2000’in ‘ilk’leri

Güncelleme Tarihi:

2000’in ‘ilk’leri
Oluşturulma Tarihi: Ocak 23, 2000 00:00

Haberin Devamı

Yeni sezon kılık kıyafet, yani imaj podyumlarda sergilendi. Kadın giyiminde binyıllık, önemli bir fark yok. Asıl fark erkek giyiminde. Onların giysileri daraldı, neredeyse bedene yapışıyor. Bir de renk göze çarpıyor. Parlak, iddialı renkler...

Kolay değil, her ne kadar olay takvimlerde geçiyorsa da, yeni binyılın ilk ilkbahar-yaz koleksiyonu bu. Bir yerinden bir ‘‘binyıllık fark’’ atması gerekiyor. Acaba öyle mi?

Bana sorarsanız, kadın giyiminde geçen yıldan pek bir fark yok. Üç temel unsur, üç trend, hiç irtifa kaybetmemiş koleksiyonlara bakıldığında: Parlaklık, çiçek deseni ve renk... Renklerden de en göze çarpanı yeşil, mor ve pembe tonları.

Tasarımcılar elbirliği etmişler, kadınsı görünümün yine altını çiziyorlar. Koleksiyon tanıtımlarına bakıldığında iç çamaşırı diye birşey kalmadığını görüyoruz. Gerçi modacıların ‘‘ille de transparan’’ diye tutturmaları yeni değil. (Ama tepeden tırnağa şeffaflıkta inatçı bir ısrar var podyumlarda. Şu kablolu yayında ftv yani moda kanalı çıkalı beri uzaktan kumandanın yalnızca bir tuşunu kullanır oldum; gördüğüm, bütün koleksiyonlarda mutlaka Salome'nin yedi değil ‘‘tek tül’’ dansını yapıyorlar. Önceleri transparan giysilerde yalnızca sutyensiz modelleri görüyorduk. Yeni podyum-show'larda ise hiç iç çamaşırı yok. Bunu ilginç buluyorum doğrusu. Kimse gündelik yaşamda transparan giymiyor ama tasarımcılar yıllardır ısrar ediyorlar. Üstelik daha da ileri gidip bütünüyle iç çamaşırını ‘‘out’’ ilan ediyorlar.

İKİ TÜR KADINSILIK

Baharda, bol bol şifon elbiseler göreceğiz. Ya desensiz, parlak ve canlı renklerde ya da çiçekli desenlerle bezenmiş. İlkbahar-yaz koleksiyonlarının bir kısmı böyle uçucu, çiçekli şifon elbiselerden oluşuyor. Podyumlarda ‘‘nazende’’ bir kadınsılık sergiliyorlar. Kırılgan, masum bir kadınsılık. Boticelli'nin Venüs'leri...

Bir diğer kadınsılık türü de var tabii: Gözlerinden ve giysilerinden cüret, cesaret ve meydan okumanın yansıdığı. Ama ilginç olan şu ki, bu imaj transparan giyen modellerle sergilenmiyor. Onlar koyu makyajlı, daha çok deri ve benzeri parlak kumaşlardan yapılmış kestirmeden ‘‘rock’’ tarzı diye adlandırılabilecek bir imajı besleyen kılık kıyafetleri taşıyorlar. Onlar Barbarellalar..

Renklere gelince iddialı renklerden monokrom takılmış çoğu modacı. En çok da yeşil, mor ve pembeler. Hele iş pembelere gelince farklı tonlarda pembeleri birarada, natta pembe-turuncu, pembe-kırmızı karışımlarını görüyoruz.

Bu arada, parlaklık olur da sim olmaz mı? Altın ve gümüş de koleksiyonlarda sık kullanılmış. Dore ve lame giysiler, çanta ve ayakkabılar.

Renk cümbüşüne sağlam katkıda bulunuyor bu yıl aksesuvarlar. Canlı renklerden şık botlar, boncuklu çantalar, rengarenk bilezik ve bileklikler. İşleme tepeden tırnağa akla gelen her aksesuvarda var. Renkli taşlar ve boncuklardan tokalar, kolyalar,şık minik çantalar ve sandaletler...

VE ERKEK MODASI

İşte bu yıl erkek modasında bir dönüm noktası gibi, 2000 farkını görüyoruz. Yani bu sezon erkeklerin gardropları geçtiğimiz yıldan çok farklı olacak. Anladığım kadarıyla erkek giyiminde bluejean endüstrisini sıkıntıya sokan kargo furyası, yani rahatlık ve ‘‘bolluk’’ geri tepmiş durumda. Dünyanın en ünlü modacıları erkeklere ‘‘Daralın!’’ demiş bulunuyor. Dar, kemerli pantolonlar, dar sayılabilecek ceketlerle genç bir ‘‘yanar-döner’’ şıklık yürüdü podyumlarda. Akla rock tarzı gelmesin, vücuda yapışmış daracık siyah deriler değil erkek modellerin üzerindeki. Elegan şıklık öneriliyor. Parlak, göze çarpan ışıltısı olan ve canlı renklerde şık bir darlıktan söz ediyor modacılar. Kimler mi, Calvin Klein'dan Tom Ford'dan (Gucci) tutun da Prada'ya Dolce & Gabbana'ya kadar.

Klein meseleyi çok net koyuyor ortaya: Şekil. Önemli olan bu. Bu yüzden çizgilerde giysiler bedene olabildiğince yakın. Çizgiler daraldı. Ama kimse bir rock starı gibi görünmek istemiyor. Parlak, elegan bir şıklık sözkonusu. Ama öyle neon ya da parlak renklerle değil. Avrupalı tasarımcıların erkek giysileri ise tam bir renk ve parıltı resmigeçidi sunuyor. Tabii moda eleştirmenleri yorumu yapıvermişler: Bu giysiler utangaç ya da emekli erkeklere göre değil.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!