Güncelleme Tarihi:
Kilci, "Göreve geldiğim günden bu yana 25 milyar dolarlık özelleştirme yaptık. Zoru görünce pes etmek yok. En iyisi mücadele etmek ve özelleştirme takvimini aksatmadan sürdürmek" dedi.
ÖZELLEŞTİRME İdaresi Başkanı Metin Kilci, göreve geldiği 19 Şubat 2003’ten bu yana gerçekleştirdikleri özelleştirmenin 25 milyar doları bulduğunu belirterek, "Bugünlerde olumsuz havanın etkisinde kalmak veya ’zor günlerdeyiz’ trenine binmek gibi bir niyetimiz yok. Zoru görünce pes etmek yerine mücadele etmeyi tercih ederiz. Aksi halde her seferinde bir bahaneyi önümüze koyarsak iş yapmamız mümkün değil" dedi. Kilci, Türk Telekom’un yüzde 15’inin halka açılması, Milli Piyango ile otoyol özelleştirmelerinin mayıs ayına dönük özelleştirme takviminde bir değişiklik yapmadıklarını söyledi. Kilci, sorularımızı şöyle yanıtladı:
BELKİ DE FIRSAT OLUR
Dünyada ve Türkiye’de oluşan olumsuz hava özelleştirmeyi nasıl etkiliyor?
- Böyle dönemlerde her şeye olumsuz bakmak insanlara daha cazip geliyor. O zaman bizim "zor günlerdeyiz" trenine binmememiz gerekir. Şu anda bizi, yani özelleştirmeleri engelleyecek zorluk göremiyorum. İçinde bulunduğumuz günleri, "hiçbir şey yapılamaz" gibi değerlendirmek yanlış olur. Tersine belki fırsat da yaratılabilir.
EN AZ 1 MİLYAR DOLAR
Şu anda Petkim, Tekel Sigara gibi yürüyen işleriniz var.
- Petkim’de devir yaklaşıyor, Tekel Sigara için Özelleştirme Yüksek Kurulu kararı bekleniyor. Aslında elektrik dağıtımında da özelleştirmeye Başkent Elektrik’le başladık. Ancak, özelleştirme işi o hale geldi ki, artık 1 milyar doların altındaki rakamlar fazla heyecan yaratmıyor. Başkent Elektrik de öyle oldu. Aslında bize örnek olması açısından önemliydi.
25 MİLYAR DOLAR
Sizin döneminizde özelleştirme bilançosu ne oldu?
- Ben 19 Şubat 2003’te Özelleştirme İdaresi’nde göreve başladım. Özelleştirmenin hızlanması 2004’ten itibaren oldu. Bugüne kadar 25 milyar dolarlık özelleştirme gerçekleştirdik.
Hükümete ve size yönelik, ’artık ellerinde satacak bir şey kalmadı, bakalım şimdi ne yapacaklar’ saptamaları öne çıkıyor.
- Önümüzde elektrik dağıtımı, Türk Telekom’un halka arzı, Milli Piyango, otoyolların işletmesi, Halkbank, Şeker Fabrikaları ve Ziraat Bankası’nın özelleştirmeleri var. Özellikle elektrik dağıtımı özelleştirmeleri çok önemli. Çok da ilgilenen var. Başkent Elektrik ihalesi bize bunu gösterdi. Ayrıca biz özelleştirmeyi "gedik kapatma"nın aracı değil, ekonominin gereği görüyoruz.
Ziraat’i özelleştirelim kamu bankacılık yapmasın
Özelleştirme sırası Ziraat Bankası’na da gelecek mi?
- Halkbank’ın özelleştirilmesinden sonra Ziraat Bankası’nın da gündeme getirilmesi gerekir.
- ’Hiç olmazsa Ziraat Bankası devlette kalsın’ düşüncesi yaygın.
- Bence kamunun bankacılık yapmaması gerekir. Çünkü, siyasetin gölgesi hep üzerinde kalır. Bugün kamu bankalarımız çok başarılı çalışıyor. Ancak, kamunun elinde başarıların sürekliliğinin olacağını kestirmek mümkün değil, Bu dönem böyle olur, bir başka dönem farklı şeyler olabilir.
