40 yıl sonra sinemalarda

Güncelleme Tarihi:

40 yıl sonra sinemalarda
Oluşturulma Tarihi: Ocak 12, 2013 00:00

Suat Yalaz’ın ünlü çizgi romanı Karaoğlan, Kartal Tibet’li filmlerin üzerinden 40 yıl geçtikten sonra yeniden sinemalarda.

Haberin Devamı

Karaoğlan rolünde, sinemada ilk başrolünde izlediğimiz, çizgi romandaki Karaoğlan’a benzerliğiyle de dikkat çeken Volkan Keskin var. Kudret Sabancı’nın yönettiği filmde Volkan Keskin’e Müge Boz, Özlem Yılmaz, Hasan Yalnızoğlu ile Hakan Karahan eşlik ediyor.


Son zamanlarda milliyetçi filmler iş yaptıkça, tarih yapraklarından olsun, çizgi roman sayfalarından olsun, yenileri art arda geliyor.
Karaoğlan da bunlardan biri; Suat Yalaz’ın aynı adlı çizgi romanından sinemaya gelen cesur, korkusuz, yakışıklı, güvenilir, özü öz sözü söz bir Türk genci.
Göğsünü gere gere “Biz Türk’üz” diyor.
Satır aralarında böyle mesajlar da barındıran Karaoğlan filminin asıl amacı ise eğlendirmek tabii.
Ki bunu da layıkıyla başarıyor.
MOĞOLLARA KARŞI
BİRLİK OLUYORLAR
Suat Yalaz hikâyelerinin bir harmanı olarak algılanabilecek senaryoda Moğollar, Anadolu kapılarına dayanmışlar.
Moğol istilasından korunmanın tek yolu Türk devletleri arasında birlik oluşturmak.
Bunu gerçekleştirmenin yolu ise Çise Hatun’un Altın Orda’ya gelin gitmesinden geçiyor.
Ancak başlarında filmin kötü adamı Camoka’nın olduğu Moğollar, bu birliği engellemek için Çise Hatun’u yok etmeyi akıllarına koyuyorlar. Karşılarında da efsane kahraman Karaoğlan’ı buluyorlar.
Karaoğlan’ın peşinden bir dakika olsun ayrılmayan güzeller güzeli Bayırgülü, kılıç ustası babası Baybora, yaman savaşçı Balaban ve Karaoğlan’ın akıl hocası Çalık, Çise Hatun’u nişanlısına teslim etmek üzere yola çıkan Karaoğlan’ın kader ortakları oluyor.
SESLENDİRMELER ABARTILI VE KOMİK DURUYOR
Laleli’de Bir Azize ve Anlat İstanbul filmlerinin ve pek çok önemli dizinin yönetmeni Kudret Sabancı uzun aradan sonra Karaoğlan ile sinemaya döndü.
12 milyon dolar bütçeli filmin senaryosu, genel izleyiciye hitap eden eğlencelik bir yapım ortaya çıkmış olmasının en büyük nedenlerinden.
Öyle derine inip, büyük sözler söylemeden, klişe esprilerle çocukların da içinde olduğu genel izleyici kitlesine oynanmış.
Seslendirme, özellikle de benim Anadolu Ateşi’nden beri takip ettiğim ama asıl Survivor ile ünlenen Hasan Yalnızoğlu’nun oynadığı Camoka’nın seslendirmesi, karakterin iyice karikatürleşmesine neden olmuş.
Görsel efektlerse yoğun olarak filme yayılmış.
Filmde sadece dövüş sahnelerinde değil, Malatya’da başlayıp, Kafkas Dağları’na kadar uzanan hikâyedeki coğrafi değişimleri sağlamak amaçlı olarak da kullanılan yaklaşık 1500 efekt var.
Bunların birkaçı hariç gayet başarılı olduğunu söyleyebilirim.
BU FİLMDE ATLARA
ZARAR VERİLMEMİŞTİR
1453 Fetih filminin çekimleri sırasında bazı atların telef olduğunu maalesef film vizyona girdikten sonra öğrenmiştik.
Karaoğlan’ın en takdir ettiğim yanlarından biri de atlar konusunda hassas davranılması oldu.
Yönetmen Kudret Sabancı, atları yorgun gördüğünde çekimlere ara verecek kadar duyarlıydı.
Atların düşüş sahnelerinde zarar görmemeleri için de yurtdışından eğitmenler getirtildi.
Deveden maymun ve ata kadar pek çok hayvanın olduğu sette hayvanlara zarar verilmediği jenerik sonunda çıkan bir yazıyla izleyicilerle de paylaşılıyor zaten.
Karaoğlan’ın kahramanlıkları, cesareti ve tabii ki yakışıklı olmanın getirdiği kadınlar arasındaki özgüveni filmin merkezinde.
Buradan çıkan eğlenceyse Karaoğlan’ı paylaşamayan Çise Hatun ve Bayırgülü arasındaki çekişme.
Özellikle Müge Boz’un oynadığı, kendine hâkim olamayan ve rakibine karşı lafını sakınmayan Bayırgülü gayet eğlenceli.
ÇAPKIN GÜLÜŞLÜ KARAOĞLAN
Yeni Karaoğlan Volkan Keskin’in en büyük avantajı Suat Yalaz’ın çizgi romanındaki Karaoğlan’a neredeyse birebir benzemesi.
Bunun yanında iyi ata binmesi, dövüş sahnelerindeki başarısı, atletik yapısı ve çapkın gülüşüyle izleyicinin gönlünü kazanıyor.
Yönetmen Kudret Sabancı, Karaoğlan için “Zorro gibi eğlenceli bir film” tanımlamasını yapmış, haksız da değil.
Ailecek izlenebilecek bu keyifli film, son sahnesiyle devamının geleceğinin sinyallerini de veriyor.

