41 kere maşallah!

Onur ödülü Pekinel Kardeşler’e

Festivalin ‘Onur Ödülü’, ‘piyano ikilisi olarak yaptıkları çok başarılı uluslararası kariyer, müzikte ulaştıkları derinlik ve mükemmeliyetin yanı sıra Türkiye’de çoksesliliğin yayılması konusunda yaptıkları değerli çalışmalar ile genç müzisyenlerin eğitim ve gelişimleri yönünde verdikleri girişimleri dolayısıyla’ Güher ve Süher Pekinel’e verilecek. İkili, ödüllerini 4 Haziran Salı akşamı Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’ndaki açılış töreninde alacak... Festivalin ‘Yaşam Boyu Başarı Ödülü’ ise 20. yüzyılın ikinci yarısına damgasını vurmuş, günümüzün en fazla sipariş alan ve çok zengin bir eser birikimine sahip Polonyalı besteci Krzysztof Penderecki’ye verilecek. Penderecki’ye ödülü, 17 Haziran Pazartesi akşamı Aya İrini Müzesi’nde gerçekleştirilecek şef Alexander Liebreich yönetimindeki Münih Oda Orkestrası’nın konserinden önce takdim edilecek.

Nasreddin Hoca gibi çılgın!

Festivalde Letonyalı besteci Peteris Vasks’ın viyolonsel ve yaylı orkestra için konçerto ‘Klabutne’ eserinin Türkiye prömiyeri yapılırken, besteci Kamran İnce’nin yine festivalin siparişi üzerine bestelenen ‘Bir Nasreddin’ eserinin dünya prömiyeri, Berlin Counterpoint Ensemble tarafından 19 Haziran Çarşamba akşamı Süreyya Operası’nda gerçekleştirilecek. Kamran İnce eseri ve yazma sürecini anlatıyor: “Bu eser flüt, obua, klarnet, fagot, korno ve piyano için. Yaklaşık 2 ayda yazdım. Nasreddin Hoca’nın bir sürü deyişi halen dilimizde yaşıyor zaten. Fakat ben hiç okumadıysam 150 veya 200 tane Nasreddin Hoca fıkrası okudum. İçinde tabii ki daha evvelden duymadığım, enteresan hikâyeler vardı. Nasreddin Hoca’da mizah var ama felsefe de var. Toplumun doğruları, yanlışlarıyla ilgili bugün bile geçerli olan çok enteresan hikâyeler bunlar. İşte bunların hepsini düşünerek yazdım. Sonradan hikâyelerle eşleştirdim. Dokuz bölümlü bir eser, ‘Bir Nasreddin’. Bayağı çılgın bir eser oldu. Çünkü aslında Nasreddin Hoca da bir çılgın. Hatta deli bir yönü bile olabilir!”

Klasik müzik eşliğinde yoga mı dediniz?

41. yılında zaman ve değişimin altını çizen İstanbul Müzik Festivali, sıra dışı bir mekânda gerçekleştireceği etkinlikle sadece klasik müzikte kalıpları yıkıyor desek yeri! ‘Bir Yoga Klasiği’ etkinliği, adının tam tersine oldukça sıra dışı. Yoga ile klasik müzik bir arada. 6 Haziran’da MAC Bebeköy’de Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Orchestra’Sion konseri esnasında yoga meraklıları eğitmen eşliğinde yoga yaparken klasik müzikseverler de Bebeköy’ün Boğaz’a hâkim manzarası eşliğinde müziğin keyfine varacak.

Konserlerin neredeyse tümü Aya İrini Müzesi’nde. Kim Kashkashian ve Peter Nagy’nin birlikte verecekleri konserin mekânı ise Surp Vortvots Vorodman Kilisesi. Biletler, İKSV ana gişesi ve festival süresince Aya İrini Müzesi’ndeki gişeden alınabilir. (216) 556 98 00.

Sarkis’in parmak izi

Festivalin afişi Sarkis ve Bülent Erkmen işbirliğiyle hazırlandı. Sarkis’in parmak izi ve el yazısı, İKSV Kurumsal Kimlik Danışmanı Bülent Erkmen’in tasarımıyla afişe dönüştü.

Bunları kaçırmayın!

The Deutsche Kammerphilharmonie Bremen&Vadim Repin: 15 Haziran Cumartesi, 20.00
BİFO&Maxim Vengerov: 29 Haziran Cumartesi, 20.00
Cameristi Della Scala&Shlomo Mintz: 18 Haziran Salı, 20.00
The Deutsche Kammerphilharmonie Bremen&Mario Joao Pires: 14 Haziran Cuma, 20.00
Münih Oda Orkestrası&Khatia Buniatishvili: 17 Haziran Pazartesi, 20.00
Venedik Barok Orkestrası&Magdelena Kozena: 20 Haziran Perşembe, 20.00
Kim Kashkashian&Peter Nagy: 26 Haziran Çarşamba, 21.00
Amsterdam Sinfonietta&Sol Gabetta: 25 Haziran Salı, 20.00
Hesperion XXI&Jordi Savall: 11 Haziran Salı, 20.00
L’Arpeggiata & Christina Pluhar: 12 Haziran Çarşamba, 20.00