gibi Hollywood yıldızlarının yanı sıra Amerika’nın ünlü komedyeni Larry The Cable Guy ve ünlü Formula 1 Ferrari pilotu Michael Schumacher de filmi seslendiren ünlüler arasında yer alıyor. Kuşkusuz bu isimlerin arasında en çok dikkat çeken kişi Michael Schumacher. Filmde rol alan ’Michael’ ismindeki bir Ferrari F430’u seslendiren ünlü pilot, Formula 1’den sonra dublaj sanatçılığına da merak salmış gibi görünüyor.
5 yılda tamamlandı
Cars, 70 milyon dolarlık bir bütçe ile tam 5 yıl gibi uzun bir sürede hazırlanmış. Bugüne kadar otomobillerle ilgili çekilen en yüksek bütçeli animasyon film olan Cars, büyük emeğin karşılığını gişede gösterdiği başarı ile verdi. Cars, vizyondaki ikinci haftasında Box Office listelerinin zirvesini kimseye kaptırmayarak, 31.2 milyon dolarlık gişe hasılatını toplamda 114.5 milyon dolara ulaşıp Disney için de önemli bir rekora imza atmış oldu. Cars, Disney Stüdyoları’nın 100 milyon dolar hasılatını geçen 50’nci filmi olarak adını tarihe yazdırdı. Listelerde çizgi filmi, 27.5 milyon dolar gişe geliriyle açılış yapan Jack Black komedisi Nacho Libre ve 24 milyon dolarla açılış yapan Hızlı ve Öfkeli 3: Tokyo Yarışı takip etti.
Yazarlar hissetsin diye Sally’nin maketi yapıldı
Porsche denilince akla erkeksi spor otomobiller gelse de, tasarımındaki kıvrımları ile bir kadını anımsatan Porsche 911 Carrera filmde McQueen’in kız arkadaşı rolünü üstlenmiş. Filmin kahramanı McQueen’in kız arkadaşı olan Sally’nin birebir boyutlarda maketi hazırlanarak, animatörlerin, tasarımcıların ve hikaye yazarlarının hikayedeki olayları gerçek hayatta da hissedebilmeleri sağlanmış. Sally’den sonra filmdeki diğer kahramanların da maketleri yapılmış.
Modelleri seslendirenler onları yıllarca kullanmış
Filmde ağırlıklı olarak Amerikan otomobilleri kullanılsa da, Avrupalı modeller de kendilerine bir rol bulmuş. Bir diğer ilginç nokta ise, seslendirmeleri yapan her sanatçının kendi seslendirdiği otomobili eski yıllarda uzun süre kullanmış olması. Filmin en yaşlı otomobili, dünyanın ilk seri üretim modeli olan 1920 model Ford Model T. Filmdeki en yeni model ise 2005 yılında piyasaya çıkan ve seslendirmesini Michael Schumacher’in yaptığı Ferrari F430.