Güncelleme Tarihi:
Antalya’da bu yıl 11’incisi düzenlenen Nöropatik Ağrı Sempozyumu’na katılan, aynı zamanda Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ersin Tan, nöropatik ağrının bilinen ağrılardan farklı olduğunu, yanma, batma, elektriklenme, donma, üşüme ve bazen de kaşınma gibi belirtilerle ortaya çıkabildiğini anlattı. Bu hastalığın yeterince tanınmamasından dolayı yanlış ilaç kullanımının sıklıkla gündeme geldiğini vurgulayan Prof. Dr. Tan, bu konuda yaptıkları bir araştırmanın sonuçlarını da aktardı.
'BU İLAÇLAR TEDAVİDE KULLANILMIYOR'
2007 ve 2008 yıllarında nöropatik ağrı tanısı konmuş hastalara verilen reçeteler ile bunlar için devletin yaptığı harcamayı incelediklerini dile getiren Prof. Dr. Tan, "2007-2008 tarihlerini kapsayan çalışmada, normalde nöropatik ağrı tanısı alan hastalara yazılan reçetelerin toplam miktarı 120 milyon lira. Bunun 66 milyon lirası nöropatik ağrı tedavisinde yeri olmayan ilaçlara verilmiş durumda. Bildiğiniz klasik ağrı kesici ilaçların nöropatik ağrı tedavisinde hiçbir faydası yoktur. Nöropatik ağrı tedavisinde faydalı olan ilaçlar, bazı epilepsi ilaçları ve bazı depresyon ilaçları ile morfin türevi ilaçlardır. Ancak yine bu çalışmada gördük ki, 66 milyon liranın hepsi vitamin preparatlarına, basit ağrı kesicilere, kas gevşeticilere verilmiştir. Acı tarafı da bu ilaçların hiçbirinin nöropatik ağrı tedavisinde yeri yoktur" dedi.
100 KİŞİDEN 7-8’İNDE GÖRÜLÜYOR
Nöropatik ağrının özellikle diyabet hastalarında sıklıkla görüldüğünü kaydeden Prof. Dr. Tan, diyabete bağlı sinir harabiyeti olan kişilerin yaklaşık 3’te birinde nöropatik ağrının gözlemlendiğini söyledi. Nöropatik ağrının herpes lezyonu, trafik kazaları sonucu oluşan omurilik felci, felç hastaları, beyinde damar tıkanıklığı olan hastalarda şiddetli ve insanı canından bezdiren derecede yanıcı şekilde ortaya çıkabildiğini kaydeden Prof. Dr. Tan, nöropatik ağrıya toplumdaki her 100 kişiden 7-8’inde karşılaşıldığına işaret etti.
HEKİMLERDE FARKINDALIK YARATILIYOR
Nöropatik ağrı çeken hastalarda işgücü kaybı, depresyon, uyku problemi gibi yan faktörlerin de gözlemlendiğini, yaşam kalitesini düşürdüğünü belirten Prof. Dr. Tan, bu hastalığın tedavi seçeneklerinin iyi bilinmesi ve hastalara yardımcı olunması gerektiğine dikkati çekti. Türk Nöroloji Derneği olarak buna dönük çalışmalar yaptıklarını aktaran Prof. Dr. Tan, "Hem hekimler arasında farkındalık yaratmak hem de halkımızı bilinçlendirerek ağrıların tanımasını öneriyoruz. Hekimlerin nöropatik ağrının normal ağrıdan farklı bir ağrı olduğunu ve tedavisinde de farklı ilaçların kullanıldığını bilmeleri gerekir ki doğru tedavi versinler ve boşa atılan paraların karşılığını hastalara doğru tedavi vererek alabilsinler" diye konuştu.