Telekom’u halka açma süreci başladı, aynen devam edecek
Dünyada piyasa koşullarının elverişli olmayışı, Türk Telekom’un halka açılmasına engel olur mu?
- Bizim için süreç başladı. Türk Telekom’un yüzde 15’ini halka açma çalışmalarımız aynen sürüyor. Sürekli, ’piyasa iyi değil, vaz mı geçsek’ diye düşünsek, o zaman taş taş üstüne koyamayız. Elbette piyasalardaki gelişmeleri yakından izliyoruz ama biz zorluklar da olsa mücadeleyle yola devamı uygun görüyoruz. Umudumuzu asla kaybetmiyoruz.
Türk Telekom’un kamuda kalacak diğer hisseleri ne yapacaksınız?
- Onlar için daha sonra karar verilir. Şu anda verilmiş bir kararımız yok. Önemli olan yüzde 15’lik halka açılmayı başarıyla yürütmek şimdi.
Halkbank’ı özelleştirmede negatif değiliz
Bazı bankacılar ’Halkbank bu ortamda satışa çıkmamalı, biz olsak yapmayız’ gibi görüşler ortaya koydu. Bunları nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Hepsine saygı duyuyorum. Ancak, Halkbank’ın özelleştirmesi konusunda da negatif düşüncemiz yok. Negatif bakmaya kalkarsak, o zaman negatif hava daha da fazla yayılıyor. Hem 3-4 ay sonra gerçekleşebilecek bir işlem için bugünden böyle karar vermek doğru değil.
Gerekirse ’pardon’ demesini biliriz
ÖZELLEŞTİRME İdaresi Başkanı Metin Kilci, Milli Piyango’nun özelleştirilmesi ve otoyol işletmesi ihalelerinin mayıs ayında gerçekleşmesinin öngörüldüğünü belirterek, şunları söyledi: "Şu anda bu takvimde hiç değişiklik yok. Elbette gerektiğinde ’pardon’ demesini biliriz ama öyle bir durum yok. Otoyol konusunu epey inceledik. İspanya otoyolların işletmesini 1958’den itibaren özel sektöre vermeye başlamış. Otoyol işletme devirleriyle ortaya çıkacak kaynağın yollarımızın iyileştirilmesi ve geliştirilmesine büyük katkı yapacağını düşünüyoruz.
’Alıştım’ demekten korkuyorum canım acısın istiyorum
METİN Kilci, özelleştirme idaresini yönettiği dönemle ilgili olarak 20-30 kez mahkemeye çıktığını belirterek, şunları dile getirdi: "Her mahkemeye gidişimde heyecanlanıyorum, duruşmaya ilk kez çıkıyor duygusunu yaşıyorum. Bunu da kendi açımdan iyi sayıyorum. Çünkü, ’alıştık artık’ duygusuna kapılmak istemiyorum. Her seferinde canım acısın istiyorum. Aslında kendimizi iyi ifade edememek de içimi acıtıyor."
Bu yıl gelirimiz en az 4 milyar dolar olur
2008 özelleştirme geliri hedefiniz nedir?
- 2007’den farklı olmaz sanıyorum.
Yani?
- 4 milyar dolar gelirimiz olur.
Petkim’in geliri de 2008 hesaplarına kalmış oldu değil mi?
- Evet. Biz paranın kasaya girdiği güne bakarız. Bu yıl Petkim’den 2 milyar 50 milyon dolar gelecek.
Şeker Fabrikaları’nı özelleştirirken nasıl bir yöntem izleyeceksiniz?
- Şeker fabrikalarında yöntemi belirlerken kotalar etkili olacak. Bölgesel kotalar soz konusu. Dolayısıyla 25 fabrikayı 6 ayrı paket halinde satabiliriz. Daha bu konudaki çalışmalarımız sürüyor. Yöntemi bir süre sonra açıklarız.