HAFTANIN DİĞER FİLMLERİ

6 yaşındaki Wallis’e dikkat

Haberin Devamı

Geçen yılın çok konuşulan filmlerinden Düşler Diyarı, dünya galasını jüri özel ödülünü aldığı San Sebastian Film Festivali’nde yapmış, sürpriz başarı elde etmişti. Tiyatro oyunundan uyarlanan filmin Cannes’da dört, diğer festivallerdeyse 30’un üzerinde ödülü var. Benh Zeitlin, bu ilk filminde bataklık bir bölgede yaşam savaşı veren bir baba-kızın hayatından kesitler sunuyor. Ölmekte olan adamın kızını vahşi ve zorlu yaşama hazırlama hikâyesi, küçük kızın hayal dünyasıyla birlikte veriliyor. Filmin başarısında Lucy Alibar’ın yazdığı hikâye ve yönetmenin başarısı kadar 6 yaşındaki Quvenzhane Wallis’in doğal oyunculuğunun da etkisi var.

Haberin Devamı

Richard Gere bu rolle Altın Küre bekliyor

Nicholas Jarecki’nin yönettiği ve Richard Gere, Susan Sarandon, Tim Roth ile Brit Marling’in oynadığı Entrika, senaryo açısından haftanın en kafa kurcalayıcı ve etkileyici filmlerinden. Ailesi ve dostlarıyla 60. yaş gününü kutlayan zengin işadamı Robert Miller, başarılı bir iş adamı ve aile reisi portresi çizse de başı büyük belada. Şirketin kârlı olduğuna ailesini inandırmışken, girdiği borç batağından kurtulmanın yollarını ararken, araya bir de tablolarına yatırım yaptığı ve varlığını gizlemeye çalıştığı sevgilisiyle ilgili içinden çıkılmaz bir olay giriyor. Her iki taraftan da sıkışan, adeta kör kuyuya düşen Miller’ın peşindeyse tecrübeli dedektif Michael Bryer var.

Haberin Devamı

Çocukluk kahramanlarımıza bir haller oldu

En iyi animasyon dalında Altın Küre’ye aday olan ve bunu muhtemelen Oscar’da da yakalayacak olan Efsane Beşli, yetişkinlere de uygun. Filmin kaynağı Amerikalı yazar William Joyce’un ‘The Guardians of the Childhood’ serisi. Senaryosu, Pulitzer ödüllü oyun yazarı David Lindsay Abaire’e ait. Çocukluk kahramanlarımızın farklı hallerini izleyeceğimiz bu animasyonda, örneğin Noel Baba, kollarında dövme olan bir Rus olarak çıkacak karşımıza. Pitch (Öcü) adıyla tanınan kötü bir ruh, dünyaya hâkim olmak için harekete geçince Noel Baba, Diş Perisi, Uyku Perisi, Paskalya Tavşanı ve Jack Froust gibi ölümsüz bekçiler de ona karşı güçlerini birleştirme kararı alıyor.

Haberin Devamı

Kaçakçı kardeşlerin gerçek öyküsü

John Hillcoat’ın yönettiği ve Tom Hardy, Shia LaBeouf, Guy Pearce ile Jason Clarke’ın oynadığı Kanunsuzlar, kaçakçılıkla nam salmış Bondurant kardeşlerin gerçek hikâyesini anlatıyor. Film, ‘büyük buhran’ döneminde Virginia eyaletinde yasadışı yollarla zengin olan alkol üreticilerini ve kaçakçılarını odağına alıyor. Virginia eyaletinde yasak olan kaçakçılık, Amerikan rüyası umutlarıyla sürdürülmekte. Bondurant kardeşlerin birbirine olan sadakati, ünlü suç dalgasının içinde bir sınavdan geçiyor, kaçakçılıkla kazandıkları iyi paradan kendilerine pay isteyen devlet görevlileri karşısında da sınanıyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!